Ulaş Kaya

Ulaş Kaya

Kasımpaşa’da Premier Lig esintileri!

Süper Lig’in bu sezon seyir zevki olarak en keyifli karşılaşmasını geride bıraktık.

Futbol oynamak isteyen, oyunu çirkinleştirmeyen ve kazanmayı hedefleyen iki takımın karşılaşması gündüz saatlerinin de etkisiyle gerçek bir Premier Lig mücadelesini anımsattı.

37’lik ikon

Mertens’in Napoli günlerini akıllara getiren jeneriklik golü, maçta yaşanacakların fragmanı gibiydi. Mertens’in 37 yaşında bile kaybetmediği futbol tutkusu, taraftar tepkisi yüzünden formaya küsen 25’lik veteranlara örnek olmuştur umarım.

Kaleci dediğin “gaddar” olur

Kaleci antrenörlerinin futbola yeni başlayan kaleci adaylarına ilk öğütlerinden biri şudur; duran toplara yükseldiğinde her zaman “gaddar” olmalısın… Özellikle görüş açısının dar olduğu yan toplarda, topa çıkarken kalecinin yaşayacağı en ufak bir tereddüt golle sonuçlanır. Günün Galatasaray adına en formsuz isimlerinden Muslera’nın ilk goldeki hatası da tam olarak bu şekilde gerçekleşti.

Deplasmanda iki kez öne geçmesine rağmen skoru koruyamayan Galatasaray, özellikle merkezden gelen Kasımpaşa’nın geçiş hücumlarına engel olmakta hayli zorlandı.

Galatasaray’ı Prag deşifre etti

Anlaşılan Sami hoca, Galatasaray’ın Sparta Prag karşılaşmalarını iyi analiz etmiş.

Prag bu sezon Galatasaray’ın bütün savunma defolarını ortaya çıkarmış ve “Galatasaray’a karşı nasıl kazanılır” sorusuna ders niteliğindeki bir futbol stratejisiyle yanıt vermişti.

Cimbom’un paslanmaya yüz tutan yıldızları

Benzer bir strateji Kasımpaşa’ya da 3 puanı getirmek üzereydi ki Galatasaray’ın paslanmaya yüz tutmuş yıldızları Zaha ve Ziyech’in prime dönemlerine nazire yaparcasına ortaya koydukları muazzam performans ve maçın kırılma anlarında ortaya koydukları zeki hamleler “gitti” denilen maçta ibreyi yeniden Galatasaray’a çevirdi.

Umarım Okan hoca, Ziyech ve Zaha’dan gelen bu mesajı doğru yorumlamıştır. Şampiyonlar Ligi hedefi için alınan bu yıldız isimler, ligin kalan maçlarında şampiyonluğun en önemli anahtarlarından olacaktır.

Icardi ve stres yönetimi

Bir parantez de Icardi’ye açmak istiyorum. Gerçekten hem usta bir golcü hem büyük bir karakter. Tıpkı Manchester United deplasmanında yaptığı gibi penaltıyı kaçırdıktan sadece birkaç dakika sonra golünü atarak kendini affettirdi. Bir futbolcunun gerilimi böylesi yüksek iki maçta sergilediği stres yönetimi her profesyonel sporcuya örnek olmuştur sanırım.

Penaltı kaçıran, kendi kalesine gol atan Icardi, maçın kahramanlarından olabilmeyi işte bu profesyonellik anlayışı ile sağladı.

Penaltıda VAR devreye girmeliydi

Ve gelelim maçın hakemi Atilla Karaoğlan’a…

Öncelikle penaltıya kadar olan bölümde çok iyi bir yönetim sergilediğini söylemeliyim. Bana göre bu dakikaya kadar çaldığı düdüklerin tamamına yakını doğruydu.

Fakat penaltıdan önce Zaha’nın istemsiz de olsa topu koluyla önüne aldığı pozisyonu süzemedi.

Akan oyunda bir hakemin bu gibi hızlı gelişen pozisyonları süzememesi normal fakat VAR’ın devreye girmemesi anormal bir durumdu.

Pozisyonu net bir şekilde görebildiğimiz sadece tek açı var. Ne yazık ki yayıncı kuruluş bu sezon tam anlamıyla sınıfta kaldı. Eğer pozisyonun farklı bir açısında topun Zaha’nın kolundan sekmediği görünüyorsa penaltı ve kırmızı kart kararı doğru. Fakat elimizdeki tek net açıdan görebildiğim kadarıyla penaltıdan önce Kasımpaşa lehine elle oynama kararı verilmesi gerekiyordu.

 

 

 

Diğer Yazıları

Yorumlar