İzmir’de seçim havası, parçalı bulutlu!

CHP Genel Merkezi’nin adına ister değişim deyin, ister devrim yaptığı her ne varsa İzmir’deki yansımaları çok ama çok kötü oldu.

İzmir’de hava deyim yerindeyse tam da parçalı bulutlu!

Yağdı yağacak, yağarsa 18 gün yağar!

Yağmazsa 18 gün sonra herkes tatile çıkar gibi.

İzmir’de eş dostu aradım, İzmir’in seçim tansiyonunu güdümlü siyasi aktörlerden öğrenmek yerine, direk sokak yaşayan, birbiriyle iletişim ve etkileşim halinde olan seçmenlerden öğrenmek isterim.

Bununla ilgili bir yazı kaleme alacağımı ise hiç söylemedim.

İzmir’de Ankara havası seçimlere sayılı günler kala hala parçalı bulutlu.

“Elim kırılır da AK Parti’ye oy vermem” diyenlerin cümlelerinin sonunda “Sandığa gitmeyeceğim, CHP’ye oy vermeyeceğim’ eklentisi var.

“Bir Antalya kadar olamadık” diyenlerin cümlelerinin sonunda, “Bu kez AK Parti’ye verelim, İzmir 5 yıl hizmet alsın, sonrası bakarız” söylemi de var.

Yıllarca CHP tarafından yönetilen belediye çalışıp, “Çalışma bekliyoruz” cümlelerinin sonunda “AK Parti gelse daha iyi, CHP kazanırsa belediyede kadro açmak için kesin işten çıkartmalar başlayacak” tespiti de var.

CHP tarafından yeniden belediye başkanlığına aday gösterilmeyen devrik belediye başkanlarının siyasi kulislerde “Genel merkezi takdiri” cümlesinin sonunda, “İzmir’deki siyaseti genel merkeze göstereceğiz” sözlerini de eklemeden geçmemek lazım.

Bu kadar söylem ve eklenti içinde yerel seçime giren İzmir’de AK Parti’nin sadece İzmir Büyükşehir Belediyesi için değil, bütün ilçelerde geçmiş dönemlere göre daha fazla oy alacağına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor.

CHP’nin İzmir’deki bütün belediye başkanı ve meclis üyesi adayları da bu senaryoyu okuyor ve bunun korkusunu yaşıyor.

AK Parti’nin İzmir’deki bütün belediye başkanı ve meclis üyesi adayları da bunu net olarak hissediyor ve farklı seçmenin de oyunu alabilmek için her türlü etkileşim ve yaklaşımın içine çalışıyor.

Teşbih de hata olmaz sözüne sığınarak İzmir’deki parçalı bulutlu seçim havasını siyasi tarihe şöyle not etmek gerekir: “Türkiye’nin güzel kızı İzmir’in kalbi kırık, gönlü hüzünlü, aklı karışık. Kalbi onu anlayan, aklı onu dinleyen, gönlü onu hoş tutan aşka açık.”

Şaka bir yana İzmir o aşkını bulursa, 31 Mart’ta düğün-nikâh bir arada yapar! Bunu da buraya not etmiş olalım.