Hatay’da yaşanan kirli siyasetin arkasında ne var?

Son günlerde ortaya çıkan 2 ses kaydı ile Hatay’da kirli bir siyasetin ilginç yüzü kamuoyunda tartışılıyor. 

Bende mecburen bu işin arkasında neler var? Kim kime ne yapmak istiyor? Sorularını cevap aramak için biraz araştırdım.
Burada olanları anlayabilmek için ilk olarak bölgenin yapısını iyi bilmek lazım. Çünkü Hatay’ın yapısı, oynanan kirli oyunun da nedenini açıklıyor gibi gözüküyor.
İlk olarak şunu söylemekte fayda var. Hatay’da Arap-Alevi bir kesim var. Bu kesiminde de seçimlerde yüzde 8-10 arasında bir oyu var. Bu oy geçen seçimlerde TİP’e yönelmişti.
Şimdi olayın kendisini incelemekten çok, yerel seçimlerde bu oyun etkisini analiz etmek çok daha önemli. Öncelikle Arap Alevisi olan Gökhan Zan’ın bu oya talip olduğunu biliyoruz.
Oynanan oyunda iddia edildiği gibi Zan’ın seçimde kalması ya da çekilmesi sadece CHP oylarını etkiler, bunun tespitini yapmakta fayda var. Yani kalırsa CHP’den çalar, giderse CHP’ye yarar.
Hal böyleyken, AK Parti’nin bu işle ilgilenmesini gerektirecek hiçbir gerekçe yok. Peki Hatay’da ne dönüyor?
İşte bu soruyu, sadece ben değil CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’da merak etmiş olacak ki, etrafındakilere durumu sormuş. Gelen bilgiler ve iddialar doğru ya da yanlış bilemem ama çok vahim.
Hatay’da Şubat sonu ve Mart başında yapılan anketlerde CHP adayı Lütfü Savaş’ın geride olduğunu görmesi nedeniyle bu kirli oyunu tezgahladığı yönünde çok ciddi iddialar var.
Gökhan Zan’a çalıştığı önü sürülen bir kişinin de bu tezgahta maşa olarak “50 bin dolar önce, 50 bin dolar iş bitiminde verilerek” başkan Savaş’a yakınlığı ile bilinen bir M.G. tarafından satın alındığı iddiası var.
Yine Ankara’ya gelen kulis bilgilerinde 2 parça halindeki bu ses kayıtlarının ilk olarak yerel medyaya para karşılığı haber yapılması için teklif edildiği, ancak gazetecilerin kabul etmediği yönünde. Ardından ulusal medyaya yönelindiği ifade ediliyor.
İşte tam da burada çok önemli bir bilgi var. Mart ayının ilk haftasında iki ses kaydı için devreye giren kardeş M.S.’nin 250 bin doları İstanbul’a götürdüğü konuşuluyor. İstanbul’da eski ortağı ve yakın arkadaşı bir kafe sahibine parayı bırakan M.S., paranın ses kayıtlarını medyaya servis edecek kişiye teslim etmesini istediği iddia ediliyor. Daha ilginç olan ise aynı ses kayıtlarının eş zamanlı olarak TİP’in Hatay’daki yetkililerine de teslim edilmesi.
Sonuç olarak Hatay’da bugünlerde en çok konuşulan konu haline gelen ilginç tezgaha ilişkin Gökhan Zan, savcılığa başvuru yaptı.
İddialar hem CHP’de hem de TİP’de sürekli olarak tartışılıyor. Savcılık da olayı tüm yönleriyle araştırılıyor. Ancak medya da çarşaf çarşaf yayınlanan ses kayıtlarının ortaya çıkardığı durumun kime yaradığı da bence düzenlenen tezgahın sahibini net şekilde ortaya koyuyor.