Engin Demir

Engin Demir

Kemerburgaz’da ne oluyor?

Yıllar önce “turizm tesisi” diye ruhsat alınıp zaman içinde türlü imar oyunları ile hukuksuz şekilde özel siteye dönüştürülen Kemer Country sakinleri yeşil isyanda.

Son olarak bugün CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da Kemerburgaz’a gidip fiyatları 70 milyon liradan başlayan evlerde oturan Kemer Country sakinlerinin “yeşil isyanına” destek oldu.

Peki Kemerburgaz’da gerçekte ne oluyor? Yeşili yok edip, haksız hukuksuz şekilde inşa edilen "turizm tesisi" nasıl oldu da özel siteye dönüştürüldü? Aslında bir turizm tesisinin bungalowlar olarak tabir edilen ultra lüks evlerinde oturan İstanbul’un en sosyetik sitesi Kemer Country sakinleri ne istiyor? Kemer Country sakinleri, oturdukları evlerin yasal varlıkları tartışmalıyken, bir ipoteğe karşılık devletin Ziraat Bankası tarafından el konulan ve içinde ağaç olmayan golf sahalarına yapılacak projeye hangi haklılık ve gerekçe ile itiraz ediyorlar? 

Ve bugün, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, sırf seçmenine şirin görünmek adına, türlü yöntemlerle özel siteye dönüştürülmeye çalışan Kemer Country’deki haksız hukuksuz işleri nasıl ve ne pahasına sahipleniyor?

Mazlumun hakkı, fakirin fukaranın dertlerinin peşinde koştuğunu söylerken, hukuksuz yollardan üretilmiş milyonlarca dolarlık mülklerin ve onların sahiplerinin, asıl gerçekleri saklayarak yaptıkları protestolara neden ve nasıl ortaklık ediyor? 

Şimdi biraz geçmişe dönelim. 

Yeşil talanı 1990’da başladı

Kemer Country projesinin hayata geçirilmesi 1990'lı yılların başına dayanıyor. İstanbul Göktürk beldesinde yaklaşık 2 bin dönüm arazi üzerine kurulu bulunan Kemer Country projesi izinlerin alınmasıyla “turizm tesisi” olarak kurulmaya başladı.

Kanuni'nin mirası Belgrad Ormanları talan edildi, su kaynakları kirletildi

Çok sayıda ünlü ismin ev aldığı Kemer Country, Belgrad Ormanları sınırlarında kurulmuştu. Bölge, Kanuni Sultan Süleyman'ın Belgrad seferi dönüşü beraberinde getirdiği Belgradlıları yerleştirmesinin ardından 'Belgrad Ormanları' adını almıştı. Ancak, köy sakinlerinin su kaynaklarını kirlettiği anlaşılınca Kanuni emriyle köy taşınmış; bu tarihten sonra ormanın ve barındırdığı su kaynaklarının korunması için ilk kez resmî önlemler alınmıştı. Kanuni Sultan Süleyman'ın gözü gibi koruduğu ormanlar, talan edildi. Devlet ise geç de olsa bu talana 'Dur' desede türlü yasal boşluklar kullanılarak talan düzeni sürdürüldü.

Turizm tesisine hukuksuz ilaveler yapıldı

Zaman içerisinde proje kapsamına golf ve otellerin dışında sosyal tesisler, villalar gibi ilave yatırımlar yapıldı. 

2013'te Maliye ve diğer iki bakanlığın hazırladığı raporlara göre Kemer Country'de gerek şirket lehine tesis edilen irtifak hakları ve gerekse bu hakların bağımsız ve sürekli üst haklarının tapuya tescil edilmesinin hiçbir geçerliliği yok. Bu nedenle kesin izin ve üst haklarının iptali de gerekiyor. Üç bakanlığın incelemesinde 'verilen izinlere aykırı olarak turizm alanının özel imara açıldığı' belirtiliyor. Aynı incelemelerde tesislere giden denetim elemanlarının "turizm tesisi olarak gözüken yapıların aslında özel mülkiyet olduğu; kişiler üzerine elektrik, su, doğalgaz aboneliklere olduğu" kayda geçiriliyor. Bu durum Turizm İşletme Ruhsatı'na aykırı bulunuyor. Uyarılara rağmen mevzuata aykırı yapılaşmaların izinlere uygun hale getirilmediğine vurgu yapılıyor.

Tesisler izinsiz olarak kiraya verildi

Proje, İstanbul Göktürk beldesindeki bir bölgenin 1991 yılında golf sahası, tatil sitesi ve oteller yapılması amacıyla 49 yıllığına Kemer Yapı ve Turizm AŞ'ye tahsisiyle başladı.

2013 yılında üç bakanlığın tespitlerine göre turizm amacıyla izin verilen projede amaç dışında özel mülk, tesis, villa şeklinde yapılaşmaya gidildi. Ayrıca izinsiz olarak bazı tesisler kiraya verildi. Turizm Bakanlığı, 'onaylı plan ve proje' dışına çıkıldığı gerekçesiyle Kemer Yapı'nın Turizm İşletme Belgesi'ni iptal etti. Bu gelişme üzerine Orman Bakanlığı da mevzuata ve taahhütlere aykırılıkların giderilmemesi, ayrıca turizm maksadıyla verilen izinlerin konut olarak kullanılması ve Turizm Belgesi'nin iptali nedeniyle verdiği bütün izinleri Haziran 2013'te kaldırdı. Son olarak Maliye Bakanlığı Milli Emlak birimi 'bütün üst kullanım haklarının iptaline' karar verdi. Karar verdi vermesine ama, haksız hukuksuz kullanımlar devam ediyor.

Demirören'in golf sahaları devlete geçti

Halen Kemer Country'de iş dünyasından sanat dünyasına kadar çok sayıda ünlü ismin villası bulunuyor. Kemer Country'yi kuran şirketin sahibi Esat Edin'in Kazdağları'nda acı bir şekilde 3 çocuğuyla birlikte sel sularına kapılarak 2008 yılında hayatını kaybetmesi sonrası gelişen süreçte şirketin çoğunluk hisseleri Demirören Grubu'na geçti. Demirören Grubu yıllar sonra Doğan Medya Grubu'nu satın alırken, sahibi olduğu golf sahalarının bulunduğu araziyi Ziraat Bankası'ndan kullandığı krediye karşılık ipotek verdi. Zaman içerisinde Demirören bankaya borçlarını ödeyemeyince de Ziraat Bankası, haklı olarak krediye karşılık ipotek gösterilen golf alanlarına devlet adına el koydu. Şimdi, bir başka devlet kurumu Emlak Konut da bölgeye yönelik proje geliştiriyor. 

2040’ta ne olacak?

Turizm tesisi olarak yapıldığı için, 2040’ta tahsis süresi dolacak evlere bile bile milyonlarca dolar ödeyen “lüks villa” sahiplerinin bu süre tamamlandığında ne yapacakları ise merak konusu? O zaman da acaba “evlerimizi vermeyiz” diye isyan mı ederler acaba? Bütün bu anlattıklarımdan sonra şimdi tekrar soruyorum; "Kaftancıoğlu Kemerburgaz'da neyi, kimi savunuyor? Yeşili mi, yoksa turizm tesisinden milyon dolarlık villarara dönüşmüş beton yığınlarını mı?

 

Diğer Yazıları

Yorumlar