Çetin Doğan kimdir? Hakkındaki tüm detaylar!

28 Şubat soruşturması kapsamında bugün müebbet kararı verilen Çetin Doğan hakkındaki tüm detaylar sizlerle.

 Çetin Doğan 28 Şubat davası kararı nasıl sonuçlandı 28 Şubat dönemine ilişkin 103 sanığın Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren düşürmeye ve devirmeye iştirak" suçundan yargılandığı davada karar bugün açıklandı. 28 Şubat davasında 68 sanığın beraatına karar verildi. Alınan bilgilere göre, Çetin Doğan'ın da arasında bulunduğu 21 sanık müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 8 Şubat davasında karar oy birliğiyle verildi. 68 sanığın beraatına karar verildi. 28 Şubat davasında İsmail Hakkı Karadayı, Çevik Bir ve Çetin Doğan'ın da arasında bulunduğu 21 sanık müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Çetin Doğan hakkında, 28 Şubat davası süreci için söyledikleri ve hayatı hakkında merak edilenler:

ÇETİN DOĞAN KİMDİR?

Çetin Doğan, 15 Mayıs 1940 tarihinde Trabzon‘un Maçka ilçesinde doğmuştur. Babası Susurluk‘lu Çerkez Arif Beydir. Annesi Çerkez kızı Müzeyyen Hanımdır. Metin adında abisi vardır. 10 yaşında annesi öldü. Çocukluğu Susurluk’da geçti.

Bursa Işıklar Askeri Lisesi‘nden mezun oldu. 1960 yılında Ankara Kara Harp Okulu’ndan mezun oldu. 1961 yılında Polatlı’daki Topçu Okulu’nu bitirdi. 1963-1964 yılları arasında kendisinden bir devre büyük Hilmi Özkök ile beraber ABD‘de hava savunma güdümlü füze kursu aldı.

Erzurum‘da görev yaparken Harp Akademisi’ni kazandı.

1973’te Belçika‘da, 1975-1978 arasında ise İtalya NATO Karargahı’nda görev yaptı. 1981-1982’de Londra‘da Stratejik Etüdler Koleji’nde eğitim gördü. Önce Diyarbakır, sonra Islahiye’de görev yaptı.

Çetin Doğan 1987 yılında Tuğgeneral rütbesine yükseldi. Ardından; Genelkurmay Komuta Kontrol Daire Başkanlığı, 1. Zırhlı Tugay Komutanlığı, Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanlığı, 4. Kolordu Komutan Yardımcılığı, 1. Mekanize Tümen Komutanlığı, Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve Jandarma Asayiş Komutanlığı görevlerini icra etti.

1995-97 arasında Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve 28 Şubat sürecinde Batı Çalışma Grubu Başkanlığı yaptı. 1997 ile 1999 arasında Diyarbakır‘da Jandarma Asayiş Komutanlığı yaptı. Kuzey Irak’a yapılan pek çok sınır ötesi operasyonu yönetti.
1999-2001 arasında Ege Ordu Komutanlığı, 2001-2003 arasında Birinci Ordu Komutanlığı görevini yaptı.

31 Mart 2003’de by-pass ameliyatı oldu. 2003 Ağustos’unda da emekli oldu, Bodrum’a yerleşti. Hayatı 7 yıl sonra; 20 Ocak 2010 tarihinde Taraf gazetesinde yayınlanan ve Balyoz Planı olduğu iddia edilen “haberle” değişti. Gazete planın 2003 yılının mart ayında hazırlanan bir darbe planı olduğunu iddia etti.

1. Ordu Komutanı iken Balyoz Darbe planını hazırladığı iddia edildi. Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet savcıları yaklaşık bir aylık incelemeden sonra 22 Şubat 2010 günü aralarında Çetin Doğan‘ın da bulunduğu 49 askeri gözaltına aldı. Bu planla ilgili açılan davada tutuklu olarak 1 numaralı sanık olarak yargılanmış ve 26 Şubat 2010’da mahkeme kararıyla ertesi gün Silivri Cezaevi’ne konuldu. 21 Eylül 2012 tarihinde Balyoz davası karara bağlandı. Dava sonucunda hakkında ağırlaştırılmış müebbet sebebiyle verilen ceza ağırlaştırılmış müebbetten 20 yıla çevrildi.

Çetin Doğan, 1969 yılında Albay Mehmet Bey’in kızı Nilgül’le evlendi. Barış (d.1971) adında bir oğlu ve Pınar (d.1973) adında bir kızı vardır.

Çetin Doğan, TSK’dan emekli olduktan sonra dönemin cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Ahmet Yesevi Üniversitesi mütevelli heyeti başkanlığına atandı. 11. cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından görevden alındı.

28 ŞUBAT DARBESİ İÇİN NELER SÖYLEMİŞTİ?

14.02.2018'de Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde eski Genelkurmay Harekat Başkanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, cumhuriyet savcısının esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yapmıştı.

"YOK SAYMASI ÜZÜCÜ OLMUŞTUR"

Tüm sanık ve tanıklarda olduğu gibi savunmanın ayakta yapılması zorunluluğu bulunmadığını dile getiren Yiğitsoy, Doğan'ın da savunmasını istediği şekilde yapabileceğini söyledi.

Savunmasına ayakta yapmaya başlayan Doğan, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Hanifi Yıldırım'ın, 21 Aralık 2017'de açıkladığı esas hakkındaki mütalaasının celsesine katılamadığını belirtti. Doğan, "FETÖ'nün darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan eski savcı Mustafa Bilgili'nin hazırladığı iddianameyi esas alıp savunmalarımızı yok sayması gerçekten üzücü olmuştur." dedi.

Delillerin huzurda tartışılması gerektiğini ancak zaman kısıtlaması yönünden tartışılamadığını düşündüğünü dile getiren Doğan, 28 Şubat davasının, Balyoz ve Ergenekon gibi kumpas davası olduğunu öne sürdü.

 

"TAMER TATAR ÜSTLENDİ"

"Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) deposundan Genelkurmay antetli boş bir CD'nin çalınarak sahte belge ve delillerle beraber asıl belgelerin de yüklendiğini" ileri süren Doğan, "Bu CD'deki belgelerin tamamının gerçek olduğu izlenimi oluşturulmaya çalışıldı. Balyoz'da Mehmet Baransu'nun oynadığı rolü, burada FETÖ ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle TSK'dan ihraç edilen Tamer Tatar üstlendi. Daha önce davaya bakan 6 savcı ve 12 hakimin çoğu ya ihraç ya tutuklu ya da firaridir." şeklinde savunma yaptı.

Davaya ilişkin delillerin önemli bir kısmının üzerinde oynama yapılan resmi belgelerden oluşturulduğunu savunan Çetin Doğan, eski Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse ve savcı Mustafa Bilgili arasındaki yazışmaları örnek gösterdi.

"TARİHLER FARKLILIK GÖSTERİYOR"

Söz konusu belgelerin kayıtsız ve fotokopi olduğunu iddia eden Doğan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 1997'de Genelkurmay Başkanlığından talep ettiği yazılara "İrtica Konusunda Alınacak Tedbirler" başlıklı bir yazının da eklendiğini ancak bu belgenin sahte olduğunu savundu.

  

Bu belgelerin içeriklerine ilişkin bilgi veren Doğan, "Söz konusu belgedeki yazı, aslında bir konuşma için hazırlanmış bir metindir. Dikkatli bakıldığında belgedeki tarih ile Batı Çalışma Grubunun kuruluş tarihi arasındaki farklılık görülecektir. Bu da belgenin gerçeği yansıtmadığını ortaya koymaktadır." ifadelerini kullandı.

Yorumlar