Türkiye’nin derin acısı 17 Ağustos…17 yılda neler değişti?

17 Ağustos Marmara Depremi'nin üzerinden 17 yıl geçti. Bu süre zarfında Türkiye’de neler değişti. Türkiye, olası büyük İstanbul Depremi'ne hazır mı?

Türkiye’de derin izler bırakan 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nin üzerinden 17 yıl geçti. Gölcük Depremi’nde, 18 bine yakın kişi hayatını kaybetti, 44 bine yakın insan yaralandı.  Depremde 133 bin 683 bina çöktü, yaklaşık 600 bin kişi de evsiz kaldı.  Türkiye, 17 yıllık süre boyunca bir daha o günkü acıların yaşanmaması için Kentsel Dönüşüm Yasası, halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi ve Zorunlu Deprem Sigortası gibi adımlar attı. Peki, atılan adımlar Türkiye’de ne kadar etkili oldu? Türkiye olası bir İstanbul Depremine hazır mı?

Bilim Akademisi Üyesi ve İTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Görür, “17 Ağustos Depremi sonrasında depremle ilgili çalışmalar yapılsa da 17 yılda atılması gereken adımlar atılmadı. Deprem konusunda bazı yasalar çıkarıldı. Millet ve iş adamları deprem konusunda kısmen bilinçlendi. Marmara ve İstanbul, beklenen depreme hazır değil. Altyapının güçlendirilmesi  ve insanların bilinçlendirilmesi gerekiyor.  Japonya, Kobe Depremi’inden 10 yıl  sonra depreme hazır hale geldi. Türkiye’de 10 yılda hazır hale gelebilirdi ama deprem konusu üzerinde fazla durulmadı” ifadelerini kullandı. 

Prof. Görür, 17 Ağustos Depremi’nden sonra Türkiye’de deprem konusunda alınan önlemleri AjansHaber’e değerlendirdi.

‘17 YILDA YAPILMASI GEREKENLER YAPILMADI’

17 yılda yapılması gerekenler yapılmadı. ‘17 yılda hiçbir şey yapılmadı’ demekte olmaz.  Daha çok planlama ve organizasyon üzerine çalışmalar yapıldı. Ayrıca Marmara Bölgesi’ni baz alırsak; bazı köprü ve viyadüklerde güçlendirme çalışmaları yapıldı. İstanbul Valilği’nin İSMEP projesiyle kamu binalarına yönelik güçlendirme çalışmaları gerçekleştirildi. Deprem konusunda bazı yasalar çıkarıldı. Millet ve iş adamları deprem konusunda kısmen bilinçlendi. Belki de bunların en içerisinde en önemlisi kentsel dönüşüm yasası çıkartılarak, projeler başladı. Eski yapılar belirli ölçülerde yenilenmeye başlandı.

‘KENTİN BÜTÜN BİLEŞENLERİ DEPREME HAZIR HALE GETİRİLMELİ’

Bu yapılanlar yeterli mi? Asla değil. Marmara Bölgesi depreme hazır hale getirilemedi. Yapılması gerekenlerin yanında yapılanlar fazla bir şey ifade etmiyor. Marmara ve İstanbul, beklenen depreme hazır değil. Kentsel dönüşüm sadece yapı stokuna istinaden atılan bir adımdır. Ölümlerin yüksek olması yapı stokunun yetersiz olmasından kaynaklandı.  Kenti depreme hazırlamak, sadece yapı stokuyla sağlanmaz. O kentin bütün bileşenleri depreme hazırlamak gerekiyor. Altyapı bunun başında geliyor.

‘ÇEVREYİ DEPREME HAZIR HALE GETİRMEK GEREKİYOR’

Deprem en büyük çevre felaketidir. Çok büyük çevre felaketleri meydan gelir. Binaların yıkılması sonucunda oluşacak enkazlar belirli bir şekilde sınıflandırılmalı ve depolanmalıdır. Bunlar düzenli bir çalışma ister. Rastgele denize akıtılması veya toprağa görülmesi, bir daha düzeltilemeyecek bir çevre felaketine yol açar. Oksitlenme ve kimyasal reaksiyonlar havayı ve toprağı kirletir. İnsanlarda dahil bütün canlıların sağlığını uzun sürede tehlikeye sokar. Çevreyi bu yönde depreme hazır hale getirmek lazım. 

‘HALKIN DEPREM SIRASINDA YAPACAKLARI BELİRLENMELİ’

Halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi lazım. Deprem sırasında olası uygulanacak adımların belirlenmesi gerekiyor. Kim nereye gidecek, hangi hastaneler hizmet verecek? İnsanlar temel ihtiyaçlarını nerelerden sağlayacak? Bu soruların cevaplanması gerekmektedir. Deprem sırasında ne yapılacağı konusunda kimse bir şey bilmiyor. Depremde uygulanacaklara yönelik bilgilendirme çalışmaları kapsamında örgütlenme yok.

‘JAPONYA, KOBE DEPREMİ’NDEN 10 YIL SONRA HAZIR HALE GELDİ’

Japonya, meydan gelen Kobe Depremi’nden sonra 10 yıl içerisinde depreme hazır hale geldi. 17 yıl içerisinde çoktan Türkiye depreme hazır bir ülke haline gelmesi gerekirdi. Ciddi bir şekilde deprem konusun üzerine eğilmedik. Sadece depremden sonra 2 yıl bu konu konuşuldu. Depreme yönelik attığımız adımları bozduk. Zamanı kaçırdık, kaderimize doğru yol alıyoruz. 10 sene içerisinde hazır hale gelebilirdik, bu yine yapılabilir.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

Yorumlar