Türkiye'nin AB serüveninde yeni eşik
Türkiye’nin AB müzakerelerinde önemli bir adım olan 17. Fasıl dün açıldı. Peki, yeni gelişme neleri içeriyor?
Dün Türkiye ve AB arasında önemli bir gelişme yaşandı. Ekonomik ilişkileri düzenleyen 17. Fasıl açıldı. 17. Fasıl daha güçlü bir ekonomik yapı oluşturulmasını ve üye ülkeler arasında ekonomik koordinasyonun güçlendirilmesini amaçlayan düzenlemeleri kapsıyor.
Fasıl üye devletlerin merkez bankalarının bağımsızlığı, kamu sektörünün merkez bankaları tarafından finansmanının yasaklanması ve kamu kesiminin finansal kurumlara imtiyazlı erişiminin önlenmesi konularını içeriyor. Böylece daha güçlü bir ekonomik yapı oluşturulması ve üye ülkeler arasında ekonomik koordinasyon sağlanmasını amaçlıyor.
BUGÜNE KADAR HANGİ FASILLAR AÇILDI?
İşte Türkiye ile AB arasında bugüne kadar müzakereye açılan fasıllar:
"Sermayenin serbest dolaşımı (4. fasıl), şirketler hukuku (6. fasıl), fikri mülkiyet hukuku (7. fasıl), bilgi toplumu ve medya (10. fasıl), gıda güvenliği, veterinerlik ve bitki sağlığı (12. fasıl), vergilendirme (16. fasıl), istatistik (18. fasıl), işletme ve sanayi politikası (20. fasıl), trans-Avrupa ağları (21. fasıl), bilim ve araştırma (25. fasıl), çevre (27. fasıl), tüketicinin ve sağlığın korunması (28. fasıl) ve mali kontrol (32. fasıl)".
HANGİ FASIL NEYİ İÇERİYOR?
Türkiye'nin Müzakere Çerçeve Belgesi ile belirlenen ve müzakerelere konu olan 35 fasıl başlığı aşağıda sıralanmıştır.
1) Malların Serbest Dolaşımı
2) İşçilerin Serbest Dolaşımı
3) İş Kurma Hakkı ve Hizmet Sunumu Serbestisi
4) Sermayenin Serbest Dolaşımı
5) Kamu Alımları
6) Şirketler Hukuku
7) Fikri Mülkiyet Hukuku
8) Rekabet Politikası
9) Mali Hizmetler
10) Bilgi Toplumu ve Medya
11) Tarım ve Kırsal Kalkınma
12) Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı
13) Balıkçılık
14) Taşımacılık Politikası
15) Enerji
16) Vergilendirme
17) Ekonomik ve Parasal Politika
18) İstatistik
19) Sosyal Politika ve İstihdam
20) İşletme ve Sanayi Politikası
21) Trans-Avrupa Ağları
22) Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu
23) Yargı ve Temel Haklar
24) Adalet, Özgürlük ve Güvenlik
25) Bilim ve Araştırma
26) Eğitim ve Kültür
27) Çevre
28) Tüketicinin ve Sağlığın Korunması
29) Gümrük Birliği
30) Dış İlişkiler
31) Dış, Güvenlik ve Savunma Politikası
32) Mali Kontrol
33) Mali ve Bütçesel Hükümler
34) Kurumlar
35) Diğer
Türkiye’nin AB üyeliğinde önemli olan fasıllardan 17. Fasılın açılmasını AjansHaber’e değerlendiren AB Uzmanı Can Baydarol, Türkiye’de istikrar algısının artacağının altını çizerek şunları söyledi:
“EURO’YA GEÇMEK ANCAK TAM ÜYELİKLE İLGİLİ”
Euro’ya geçmek ancak tam üyelikle ilgili. Yunan krizine vs. baktığımız zaman bu söz konusu değil. O ancak tam üyelik zamanında tartışacağımız bir şey. Bu başlığın açılması bir iki açıdan önem taşıyor. Fransa’nın veto ettiği bir başlıktı, dolayısıyla Fransa’nın vetosunun kalktığını söylememiz gerekiyor. Sembolik açıdan önem taşıyor.
“GÜMRÜK BİRLİĞİNİN GÜNCELLENMESİ DAHA ÖNEMLİ”
Şu anda çok tartışılmıyor ama daha önemli gelişme gümrük birliğinin güncellenmesi tartışması. Bu hizmet sektörünün ve tarım ürünlerini de kapsayacak bir gelişme. Aynı zamanda kamu ihalelerini de şeffaflaştıracak bir süreç. Bu mevcut entegrasyon seviyesini 300 milyar Euro’luk bir ticaret hacmine yükseltecek.
“TÜRKİYE’DEKİ İSTİKRAR ALGISI ARTACAKTIR”
Başlık merkez bankalarının bağımsızlığını garantiye alan ve para politikalarının da belli bir disipline girmesini sağlayan başlık. Her ikisi bir arada değerlendirildiği zaman Türkiye’deki istikrar algısı da artacaktır. Türkiye’nin AB hedefi tekrar canlandırılacaktır. Bunun için de 1-2 önemli beklenti var. Önümüzdeki aylar içerisinde Kıbrıs’ta kalıcı çözüm bekleniyor. Kalıcı çözüm geldiğinde Rum Kesimi’nde Türkiye’de veto edilen başlıkların ortadan kalkması anlamına gelecek. Esas yapılması gerekenlerden birisi de başlıkları kapatmak. Ancak o zaman Türk kamuoyunun sürece olan güveninin tesis edilmesi şansı var.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar