Türkiye için kritik operasyon: Rakka

Suriye’de olası Rakka ve Musul operasyonları konuşulurken, Emekli Albay Hasan Attila Uğur ‘Rakka operasyonunun bir tuzak’ olabileceğine dikkat çekti.

Türkiye, Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü DAEŞ’e karşı Fırat Kalkanı Harekatını sürdürürken olası bir Rakka ve Musul operasyonu tartışılmaya başlandı. ABD Başkanı Barack Obama’nın,  başkanlık süresinin dolmasına az bir süre kala ekim ayının başlarında Rakka ve Musul’a eş zamanlı olarak operasyonları başlatabileceği iddia edildi.

Bu konular konuşulurken  Emekli Albay Hasan Atilla Uğur, ‘ABD'nin teklif ettiği Rakka operasyonu ise bir tuzaktır. Rakka 250 km aşağıda. Savaşı lojistik kazanır. İkmaliniz, lojistiğiniz yoksa orada boğuluruz. Esas bizim için bataklık Rakka'dır’ açıklaması tartışılmaya başlandı. Peki, Rakka Türkiye için bir bataklık mı?

Enerji ve Güvenlik Araştırmaları uzmanı Hasan Selim Özertem, Rakka operasyonunu ve bölgenin nabzını AjansHaber’e değerlendirdi.

‘TÜRKİYE’NİN BÖLGEDEKİ HAREKET PLANI DAHA NETLEŞMEDİ’

Türkiye’nin hangi harekat planı dahilinde bölgede olacağı netleşmemiş durumda. Geçmiş operasyonları incelediğimizde Türkiye’nin NATO operasyonunda daha çok lojistik destek ve hava operasyonunda F-16’larıyla rol aldığını görüyoruz.

Enerji ve Güvenlik Araştırmaları uzmanı Hasan Selim Özertem, Rakka operasyonunu AjansHaber’e değerlendirdi.

‘TÜRKİYE, IŞİD’İN CANLI BOMBA SALDIRILARIYLA KARŞI KARŞIYA KALABİLİR’

Rakka operasyonu kapsamlı bir şekilde yapılması planlanıyor. Bu yönüyle sahadaki askeri güç yerde mi yoksa hava alanında mı yer alacak bu yönde henüz bir açıklama yok. Bunlar netleştikten sonra mevcut riskleri tartışmak daha kolay olacaktır. Özellikle Rakka operasyonunda katılan kuvvet olarak F-16’larıyla ya da lojistik anlamda Türkiye yer alırsa, bunun özellikle IŞİD tarafından Türkiye’ye yapılacak belli intihar saldırılarıyla veya başka terör saldırılarıyla dönüşleri olacaktır. Ancak havadan yapılan bombardımanlara baktığımızda bugüne kadar Rusya’nın uzun zamandır bunu yaptığı ve IŞİD’in elinde uçak falan olmadığı için bir riskle karşılaşmadığını görüyoruz. Ancak sahadaki askeri unsur olarak Türkiye bu operasyonda rol almaya kalkarsa, coğrafi anlamda meselenin uzaklığı, takviye edilen güçlerin oraya nasıl ulaştırılacağı, bölgedeki en tahkim edilmiş IŞİD üssü olarak Rakka’nın oluşturulacağı potansiyel risk düşünüldüğünde önemli oranda askeri tehditleri de göz önünde bulundurmak gerekiyor.

‘AMAÇ TOPRAK DEĞİL, SİYASİ ÇIKARLARI KORUMAK’

Diğer yandan Türkiye’nin bölgeden çekilmemesi, EL-Bab’ı alması ya da buradan çekileceği anda PYD ya da ABD’nin burayı doldurması ile ilgili de benim aklıma gelen şu hususlar şu şekilde:

Özellikle ABD’nin bölgeyi doldurması gibi bir şey söz konusu olacağı inancında değilim. Çünkü,  bugün uluslararası toplum içinde hiçbir örgüt Suriye’den toprak almak için değil, oradaki siyasi çıkarları ya da güvenliği maksimize etmek içindir. ABD’nin bölgedeki bazı güçleri desteklediği açık açık dile getiriliyor. PYD’nin bölgede güç kazanması normaldir. Ancak Türkiye’nin bölgede ileri anlamda durması söz konusu değil. Çünkü Türkiye, Suriye’de toprak kazanmak için o topraklara girmediğini belirtmişti. Temel olarak bu riskler bertaraf edildikten sonra Türkiye’nin öncelikle yapması gereken, Suriye’de siyasi çözümü arayışı içinde olan aktörler ile birlikte hareket etmesi olacaktır.  Aksi takdirde uzun süreli bu toprakların tutulması, kendi içinde ya da uluslararası anlamda riskleri olduğu vurgulanmalı. Bu riskler bertaraf edilmeden bölgeden çıkılırsa güç boşluğu oluşturacağı ve bunun da bugün kim tarafından doldurulacağının da net olarak ortaya çıkmadığı bir durumla karşı karşıyayız.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

Yorumlar