'Terör olayları çevrelenmeye çalışılan Türkiye ve Avrupa’da oluyor'

Terör dalgası dünyanın önemli merkezleri üzerinde etkisini gösteriyor. Suriye ve Irak’ta başlayan dalga, önce Türkiye’ye ardında da Avrupa’nın kalbine sıçradı. Dünyanın en güvenli yeri olarak gösterilen Avrupa’da saldırılar sonrası pek çok ülke güvenlik politikalarını yeniden ele alırken tedirginlik de baş gösteriyor.

Bu yaşananların yeni bir sürecin içinde yaşandığını ve burada önemli stratejilerin kullanıldığını söyleyen Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ensar Nişancı, yükselen güçlerin çevrelenme stratejisi ile karşı karşıya olduklarını ve terör saldırılarının da bu ülkelerde yoğunlaştığını söyledi.

Yeni stratejide Türkiye’nin İran’la, Avrupa’nın da Rusya ile dengelenmeye çalışıldığının altını çizen Ensar Nişancı, Ortadoğu’nun göbeğindeki İran’da bir tek terör eyleminin olmadığının altını çizdi.

“YÜKSELEN GÜÇLER AMERİKA’NIN GÜCÜNÜ DENGELEYECEK ŞEKİLDE YÜKSELMİYORLAR”

Bu dönemin çok özel bir belirleyeni var. Bütün dünya sistemi genel olarak bir kriz içerisinde. Artık Amerika süper güç değil, AB’yi  de bu çerçevede düşünmek lazım. Yükselen güçler var. İslam dünyasında Türkiye var, doğuda Çin var, ama bunlar Amerika’nın gücünü dengeleyecek şekilde yükselmiyorlar. Bu güçlerin çevrelenmesi söz konusu. Dünyadaki ittifaklara baktığımız zaman bunu anlayabiliyoruz.

“YENİ STRATEJİ TÜRKİYE’Yİ İRAN’LA, AB’Yİ RUSYA İLE DENGELEMEK”

Kullanılan yeni stratejilerden bir tanesi Ortadoğu’da bir gücü başka bir güçle dengelemek. Mesela, Türkiye’yi İran’la dengelemek. AB’yi Rusya ile dengelemek gibi bir politika var. Bu denklemin içerisine mezhep politikaları da giriyor. Bu da devlet dışı aktörlerin yeni çevreleme stratejilerinde etkin bir araç olarak kullanılması dönemine bizi getiriyor. PKK’dan, IŞİD’den, El Kaide’den bahsediyoruz.

“TERÖR OLAYLARI ÇEVRELENMEYE ÇALIŞILAN AVRUPA VE TÜRKİYE’DE OLUYOR”

Bütün bunlar esasen kontrollü krizin birer mekanizmaları olarak devreye giriyorlar. Terör olaylarının gerçekleştiği yerlere baktığımızda genelde İran’da bir tek patlamaya dahi şahit olmadık. İran, Ortadoğu’nun sıklet merkezlerinden bir tanesi. Aynı şekilde Rusya’da göstermelik bir olayın dışında olay yok, Amerika’da yok. Peki, olaylar nerede oluyor, çevrelenmeye çalışılan yerlerde oluyor. Avrupa’da oluyor, Türkiye’de oluyor. Avrupa dünyanın en güvenli coğrafyalarından bir tanesiydi ama bugün Türkiye’de ne kadar büyük bir sorunsa Avrupa için de o kadar sorun.

“TÜRKİYE HESAPLAŞMALARIN MERKEZ NOKTALARINDAN BİRİ”

Terör şu anda Amerika için hayali bir sorun. Amerika terör sorununun arkasına geçip onun üzerinden stratejiler geliştiriyordu. Büyük bir tehdit olduğunu söylüyor ve bunu Ortadoğu’da yeni haritanın çizilişinde bunun büyük bir araç olarak kullanıyor. Burada terörün yeni düzen inşa ederken kullanılan negatif bir araç olarak ama kontrollü krizleri gündeme getiren bir araç olarak kullanıldığını söyleyebiliriz. Nasıl ki soğuk savaş döneminde, ikinci dünya savaşından sonra NATO bir araç olarak dizayn edilmişti yeni dönemde de yeni güçlerin ortaya çıkıp bu statükoyu bozmaması için negatif güçler araç olarak kullanılmaya başlandı. Bu çerçevede Türkiye de hesaplaşmaların merkez noktalarından bir tanesi. Bundan sonra PKK’yı yeni dünya düzensizliğinin bir aracı olarak değerlendirmenin doğru olduğunu düşünüyorum. Son dönemde yeni bir strateji belirlendiğini de görüyoruz.

“IMF HAMGİ AMAÇ İÇİN KULLANILIYORSA ŞU ANDA TERÖR DE AYNI AMAÇ İÇİN KULLANILIYOR”

Amerika, liberal politikaları yeni alanları dizayn edebilmek için bir araç olarak kullanıyordu. Şimdi  de stratejik olarak yeni coğrafyalara müdahil olmanın amacı olarak terörü kullanıyor. Terör iki şekilde işlevselleşiyor. Bir tanesi ABD müdahaleciliğinin önünün açılması, ikincisi bunu yeni güçleri dengelemek için, istikrarsızlaştırıcı bir araç olarak kullanıyor. IMF hangi çerçevede kullanılıyorsa şu anda terör de o amaçla kullanılıyor.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.