Ensar Nişancı: "Suriye Rusları tatmin etmeyecek, oyun daha büyük"

2015 yılı Suriye’deki savaşın en şiddetli geçtiği yıl olarak hafızalara kazındı. Rusya’nın bu satranç tahtasında yer almasıyla Suriye’deki güç mücadelesi de Suriye’nin iç meselesi olmaktan çıkıp tamamen devler arasındaki mücadeleye dönüştü.  Dünyanın süper güçleri IŞİD’i bahane ederek bu güç gösterisindeki yerini alırken bölgeden ölüm haberleri de gelmeye devam ediyor. İlginçtir ki tüm bu savaşın sebebi olarak gösterilen IŞİD terörü ile ilgili haberlerin sayısı azalırken ölü sayısı giderek artıyor. Bu da IŞİD’in yalnızca bir piyon olduğunu gözler önüne seriyor. Bölgede kendi egolarını tatmin etmek isteyen süper güçler katliamlarına hız kesmeden devam ediyor.

Tüm dünya Suriye’deki bu dramın bitmesi için tek ses olurken analistlerin 2016 yorumları bunun maalesef gerçekleşmeyeceği yönünde. Bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden Ortadoğu uzmanlarının ortak görüşü 2016 yılının 2015 yılını aratacağı ve savaşın çok daha çetin bir hal alacağı yönünde. Süper güçlerin attığı adımlar da bu görüşü destekliyor. Son olarak ABD tarafından yapılan ‘savaş bütçesi’ açıklaması da 2016 yılında bizleri bekleyen kötü tabloyu gözler önüne serer mahiyette.

ABD SAVAŞ BÜTÇESİNİ 4 KAT ARTIRMA KARARI ALDI

Amerika Birleşik Devletleri Rusya’nın son zamanlarda Ortadoğu’da izlediği siyaseti ileri sürerek savunma bütçesinde dev bir artış hedeflediğini açıkladı. ABD, Avrupa savunma bütçesini 4 kat artırarak 789 milyon dolardan 3.4 milyar dolara çıkarılmasını hedefliyor. ABD savunma Bakanı Ash Carter da son 25 yıldır Rusya için kaygılanmamız gerekmiyordu ancak şimdi kaygılanıyoruz ifadelerini kullanarak önümüzdeki günlerde dünyayı ve özellikle Ortadoğu’yu bekleyen zor günlerin sinyalini verdi.

ABD’nin savaş bütçesini artırma kararını ve Rusya’nın bölgedeki hırçın tavrını AjansHaber’e değerlendiren Namık Kemal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ensar Nişancı ABD ve Rusya çekişmesinin artarak devam edeceğini ve Amerika’nın attığı bütçe adımının son adım olmayacağını söyledi.

Bölgede Türkiye ile de krizi yükseltmek isteyen bir Rusya ile karşı karşıya olduğumuzu dile getiren Nişanc’ının AjansHaber’e yaptığı çarpıcı Ortadoğu değerlendirmesi şu şekilde:

“RUSYA’NIN SURİYE HAMLESİ SINIRLARINI AŞAN BİR TEŞEBBÜS”

SSCB idealini gerçekleştirme üzere hareket eden Rusya ve Putin var. Stratejik arzuları ve ihtirasları çok belirginleşmiş bir Rusya söz konusu. Rusya’nın faaliyetlerini dünyanın önemli stratejik noktalarında görmeye başladık. Bunlardan bir tanesi Ukrayna’dır. Ukrayna, Rusya’nın AB’yi ve Batıyı kontrol etmesinin stratejik noktalarından bir tanesiydi. Diğer yandan Kırım’ın ilhak meselesi de bulunuyor. Rusya’nın Suriye hamlesi kendi komşularını aşan ve çok önemli bir teşebbüs.

“SURİYE RUSLARI TATMİN ETMEYECEK, OYUN DAHA BÜYÜK!”

Suriye, Rusya için doğrudan bir hedef değil. Rusya’nın Suriye’ye girip kalması, Ruslar açısından tatmin edici bir hamle anlamı taşımıyor. Rusya çok daha öte bir oyun tasarlıyor, bunu da belli etmeye başladı.

“TÜRKİYE İLE KRİZİ YÜKSELTMEK İSTEYEN BİR RUSYA İLE KARŞI KARŞIYAYIZ!”

Rusya ağırlıklı olarak Türkmendağı ve Halep’i vuruyor. Türkiye ile krizi yükseltmek isteyen bir Rusya’yla karşı karşıyayız. Rusya neden Türkmendağı’nı vuruyor? Stratejik açıdan mı sembolik açıdan mı?  Rusya’nın buradaki hedefi İran’la beraber bölgede büyük bir stratejik ortaklık kurmaktır. 

“TÜRKİYE’NİN HİMAYESİNDE BİR TÜRK DEVLETİ GÖRMEK İSTEMİYORLAR”

İran’ın hamlelerine bakınca daha net görebiliriz. İran dünya ile entegre olmaya çalışıyor. Bunun anlamı bölgedeki İran, dünyadaki gerilimlerden sıyrılıp, bölgesel gerilimlere daha fazla odaklanarak daha fazla mevki kazanmaya çalışıyor. İran bölgesel mevki kazanırken çok büyük bir yapısal değişiklik geçirecek. Dünya ile daha fazla entegre olmak, İran için yönetim mekanizmalarını daha da gevşetmesi anlamına geliyor.  İran’da 30 milyonu bulan Azeri bir nüfus var. Hala Azerbaycan’la İran arasında devam eden sorunlar var.  Büyük sorunlar çıkabilir. Türkiye’nin himayesinde nüfusu artan Türk devletini görmek istemiyorlar. Bayırbucak ve Suriye’de 2,5 milyonu bulan Türk nüfusunu, yerel yönetimler olsun, kantonlar şeklinde olsun, yönetim kurmalarını görmek istemiyorlar. İran açısından büyük bir risk oluşturuyor.

“RUSYA KENDİ BÖLGESİNİ AŞAN BİR İHTİRASA SAHİP!”

Genişleyen Türkiye altında Azerbaycan İran için büyük bir risk oluşturuyor. Rusya, Hazar Denizi’nde bulunan enerji kaynaklarına hükmetmek için hem PKK hem de PYD’yi destekliyor. Enerji koridoru açısından bu Ruslar için çok önemli.  Musul’un kontrolü ve Azerbaycan’a daha rahat ulaşabilmesi İran’la daha yakın olmasından geçiyor. Bütün ana resme baktığımızda Rusya’nın kendi ana bölgesini aşan bir ihtirasının olduğu gözlemleniyor.

“BÜTÇE ADIMI ABD’NİN SON ADIMI OLMAYACAK”

Bir taraftan AB, bir taraftan Türkiye, bir taraftan da küresel bir güç olan ABD izliyor. Rusya’nın bu adımlarına bir şekilde cevap vermek gerekiyor. Son olarak açıklanan AB Savunma Bütçesi de bu yönde atılmış bir adım olarak değerlendirilmesi gerekir. Bu son adım olmayacaktır,  Rusya bu amaçlarından vazgeçerse son adım gelecektir.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.