Şener cinayetinde şok ifadeler!

Ankara Çankaya’da bir eğlence yerinde yaşanan vahşi cinayetin ayrıntıları ifadelerle ortaya çıktı. Şarkıcı Onur Şener’in boğazının kesilerek hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan kavganın karaoke sırasında başladığı anlaşıldı.

İstek şarkı nedeniyle çıktığı iddia edilen kavganın, karaoke sırasında şüpheli İlker Karaaslan'ın, Sanatçı Onur Şener'in yanına giderek şarkıyı mırıldanması üzerine başladığı anlaşıldı. Şüpheliler ile Şener'in arasındaki ilk tartışmanın karaokeye eşlik etmeye çalışan Karaaslan’a Şener’in “buyrun, siz söyleyin” demesi sonrasında büyüdüğü anlaşıldı. Barın içindeki ilk tartışmanın bu aşamadan sonrasında personel tarafından grupların yatıştırıldığı ve aşırı alkollü olduğu ifade edilen 5 kişilik grubun dışarı çıkarıldığı ifadelere yansıdı.

 Şüpheli Karaaslan’ın ifadesi

 Tutuklanan İlker Karaaslan poliste verdiği ifadesinde, sahnede olan Onur Şener'in yanına giderek söylediği şarkıya eşlik ettiğini Şener'in 'siz söyleyin' demesi üzerine tartışma başlattığını iddia etti.

Karaaslan, şöyle devam etti:

"Karaoke şeklinde fonda müzik çalıyordu. Ben de şarkıya eşlik etmek için sahneye yaklaştım ve şarkıyı söylemeleri için teşvik etmek amacıyla sözlerini mırıldandım. Semih de bu esnada yanımdaydı, tanımadığım kadınlardan biri mikrofonu uzattı 'Al o zaman şarkıyı sen söyle' dedi. Ben de 'Sesim kötü, siz söyleyin eşlik ederim' dedim. Onur Şener de hakaret ederek 'Şarkıyı söylemiyorsan git' dedi.

Ben ne olduğunu anlamadım. Bu sırada Şener, ayağa kalktı ve küfür ederek üstümüze geldi. Bende Semih'e 'hadi gidelim buranın tadı kaçtı' dedim. Semih'le masamıza dönerken Onur peşimizden gelerek küfür ve hakarete devam etti.

Gözde ile Jale araya girdi. Onur Şener, kızlara hitaben 'ne işi var bu varoşların burada' dedi. Biz olay büyümesin diye bardaklarımızı alarak dışarı çıktık. Yanımıza çalışan bir erkek geldi ona yapılanların terbiyesizlik olduğunu anlattım. O da hak verdi ve mekan adına özür diledi.

Arkadaşlarımla olduğumuz sırada Onur üzerimize doğru küfür ve hakaret ederek geldi. Kızlara saldıracağını düşündüğüm için elimdeki bardağı Onur'a doğru savurdum. Bardağın çarpıp çarpmadığını hatırlamıyorum."

 İfade odasında teşhis yapıldı

 Cinayeti soruşturan Ankara Cumhuriyet Savcısı Şahin Kaplan'ın talimatıyla Sanatçı Şener’in mimar olan arkadaşı Pelin T.'ye aynalı sorgu odasında teşhis yaptırıldı. Şüpheliler İlker Karakaş ve Semih Soyalp odaya 3 polisle beraber alındı. Benzer özelliklere sahip polisler arasından ayna arkasından şüphelileri teşhis eden Pelin T. Soyalp ve Karakaş’ı saldırganlar olduğuna kesinlikle emin olduğunu da ifadesinde vurguladı.

Bu arada olayda yaralandığı için hastanede olan diğer şüpheli Ali Gündüz ise yine Savcı Kaplan’ın eşliğinde fotoğraflar arasından Pelin T. Tarafından teşhis edildi.

Pelin T’nin ifadesi

 Sanatçı Şener’in arkadaşı Pelin T.'nin görgü tanığı olarak emniyette verdiği ifade yaşadığı korkunç anları şöyle anlattı:

"O gece Onur programı bitirdikten sonra arkadaşlarıyla tekrar sahneye çıktı. Kendi aramızda kutlama yapacaktık. Zanlıların olduğu grup şarkı istedi, Onur da programın bittiğini, mekândan ayrılmaları gerektiğini söyledi.

Ancak 5 kişilik grup ısrar edince tartışma çıktı. Personel araya girerek masadaki grubu dışarı çıkardı. Biz gece sonunda mekândan çıktığımızda grubun beklediğini gördük. Saat 02.30 sıralarıydı. Yine tartıştılar, arbede çıktı, 5 şahıs da Onur'u darp etmeye başladı. Ben hemen Onur'un yanına doğru koştum.

Grup içerisinde bulunan tahminen 30-35 yaşlarındaki beyaz tişörtlü erkek şahıs Onur'a çok fazla saldırdı. Bu yüzden ben, bu şahsa yöneldim. Şahıs, benim kolumu tuttu ve sıkmaya başladı, bir yandan da 'Kadına el kalkmaz' diyerek kolumu sıkmaya devam etti. Saçımı çekti, yanımdan uzaklaşmaya çalışırken tişörtünden tuttum ve beyaz tişörtü yırtıldı. Onur'un yerde yattığını gördüm. Başında bir bayan vardı.

Onur'un boynuna doğru bir bez parçasıyla bastırıyordu. Bu bayandan sonra Onur'un boynuna ben tampon yapmaya başladım. Gözleri açıktı ama bilinci kapalıydı. Sürekli boynundan kan akıyordu. Çenesi kasılmaya başladı. Çenesini açıp dilini kurtardım. Bir yandan da çevredeki insanlara 'Yardım edin, ambulans çağırın' diye bağırıyordum. Onur'un boynunda, kafasının arkasında, ağzının kenarında kesikler vardı, kan akıyordu. Çok fazla kan kaybetmişti. Onur'a ve bana saldıran eşkal bilgilerini verdiğim 5 şahıstan davacı ve şikâyetçiyim."

 “Konu şarkı değil”

 Sanatçı Şener'in avukatı Meltem Banko, sürece ilişkin verdiği bilgilerde konun bahsedildiği gibi “Ölürüm Türkiyem” şarkısı olmadığını belirterek şunları söyledi:

“İfadelerde ciddi çelişmeler söz konusu. Tüm şahısların tutuklanmaları için gerekli çalışmaları başlattık. Adli kontrol altına alınan şahıslar kamu vicdanını yaralamıştır. Biz o şahısların da tutuklanması için elimizden geleni yapacağız. İlerleyen günlerde detaylara ilişkin açıklamalarda bulunacağız. 'Ölürüm Türkiyem' şarkısının istenmesi gibi ve onun çalınmaması gibi bir durum söz konusu değil. Onur Şener milliyetçi, vatanını milletini seven, çok değerli bir arkadaşımızdı. Bu gibi olaylarda ölen insanların arkasından çok çirkin suçlamalar ortaya çıkabilir."

Kızı bilmiyor

Onur Şener'in 5,5 yaşındaki kızı ise babasının hasta olduğunu biliyor. Durumuna ilişkin bilgi veren Şener’in avukatı Banko, "Pedagog eşliğinde kızına Onur Şener'in öldüğünün bilgisi verilecek. Babasının hasta olduğu söylenmişti. O şekilde biliyor" dedi.

Bu arada Sanatçı Onur Şener’i vahşice öldürdükleri iddiasıyla tutuklanan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da Gündüz ve Karakaş'ın görevlerinden uzaklaştırıldığını açıkladı.

Yorumlar