Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, Bilişim Vadisi'nde konuştu

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Geçtiğimiz yıl AR-GE harcamaları, özel sektörün öncülüğünde bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 55 milyar liraya yükseldi." dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Sadece son 3 yılda yaklaşık 1300 orta ve büyük ölçekli firma sisteme dahil oldu. Bunların birçoğunun açılışına bizzat katıldım. Daha küçük ölçekteki binlerce üretim tesisini söylemiyorum bile… Dolayısıyla birilerinin 'yapılmıyor' dediği bu yatırımlar Türkiye'nin dört bir yanında adeta bir güneş gibi parlıyor ama tabii görmek için göz, idrak etmek için de akıl lazım." dedi.

Bilişim Vadisi'nde düzenlenen MMG-EURITECH Avrasya Ar-Ge, İnovasyon & Teknoloji Zirve ve Sergisi'ne katılan Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, zirveye katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Türkiye'nin teknoloji üssü olan Bilişim Vadisi'nin, adeta ikinci adresleri olduğunu vurgulayan Varank, Bilişim Vadisi'ni her ay ortalama 2-3 kez ziyaret ettiklerini, ya yeni bir yüksek teknoloji projesinin açılışını yaptıklarını ya da böyle güzel etkinliklere katıldıklarını kaydetti.

Milli Teknoloji Hamlesi vizyonunun, en somut adımlarından biri olan Bilişim Vadisi'nin, kurulduğu günden beri muazzam bir gelişme kaydettiğine işaret eden Varank, şu anda yazılımdan tasarıma, mobiliteden blockchain teknolojilerine kadar birçok sektörden 270 Ar-Ge firmasının burada faaliyetlerini sürdürdüğünü bildirdi.

Bakan Varank, bu firmaların her birinin, geliştirdikleri yüksek teknolojili ürün ve hizmetlerle Türkiye ekonomisini geleceğe hazırladığını aktararak, "Peki burada neler yapılıyor derseniz? Mesela, ülkemizin doğuştan elektrikli otonom araç projesi TOGG'un mobilite ve batarya teknolojileri burada geliştiriliyor. AİRCAR firması; iki kişi taşıma kapasiteli, elektrikli ve tam otonom uçan araba projesini burada yürütüyor. PEYK firması, dijital varlık görüntüleyen güvenlik teknolojilerini burada üretiyor. DÜŞYERİ firması oyun ve dijital eğitim teknolojilerini burada tasarlıyor. Tabii bunlar ilk aklıma gelen birkaç örnek. Liste bu şekilde uzayıp gittiği için hepsine değinemiyorum ama böyle onlarca firmanın projesi şu anda Bilişim Vadisi'nde hayat buluyor." ifadelerini kullandı.

Türkiye'yi ziyaret eden uluslararası yatırımcıları, ilk olarak Bilişim Vadisi'ne yönlendirdiğini ve buradaki büyük potansiyeli görmelerini istediğini anlatan Varank, uluslararası yatırımcıların burada yapılan inovatif işleri ve geleceğin teknolojilerini görünce hayran kaldığını vurguladı.

"Bu işlerin nasıl bir parçası olabiliriz, buradaki birikimin benzerini ülkemize nasıl transfer ederiz diye bizimle müzakere ediyorlar." diyen Varank, o yüzden böyle vizyoner bir etkinlik için ülkenin Ar-Ge ve inovasyon üssü Bilişim Vadisi'nden daha doğru bir mekan olamayacağını düşündüğünü belirtti.

Bakan Varank, bu vesileyle Mimarlar Mühendisler Grubu'nu ve organizasyonda emeği olan herkesi tebrik ederek, zirvede, dijital teknolojilerden yeşil mutabakata, yazılım ve fintech'ten yeni nesil finansman araçlarına kadar önemli başlıkların masaya yatırılıp değerlendirileceğini bildirdi.

Zirvenin herkes için faydalı geçmesini temenni eden Varank, özellikle gençlere, teknoloji ve inovasyon ekosisteminin ana gündem konularının tartışılacağı bu etkinliği yakından takip etmeleri tavsiyesinde bulundu.

"Pozitif büyüyebilen nadir ülkelerden biri olduk"

Dün, 2022 yılı birinci çeyrek için büyüme rakamlarının ilan edildiğini hatırlatan Varank, şunları söyledi:

"Ekonomimiz bu dönemde yıllık yüzde 7,3'lük bir büyüme kaydetti. Böylece pandemi şokundan sonra yakaladığımız dengeli büyüme eğilimini bu dönemde de devam ettirdik. Alt bileşenlere baktığımızda sanayinin yüzde 7,4'lük büyümeyle ekonomimizin itici gücü olduğunu görüyoruz. Bu gelişmelerle birlikte sanayimizin milli hasıla içindeki payı yüzde 28,9 gibi rekor bir seviyeye yükseldi. Yani toplam hasılamızın, üretimimizin neredeyse üçte biri sanayiden geldi. Diğer taraftan, makine ve teçhizat yatırımlarındaki yüzde 10,5'lik artış da aslında ülkemizin geleceği açısından oldukça umut verici. Bu veri de bize, sanayimizin lokomotif rolünü artırarak devam ettireceğinin sinyalini veriyor. Küresel ekonomide yaşanan tüm sıkıntılara rağmen sanayi öncülüğünde yakaladığımız bu ivme elbette çok değerli ama takdir edersiniz ki üretimde yakaladığımız bu başarı kendiliğinden gerçekleşmiyor. Burada emin olun, kamu ve özel sektör olarak birlikte yakaladığımız sinerji sayesinde netice alabiliyoruz. AK Parti hükümetleri olarak, altyapıya, üstyapıya, teknolojiye ve insana yaptığımız yatırımlarla biz ülkemizi bugünlere gelebilmesi için hazırlamış olduk. Dünya standartlarında bir iş ortamını sanayicilerimizin, üreticilerimizin hizmetine sunduk. Onlar da bu vizyona güvenerek ülkemize yatırım yapmaya, burada üretmeye devam ettiler. Dünyanın adeta bir şok halinde yakalandığı pandemide dahi yeni şartlara hızla adapte olarak, üretmeye devam ettik. Bu sayede de pozitif büyümeden faydalanabilen nadir ülkelerden biri olduk. Olmaya da devam ediyoruz. İşte dün açıklanan büyüme rakamları da aslında bunun en somut kanıtı."

"Sadece son 2 senede projelerini tamamladığımız OSB sayımız 25 oldu"

Bu apaçık gelişmelere rağmen birilerinin, bu rakamlara burun kıvırabildiğini dile getiren Bakan Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hala 'AK Parti döneminde Türkiye'de fabrika açılmadı' diyebiliyor. Biz kendilerine üretim cahili dediğimizde de alınıyor ama bunlar gerçekten ne sanayiden ne de üretimden anlıyorlar. Kendilerini defalarca birlikte OSB'leri ziyaret etmeye davet ettim, kendilerine çağrıda bulundum ama özellikle ana muhalefetin başındaki zat bu çağrıları hiç duymadı, buraları ziyaret etmeye hiç yanaşmadı. Dün yine aynı mesnetsiz iddialarına devam etti. Gerçekten el insaf diyorum. OSB'lerin hükümetlerimiz döneminde nasıl geliştiğini ve tüm Anadolu'ya yayıldığını emin olun bu sektörde çalışıp da bilmeyen yok. İşte buyurun, 2002 yılında çoğu yapım aşamasında olan ve ülkemizin belli illerine toplanmış 192 OSB'miz vardı. Biz yaptığımız devasa yatırımlarla hem eksikleri tamamladık hem de bu sayıyı 336'ya çıkardık. Sadece son 2 senede projelerini tamamladığımız OSB sayımız 25 oldu. Emin olun, kurduğumuz ya da genişlettiğimiz OSB'ler o kadar hızlı doluyor ki ben bile takip edemiyorum. İşte, sanayi sicil sistemi verilerine göre, sadece son 3 yılda yaklaşık 1300 orta ve büyük ölçekli firma sisteme dahil oldu. Bunların birçoğunun açılışına bizzat katıldım. Daha küçük ölçekteki binlerce üretim tesisini söylemiyorum bile… Dolayısıyla birilerinin 'yapılmıyor' dediği bu yatırımlar Türkiye'nin dört bir yanında adeta bir güneş gibi parlıyor ama tabii görmek için göz, idrak etmek için de akıl lazım."

Bakan Varank, buradan çağrısını tekrarladığını vurgulayarak, "Eğer Türkiye'de üretim yapılmadığını iddia eden varsa, kim olursa olsun parti genel başkanları da dahil, ben kendilerini Kocaeli'ye davet ediyorum. Gelsinler, buradaki Kimya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ni, Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ni, Otomotiv Organize Sanayi Bölgesi'ni ziyaret etsinler, firmaları gezsinler, inşaatlara baksınlar, Türkiye'de yatırım yapılıyor mu yapılmıyor mu, Türkiye'de fabrikalar ne iş yapıyor, hiç fabrika açılmış mı açılmamış mı bizzat kendileri bunu görsünler. Valimiz burada, gelen her heyeti de gezdirmeye hazır. Bilişim Vadisi'ni de ziyaret etsinler. Bilişim Vadisi'nde bu işler nasıl oluyor, teknoloji nasıl geliştiriliyor. Onu görsünler. Hatta üst düzey ziyaretçi gelirse emin olun Türkiye'nin otomobiline de kendilerini bindirip, burada bir tur attırırlar. Ben bu çağrıyı yeniliyorum. Gelin Türkiye'de neler oluyor, bunları görün diyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Varank, Bilişim Vadisi'nde düzenlenen MMG-EURITECH Avrasya AR-GE, İnovasyon & Teknoloji Zirve ve Sergisi'nde yaptığı konuşmada, pandemi ve iklim değişikliğiyle küresel rekabetin çok daha farklı bir boyuta taşındığını gördüklerini söyledi.

Bu durumun, teknolojik gelişmelerin öncüsü olan AR-GE ve inovasyon faaliyetlerini de her zamankinden çok daha önemli hale getirdiğini ifade eden Varank, "Bunun bilincindeyiz ve tüm çalışmalarımızda biz bakanlık olarak AR-GE'yi, inovasyonu baş tacı ediyoruz. Esasında biz hükümet olarak 20 yıldır bunun mücadelesini veriyoruz. Tabii gönül isterdi ki göreve geldiğimizde oturmuş bir ekosistemi biz de bulabilelim ancak maalesef biz öyle bir ortam bulamadık. Bu yüzden adeta sıfırdan bir ekosistem inşa etmek için kolları sıvadık. Sağladığımız desteklerle sadece 5 olan Teknoloji Geliştirme Bölgesi sayısını 92'ye çıkardık." diye konuştu.

Varank, teknoparkların Türkiye'nin yenilikçi ve teknoloji tabanlı girişimciliğin kalbi olduğunu dile getirerek, teknoparklarla birlikte AR-GE ve tasarım merkezlerinin de inovasyon ekosistemini besleyen bir diğer önemli unsur olduğunu kaydetti.

İlk defa kendi dönemlerinde başlayan bu merkezlerin sayısını bugün 1600'ün üzerine çıkardıklarını belirten Varank, şöyle konuştu:

"İşte buralarda yürütülen özverili çalışmalar sayesinde ülkemiz, AR-GE ve inovasyon konusunda çok önemli ilerlemeler kaydetti. Geçtiğimiz yıl AR-GE harcamaları, özel sektörün öncülüğünde bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak, 55 milyar liraya yükseldi. Daha önce AR-GE harcamalarının sadece yüzde 30'unu gerçekleştiren özel sektör, bugün bu harcamaların yüzde 65'ini gerçekleştiriyor. Hükümetlerimiz döneminde, AR-GE harcamalarının milli gelire oranı binde 5'ten yüzde 1,09'a kadar çıktı. AR-GE istihdamı 6 kat artarak, 200 bine, yerli patent sayısı da 20 kat artışla 8 bin 200'e ulaştı. Kısacası, yaptığımız yatırımların katkısıyla Türkiye, AR-GE ve inovasyon ekosistemi bakımından sayılı ülkeler arasında kendisine şu anda yer bulabiliyor."

"Unicorn'ların sayısı 6'ya ulaştı"

Varank, buradan aldıkları güçle bugün artık Milli Teknoloji Hamlesi vizyonunu hayata geçirdiklerini, tam zamanında doğru alanlara yatırım yaptıklarını ifade ederek, dijital dönüşümde, yeşil dönüşümde, yapay zekada, elektrikli ve otonom araçlarda firmaların çok ciddi çalışmalar yürüttüğünü söyledi.

Bu noktada Türkiye'yi kritik teknolojilerin pazarı değil, üretim üssü yapmak için işletmelere büyük çaplı destekler sağladıklarını aktaran Varank, şunları kaydetti:

"Yeşil dönüşümde AB Yeşil Mutabakatı'na uyum çerçevesinde biz bu dönemde eylemlerimize hız kazandırdık. TÜBİTAK aracılığıyla yeşil dönüşümde AR-GE ve inovasyona ilişkin büyük çaplı destekler sağlıyoruz. Yapay zekanın doğru yönetişimi için Dijital Dönüşüm Ofisi ile birlikte Ulusal Yapay Zeka Stratejisi'mizi yayımladık. Elektrikli ve otonom araçlarda yüz akımız olan TOGG, araçlarını seri üretim bandından indireceği günlere hızla yaklaşıyor. Birileri kabul etmek istemese de ülkemiz, teknoloji tabanlı girişimleri sayesinde dünyadan ses getiren işlere imza atıyor. İşte Türkiye'de milyar dolar değerlemeye ulaşan start-up'ların sayısı 6'ya ulaştı. Sanayi ve Teknoloji Stratejimizi ilan ettiğimizde Türkiye'den unicorn yani milyar doların üzerinde değerlemeye ulaşacak şirketler çıkacak dediğimizde bize kimse inanmamıştı. Şu anda unicorn sayımız 6'ya ulaştı ve bunlardan bir tanesi dün Almanya'da güzel bir etkinliğini gerçekleştirdiğimiz Trendyol. Trendyol bir elektronik ticaret firması. Şu anda Almanya'da faaliyet göstermeye başladı ve bütün ürünlerini Türkiye'den Almanya'ya satmaya başladı. 7 aydır Almanya'da faaliyet yürütüyor. Almanya'da 1 günde sattığı ürün sayısı 200 bine ulaştı. Düşünün bir e-ticaret firması Türkiye'deki malları, elektronik ortamda Almanya'ya pazarlıyor ve 200 bin ürünü 1 günde satabiliyor. İşte katma değer bu, teknoloji tabanlı girişimcilik bu. Bunlar sadece birer işaret fişeği. Göreceksiniz, Allah'ın izniyle bundan sonra çok daha hızlı gelişmelere şahitlik edeceğiz. İnovasyon ekosistemimizin tecrübesi arttıkça, ülkemizin rekabetçi pozisyonu da çok daha güçlenecek."

"Kritik teknolojileri özümsemiş sizin gibi değerli gençler yetiştiriyoruz"

Varank, bugün bazılarının ısrarla görmezden gelmeye çalıştığı sanayi ve teknoloji ekosistemi sayesinde Türkiye'de son 5 çeyrektir üretime ve yatırıma dayalı ciddi bir büyüme gerçekleştirildiğini dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"İhracata baktığımızda yine aynı başarıyı görebiliyoruz. 12 aylık ihracatımız 240 milyar doları yakalamış durumda ve bizim ihracatımızda, petrol yok, doğal gaz yok. Biz yerin altından çıkardığımız ürünleri satmıyoruz. Bu 240 milyarlık ihracatın, yüzde 90'dan fazlasını sanayi ürünleri oluşturuyor. Üretiyoruz ve satıyoruz. Elbette biz bunları yeterli görmüyoruz. İhracatta nicelik artışıyla beraber nitelik artışını da tam anlamıyla yakalamak mecburiyetindeyiz ve bunu yapabilecek imkan ve kabiliyete sahibiz çünkü artık herhangi bir işi yapmak üzere yola çıktığımızda daha tecrübeli, daha yetkin ve daha gelişmiş bir ekosisteme sahibiz. Çünkü artık, özel sektör bir işe giriştiğinde onları bürokrasi ile boğan değil, onların önünü açan bir siyaset anlayışı var. Çünkü artık, TEKNOFEST'lerle Deneyap Teknoloji Atölyeleri ile 42 yeni nesil yazılım okullarımızla kritik teknolojileri özümsemiş sizin gibi değerli gençlerimizi yetiştiriyoruz. Bakanlık olarak, her zaman daha fazlasını yapmaya da hazırız. Gelin siz de bize destek olun. Büyük ve güçlü Türkiye hayalimizi inşallah hep birlikte gerçeğe dönüştürelim."

Daha sonra Bakan Varank'a, Mimar ve Mühendisler Grubu Genel Başkanı Bülent Şen tarafından hediye takdim edildi.

Bakan Varank, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Bilişim Vadisi Genel Müdürü Serdar İbrahimcioğlu ve Şen, zirve kapsamında stantları gezdi.

Katılımcılarla sohbet eden ve öğrencilerle fotoğraf çektiren Bakan Varank, daha sonra elektrikli scooter kullandı.

Yorumlar