"Rüyalarımda Gazali ve Hegel ile tartıştığımı hatırlarım"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Samsun'da katıldığı toplu açılış töreninde konuştu.
Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları:
Doktor hasta ilişkisi de ikame edilemiyor. Hayat boyu başka bir ilişki doğuyor. Mesleklerin en şereflisi hoca olmaktır. Önümüze gelen ham ziihnlerin inşa faaliyetinin gerçekleştirilmesidir.
"RÜYALARIMDA GAZALİ VE HEGEL İLE TARTIŞTIĞIMI HATIRLARIM"
Öğretim bir insani ilişkidir. Hiçbir teknolojik araç, bilgisayar hocanın yerini ikame edemez. Bakanlık geçicidir, hocalık bakidir. Rüyalarımda bazen Gazali ile Hegel ile tartıştığımı hatırlarım. Hangi medeniyetten olursa olsun onların dünyasına nüfuz etmeye çalışırım.
Bu tevazüye dayanan bu ilişki üniversitelerimizin ruhunu temsil etmesi gereken temel unsurdur. Üniversite hayatından siyasi hayata geçtiğimde en sıklıkla karşılaştığım sorulardan birisi de teori-pratik uyumudur. Eflatun'un siyasi felsefesini hayata geçirmek istediğinde nasıl zorlandığını biliriz. Bunu bir nehir benzetmesi ile anlatmaya çalışmıştım. Tarih çok hızlı akıyor ve daha da hızlanacak.
Varoluşla ilgili sorular olduğu zaman düşüncenin bitmesi mümkün değil, tarihin akışının durması mümkün değil. Eğer teori pratikten kopuk olursa, üniversitelerimiz sosyal pratiği Türkiye ve çevresinde takip edemiyorsa bir süre sonra o ideoloji donuklaşır ve yüzlerce yıl önceki teorilerin esiri haline gelirler.
"IŞİD'İN GEDİĞİ BARBARLIK, KENDİ CEHALETİNİN ÜRÜNÜDÜR"
Siyaset kurumu üniversite kurumu ile kopuk değildir, olmamalıdır da. Üniversitelerimizde düşünce özgürlüğümüzün takipçisi olacağım. Hiçkimse farklı düşüncelere sınırlama getiremez. Üniversiteler kanaatlerin kendisini kadrolaştığı yerler değil, çok fikrin yan yana olduğu yerlerde biz bunu başarabiliriz.
Artık bilginin merkezi yok. Türkiye onurla kadimin ve bütün kadimlerin son büyük merkezidir. Moderniteyi en büyük şekilde yaşamıştır. Yeni zihniyet ancak özne şahsiyetler üretebildiği zaman olabilir.
İslam denildiğinde bugün IŞİD'i görenlerin bence ortak özelliği cahillikleridir. IŞİD'in de bugün geldiği barbarlık, kendi cehaletinin ürünüdür. İslam ve İslam toplumlarının oluşturduğu medeniyet, IŞİD ile anılamaz, IŞİD de İslam'la anılamaz.
Doktor hasta ilişkisi de ikame edilemiyor. Hayat boyu başka bir ilişki doğuyor. Mesleklerin en şereflisi hoca olmaktır. Önümüze gelen ham ziihnlerin inşa faaliyetinin gerçekleştirilmesidir.
"RÜYALARIMDA GAZALİ VE HEGEL İLE TARTIŞTIĞIMI HATIRLARIM"
Öğretim bir insani ilişkidir. Hiçbir teknolojik araç, bilgisayar hocanın yerini ikame edemez. Bakanlık geçicidir, hocalık bakidir. Rüyalarımda bazen Gazali ile Hegel ile tartıştığımı hatırlarım. Hangi medeniyetten olursa olsun onların dünyasına nüfuz etmeye çalışırım.
Bu tevazüye dayanan bu ilişki üniversitelerimizin ruhunu temsil etmesi gereken temel unsurdur. Üniversite hayatından siyasi hayata geçtiğimde en sıklıkla karşılaştığım sorulardan birisi de teori-pratik uyumudur. Eflatun'un siyasi felsefesini hayata geçirmek istediğinde nasıl zorlandığını biliriz. Bunu bir nehir benzetmesi ile anlatmaya çalışmıştım. Tarih çok hızlı akıyor ve daha da hızlanacak.
Varoluşla ilgili sorular olduğu zaman düşüncenin bitmesi mümkün değil, tarihin akışının durması mümkün değil. Eğer teori pratikten kopuk olursa, üniversitelerimiz sosyal pratiği Türkiye ve çevresinde takip edemiyorsa bir süre sonra o ideoloji donuklaşır ve yüzlerce yıl önceki teorilerin esiri haline gelirler.
"IŞİD'İN GEDİĞİ BARBARLIK, KENDİ CEHALETİNİN ÜRÜNÜDÜR"
Siyaset kurumu üniversite kurumu ile kopuk değildir, olmamalıdır da. Üniversitelerimizde düşünce özgürlüğümüzün takipçisi olacağım. Hiçkimse farklı düşüncelere sınırlama getiremez. Üniversiteler kanaatlerin kendisini kadrolaştığı yerler değil, çok fikrin yan yana olduğu yerlerde biz bunu başarabiliriz.
Artık bilginin merkezi yok. Türkiye onurla kadimin ve bütün kadimlerin son büyük merkezidir. Moderniteyi en büyük şekilde yaşamıştır. Yeni zihniyet ancak özne şahsiyetler üretebildiği zaman olabilir.
İslam denildiğinde bugün IŞİD'i görenlerin bence ortak özelliği cahillikleridir. IŞİD'in de bugün geldiği barbarlık, kendi cehaletinin ürünüdür. İslam ve İslam toplumlarının oluşturduğu medeniyet, IŞİD ile anılamaz, IŞİD de İslam'la anılamaz.
Yorumlar