PYD’nin Halep hedefi Suriye’de dengeleri değiştirecek

Suriye Demokratik Ulusal Birliği (SDUB), Halep ve Rakka gibi bölgelerin 'İslami fetih' adı altında Türkmen ve Araplar tarafından işgal edildiğini öne sürdü.  PKK’nın Suriye’deki kolu  PYD'nin siyasi kanadı olarak kurulan ve merkezi Afrin'de bulunan birlik, yayınladığı bildiride, Rakka ve Halep bölgelerinin Türkmen ve Araplar tarafından tarihi süreç içerisinde işgal edildiğini, Kürtlerin kendilerine ait toprakları yeniden ele geçirmelerinin zorunlu olduğunu, işgal edilen bölgelerden Türkmen ve Arapların çıkarılması gerektiğini iddia etti.  PYD'nin tek taraflı kanton ilan ettiği Afrin'de faaliyet gösteren SDUB, Halep ve Rakka bölgelerinde Türkmen, Arap, Ermeni, Asuri, Süryani, Ezidi ve diğer tüm etnik unsurların azınlık olduğunu, bölgede federal sistemin zorunluluk arz ettiğini öne sürdü.

Suriye Demokratik Ulusal Birliği tarafından yapılan bu açıklamalar Suriye'deki dengelerin yeniden değişebileceğini gösterirken, Halep'i kuşatan Esed yönetiminin nasıl bir tavır alacağı merak konusu oldu.

Türkiye'nin bölgedeki kırmızı çizgilerinden olan Halep, Suriye'deki iç savaşın en stratejik noktalarından birisi olarak görülüyor. Kasaba iç savaş süresince hükümet ve muhaliflerin elinde bölünmüş ve birçok kez şiddetli çatışmalara sahne olmuştu.

Suriye'deki iç savaşın kalbi olarak kabul edilen Halep'in önemine dikkat çeken gazeteci Mete Çubukçu AjansHaber'e yaptığı açıklamada, "PYD'nin yaptığı açıklama dikkati dağıtmak ve kendilerince hedefi büyütmek amacı taşıyan bir söylem. Ancak böyle bir hamle karşısında rejim ve Türkiye sessiz kalmayacaktır." dedi

İşte Gazeteci ve yazar Mete Çubukçu, PYD’nin olası Halep hamlesiyle ilgili olarak AjansHaber’e yaptığı değerlendirmeler;

PYD ve içinde bulunduğu Suriye Demokratik Güçleri şuanda tüm dikkati ABD bombardımanı ve ABD Özel Kuvvetleri desteğiyle birlikte Menbiç ve Rakka’ya yöneltmiş durumda. Bu açıklamanın şuan için çok ayağı yere bastığı söylenemez. Halep’in belirli bölgelerinde Kürtler yaşıyor, Kürt bölgeleri var ve buranın bir kısmında da zaten YPG hakim. Bir süredir asılında o Kürt bölgeleriyle Afrin arasındaki bölgenin, yani oradaki lojistik hatlarının ya da oradaki yolların bir şekilde birbiriyle bağlanmasının amaçlandığı biliniyor. Ama şuanda bu hedefin gerçekleşme ihtimali zayıf. Çünkü bölgede rejim var, muhalifler var, DAEŞ ya da DAEŞ’e yakın unsurlar var. Dolayısıyla bu karmaşık denklemde Kürtlerin  bu yolu açmaları ve kontrol etmeleri mümkün değil.

PYD HEDEF BÜYÜTMEYE ÇALIŞIYOR

Halep, neredeyse savaşın başından bu yana kimsenin denetim sağlayamadığı çok büyük ve önemli bir şehir. Halep demek Suriye savaşının kalbi demek. Hem psikolojik olarak, hem lojistik olarak, hem de insan yapısı olarak Halep’i ele geçiren neredeyse savaşı da kazanır. Dolayısıyla bu açıklama bir niyet beyanı ama gerçekçi olması çok zor. PYD’nin Halep’i kimden alacağı bile net değil. Buna rejim izin verir mi? Oradaki muhalif unsurlar buna izin verir mi? Asıl önemli olan da buna  PYD’nin gücü yeter mi? Onun için bu açıklama aslında biraz hedef dağıtmak, dikkati dağıtmak ve kendilerince hedefi büyütmek amacı taşıyan bir söylem olarak değerlendirilebilir.

REJİM BU AÇIKLAMAYA SICAK BAKMAZ

Esed yönetimi her rejimde olduğu gibi kendi çıkarına göre zaman zaman bölgedeki Kürtlerle daha yakın ilişki kurarken, zaman zaman da mesafe koyuyor. Sınır bölgelerinde çok hareketli olamasa rejimin bir takım unsurları hala etkinliğini sürdürüyor. Ama YPG bir kanton kurduk açıklaması yaptığı zaman rejim daha sert bir tepki veriyor. Denetim sağladıklarında bunun karşılığını vereceklerini belirten açıklamalar yapıyorlar. Bu aslında Suriye’deki iç savaşın dengelerine göre değişen adımlardan bir tanesi.  Ülkenin belirli bölgelerini zaten kontrol edemiyor ama YPG’nin bu niyetine sıcak da bakacağını düşünmüyorum.

TÜRKİYE SERT TEPKİ GÖSTERECEKTİR

YPG’nin sınır hattı boyunca attığı her adıma hem diplomatik anlamda, hem de askeri anlamda Türkiye’nin belirli bir tepkisi var.  Dolayısıyla PYD’nin olası Halep müdahalesine de sert tepki gösterecektir. Bu ihtimali göz ardı etmemekle birlikte, uzak bir ihtimal olarak görüyorum.  Bu açıklama ile PYD, psikolojik olarak gücünün ‘büyük’ olduğunu göstermeye çalışıyor.

TÜRKİYE’NİN KABİLİYET ALANI ZAYIFLADI

Şuanda Türkiye’nin böyle bir hamle karşısında fiili bir tepki vermesi zor. YPG’nin artık belirli bölgelerdeki varlığı kabul edilmiş durumda. Ama özellikle Halep’e doğru Türkiye’nin hareket kabiliyeti zayıfladı. Özellikle Rus uçağının düşürülmesinin ardından her anlamda müdahale alanı sınırlandı. Fırtına obüsleriyle vurmak dışında şuanda Türkiye olarak fiili bir duruma kalkışması mümkün gözükmüyor.

 YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.