PKK tarihinde bir ilk
PKK’nın Doğu’daki eylemlerinde eskiden olmayan yeni durum: Militanların topyekün sahaya sürülmesi…
‘PKK’nın bölgedeki stratejisi değişiyor mu?’
Bu soruyu AjansHaber’e değerlendiren Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erkan Koca, PKK’nın stratejisine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Koca, PKK’nın aslında büyük bir ilişkiler ağına girdiğini ve bölge halkından ziyade bu ilişkiler çerçevesinde eylemlerine yön verdiğini ifade etti.
Kürt halkının temsili konusunda da HDP’nin barajı aşmasının PKK’ya bir ‘darbe’ teşkil ettiğini dile getiren Koca, PKK’nın eylemlerinde halk üzerinden propagandaya başvurduğunu ve buna karşı hükümetin ve devletin dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
“PKK’NIN EYLEM DÜZEYİNDEN ZİYADE SİYASİ DÜZEYDE DEĞİŞİKLİK OLDU”
PKK’nın eylem düzeyinde çok önemli bir değişikliğe gittiğini söylemek zor. Daha çok siyasi düzeyinde değişiklik oldu. PKK şu anda bir açılımın içinde, Kürt halkına her şeye rağmen “temsilcisi” olarak kendini addetti ve kendi içerisinden meşruluğunu buradan almaya çalışırken, son seçimde HDP’nin başarısı, bu anlamda PKK’nın elini boşa düşürdü.
KÜRT HALKININ TEMSİLCİSİ KİM?
Şu anda halkın gerçek anlamda temsilcisi, Kürt halkının sorunlarının temsilcisi kimdir bu tartışmalı. PKK’nın içerisinden HDP’nin başarısından memnun olmayan bir kısımın olmadığı çok açık. Dolayısıyla HDP ile PKK arasında böyle bir ilişki var. Çözüm süreci çeşitli nedenlerle şu ana bence bitmedi ama paranteze alınmış gözüküyor.
“PKK’NIN EYLEMLERİ İLE KANITLAMAK İSTEDİĞİ…”
PKK’nın şu anda yapmak istediği şey şu; görünen o ki, terörün mantığı da bu bir anlamda, her zaman her yerde her an bir takım eylemlerin olabileceğini kanıtlamaya, bu güce sahip olduğunu, Türkiye’nin her yerinde eylem yapabileceğini, her şekilde eylem yapabileceğini kanıtlamak için bütün elemanlarını sahaya sürmüş durumda, sürmeye çalıştığı bir dönemi yaşıyoruz.
“PKK TARİHİNDE İLK”
Bu kadar fazla elemanı topyekûn sahaya sürdüğü zaman çok azdır PKK’nın tarihinde ilk niteliğinde. Şu an bunu yaşıyoruz. Topyekun bir mücadeleye girmiş durumda, sanki böyle bir ara ara eylem yapan kendisini sürekli hissettiren, gücünü koruduğunu bir şekilde bildiren bir örgütün ötesine geçip, topyekun savaş vermeye çalışan bir hali var. Bu biraz yeni bir durum.
PKK-ÖCALAN SAVAŞI MI?
Öcalan’ın açıklamalarıyla PKK’nın eylemleri arasında her zaman tutarlılık yok. Giderek de tutarsızlığa doğru dönüşmüş durumda. Daha önceden de tam bir tutarlılık yoktu ama bu son seçimler aslında bu konuda çok farklı tartışmalar ortaya çıkardı. Birincisi Kürt halkının kimi tasvip ettiği meselesi var, ikincisi çözüm süreciyle birlikte gerçekten Güneydoğu’daki mesele her neyse bunun gereklilikleri bir siyasal iktidar tarafından yerine getirilse bile Türkiye’de PKK’nın örgüt olarak buna uygun hareket edemeyeceği ortaya çıktı.
“PKK İLİŞKİLER AĞI İÇERİSİNDE”
PKK daha doğrusu Kürt halkının meselelerinden bağımsız olarak kendisini yok edemeyecek ilişkiler ağının içine girmiş gözüküyor. Hangi ülkelerle, hangi örgütlerle, hangi gizli servislerle onu tartışmayalım ama belli ki halkın meselelerinin ötesinde bir ilişkiler ağının içerisinde, daha büyük bir politikanın içerisinde ve sadece Güneydoğu’daki mesele üzerinden hareket edemez olmuş bir durum söz konusu.
“PKK BÖLGE HALKI ÜZERİNDEN PROPAGANDASINI YAPIYOR”
Burada Türkiye’nin çok dikkat etmesi gereken bir şey, bütün güvenlik güçlerinin aslında, PKK ile mücadele ederken, oradaki halkı karşısına almayabilmenin bir yolunu bulması gerekiyor. Bu da çok kolay değil. Bu dediğim geniş ilişkiler ağının içerisinde olmasına rağmen bunu halk üzerinden meşrulaştırarak lanse ediyor, bunun propagandasını yapıyor, yetmeyince baskı yaparak insanların bilgi almasını ya da görüşlerini farklı şekilde oluşturmalarını engelliyor. Bu da hükümetin ve devletin dikkat etmesi gereken en önemli sorun alanlarından bir tanesi.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Bu soruyu AjansHaber’e değerlendiren Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erkan Koca, PKK’nın stratejisine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Koca, PKK’nın aslında büyük bir ilişkiler ağına girdiğini ve bölge halkından ziyade bu ilişkiler çerçevesinde eylemlerine yön verdiğini ifade etti.
Kürt halkının temsili konusunda da HDP’nin barajı aşmasının PKK’ya bir ‘darbe’ teşkil ettiğini dile getiren Koca, PKK’nın eylemlerinde halk üzerinden propagandaya başvurduğunu ve buna karşı hükümetin ve devletin dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
“PKK’NIN EYLEM DÜZEYİNDEN ZİYADE SİYASİ DÜZEYDE DEĞİŞİKLİK OLDU”
PKK’nın eylem düzeyinde çok önemli bir değişikliğe gittiğini söylemek zor. Daha çok siyasi düzeyinde değişiklik oldu. PKK şu anda bir açılımın içinde, Kürt halkına her şeye rağmen “temsilcisi” olarak kendini addetti ve kendi içerisinden meşruluğunu buradan almaya çalışırken, son seçimde HDP’nin başarısı, bu anlamda PKK’nın elini boşa düşürdü.
KÜRT HALKININ TEMSİLCİSİ KİM?
Şu anda halkın gerçek anlamda temsilcisi, Kürt halkının sorunlarının temsilcisi kimdir bu tartışmalı. PKK’nın içerisinden HDP’nin başarısından memnun olmayan bir kısımın olmadığı çok açık. Dolayısıyla HDP ile PKK arasında böyle bir ilişki var. Çözüm süreci çeşitli nedenlerle şu ana bence bitmedi ama paranteze alınmış gözüküyor.
“PKK’NIN EYLEMLERİ İLE KANITLAMAK İSTEDİĞİ…”
PKK’nın şu anda yapmak istediği şey şu; görünen o ki, terörün mantığı da bu bir anlamda, her zaman her yerde her an bir takım eylemlerin olabileceğini kanıtlamaya, bu güce sahip olduğunu, Türkiye’nin her yerinde eylem yapabileceğini, her şekilde eylem yapabileceğini kanıtlamak için bütün elemanlarını sahaya sürmüş durumda, sürmeye çalıştığı bir dönemi yaşıyoruz.
“PKK TARİHİNDE İLK”
Bu kadar fazla elemanı topyekûn sahaya sürdüğü zaman çok azdır PKK’nın tarihinde ilk niteliğinde. Şu an bunu yaşıyoruz. Topyekun bir mücadeleye girmiş durumda, sanki böyle bir ara ara eylem yapan kendisini sürekli hissettiren, gücünü koruduğunu bir şekilde bildiren bir örgütün ötesine geçip, topyekun savaş vermeye çalışan bir hali var. Bu biraz yeni bir durum.
PKK-ÖCALAN SAVAŞI MI?
Öcalan’ın açıklamalarıyla PKK’nın eylemleri arasında her zaman tutarlılık yok. Giderek de tutarsızlığa doğru dönüşmüş durumda. Daha önceden de tam bir tutarlılık yoktu ama bu son seçimler aslında bu konuda çok farklı tartışmalar ortaya çıkardı. Birincisi Kürt halkının kimi tasvip ettiği meselesi var, ikincisi çözüm süreciyle birlikte gerçekten Güneydoğu’daki mesele her neyse bunun gereklilikleri bir siyasal iktidar tarafından yerine getirilse bile Türkiye’de PKK’nın örgüt olarak buna uygun hareket edemeyeceği ortaya çıktı.
“PKK İLİŞKİLER AĞI İÇERİSİNDE”
PKK daha doğrusu Kürt halkının meselelerinden bağımsız olarak kendisini yok edemeyecek ilişkiler ağının içine girmiş gözüküyor. Hangi ülkelerle, hangi örgütlerle, hangi gizli servislerle onu tartışmayalım ama belli ki halkın meselelerinin ötesinde bir ilişkiler ağının içerisinde, daha büyük bir politikanın içerisinde ve sadece Güneydoğu’daki mesele üzerinden hareket edemez olmuş bir durum söz konusu.
“PKK BÖLGE HALKI ÜZERİNDEN PROPAGANDASINI YAPIYOR”
Burada Türkiye’nin çok dikkat etmesi gereken bir şey, bütün güvenlik güçlerinin aslında, PKK ile mücadele ederken, oradaki halkı karşısına almayabilmenin bir yolunu bulması gerekiyor. Bu da çok kolay değil. Bu dediğim geniş ilişkiler ağının içerisinde olmasına rağmen bunu halk üzerinden meşrulaştırarak lanse ediyor, bunun propagandasını yapıyor, yetmeyince baskı yaparak insanların bilgi almasını ya da görüşlerini farklı şekilde oluşturmalarını engelliyor. Bu da hükümetin ve devletin dikkat etmesi gereken en önemli sorun alanlarından bir tanesi.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar