Özel: “O meydanın boşalmasına ben kefilim”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, karar alıcılara seslenerek, “Taksim'i 1 Mayıs'a açın. Karar alıcılara sesleniyorum, var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs'ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Taksim'i 1 Mayıs'a açın. 31 Mart'ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. 31 Mart'ın birinci partisinin genel başkanı olarak son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki 'Elimizi uzatıyoruz. Elimiz emekçinin elidir. Elimiz, barışın elidir. Elimiz, özgüvenin elidir.'" dedi.

Özel, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, bugün CHP Grubu olarak milletvekili sayısında ilk artışı birlikte yaşayacaklarını belirterek, Bağımsız İstanbul Milletvekili Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu'nu kürsüye davet etti.

Yanıkömeroğlu'nun, Ortadoğu Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesinden mezun, dirençli kentler uzmanı, kadın politikaları konusunda da çok önemli çalışmalar yapmış birisi olduğunu ifade eden Özel, "Baba evine yaptığımız çağrıya kulak vererek bizimle birlikte olan kıymetli milletvekilimizi bundan sonra İstanbul 3. bölgede... Zaten bir kadın milletvekilinin 3. bölgede çok eksikliğini hissediyorduk. Depreme karşı verilecek çalışmalarda Meclisteki yapıcı muhalefetimizde kendisine çok yük düşecek ve emek verecek, grubumuza 'hoş geldin' diyorum." diye konuştu.

Özel, Yanıkömeroğlu'na rozet taktı.

Yeni bir üye kampanyası başlattıklarını bildiren Özel, "Hep birlikte baba ocağının kapılarını ardına kadar açıyoruz." dedi. Grup toplantısına Meclis'i gezmeye gelen öğrencilerle birlikte fotoğraflar çektirdiği için gecikmeli katıldığını ifade eden Özel, "Gençlerin gözündeki ışıltıyı görüyorum. Gençlik kolları başkanım gençleri davet edin. Bayrak asmaya, broşür dağıtmaya değil bu partide siyaset yapmaya, bu partiyi geliştirmeye, güçlendirmeye ve iktidara taşımak için gençleri davet edin. CHP'ye üye olmayan ancak ilgi duyan gençlere buradan sesleniyorum; Gelin, bu partiye kayıt olun. Siyaset yapın. Size çok ihtiyacımız var." çağrısında bulundu.

Özel'in konuşması sırasında grup toplantı salonunda bulunan 18 yaşındaki ikiz kardeşler Mustafa ve Muhammet Güney partiye üye olmak istediklerini söylediler. Bunun üzerine Özel, ikiz kardeşleri kürsüye davet ederek gençlik kolları başkanından üye kayıt formunu istedi. İkiz kardeşlerin parti üyeliklerinin yapılmasının ardından Özel, Muhammet Güney'in hem referansını imzaladı hem de kendi parti rozetini taktı.

Türkiye sorunlarını aşamayan bir ülke haline geldi

Cumhuriyetin ilk 15 yılında yüzde 196 büyüme sağlandığını; Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki devrimci anlayıştan uzaklaşan Türkiye'nin yanlış politikalar sonucu sorunlarını aşamayan bir ülke haline geldiğini belirten Özel, "Son 20 yılda bunu iliklerimize kadar hissettik." ifadesini kullandı.

Zengin ve adil bir Türkiye'yi inşa etmenin yolunun 3 alanda adaleti sağlamaktan ibaret olduğunu dile getiren Özel, bunlardan ilkinin hukukun üstünlüğü ile yönetilen bir ülke ve mahkemelerdeki adalet olduğunu; ikincisinin eşit haklar, eşit yurttaşlık için sosyal adalet; üçüncüsünün ise adil gelir paylaşımı ile ekonomik adalet olduğunu söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bir anayasa devleti olduğunu vurgulayan Özel, sahip çıktıkları maddelerin yanında eleştirdikleri ve değiştirilmesini istedikleri maddeler olabileceğini kaydetti. Özel, insanların canı ve malı güvende olacaksa en üstteki Cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkesin anayasaya bağlı olacağını belirterek, "Bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine en kıdemli devlet memurundan Cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir." diye konuştu.

Taksim'i 1 Mayıs'a açın

Özgür Özel, anayasaya uymanın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Anaya Mahkemesinin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olacağının altını çizerek, "1 Mayıs geliyor. 1 Mayıs Taksim'de kutlanması gereken, hak olan işçi bayramıdır. 1 Mayıs'ta işçiler Taksim'e çıkmak, Taksim'de kutlamak, kanlı 1 Mayısların matemini, gelecekteki güzel günler için mücadeleyi orada yaşamak istiyorlar. Bir zamanlar Taksim 1 Mayıs'a yeniden açıldığında övünenler şimdi yasaklıyorlar, izin vermiyorlar. Taksim'e gitmek isteyenlerin karşısına dikilip kendisi de birer emekçi, kamu personeli olan polise kanunsuz emirler veriyorlar. Anayasa'ya aykırı emirler veriyorlar." dedi.

1 Mayıs'ta Taksim Meydanı'nın kutlamalara açılması konusunda DİSK'in Anayasa Mahkemesine gittiğini ve başka mahkemeleri de kazandığını aktaran Özel, şöyle konuştu: 

"Yargı, 'Taksim 1 Mayıs'ta açık olsun' derken hala Taksim'i 1 Mayıs'ta kapalı tutmak bir kompleksten, bir evhamdan, boşa bir kaygıdan başka bir şey değildir. Siz Taksim Meydanı'nı egemenliğinizin bayrağı görürseniz ve oraya insanların çıkmasını size karşı bir şey sanırsanız zaten siz aslında egemen değil, muktedir değilsiniz demektir. Oysa o Taksim açıksa, işçiler, öğrenciler, cumartesi anneleri, hak arayan herkes istediğinde çıkıp hakkını arayıp oradan evine dönüyorsa 'sen muktedirsin' demektir. Ordu gücüyle, jandarmayla, polisle, panzerle korunmaya başlandıysa egemenlik elden gitmiş demektir. Onun için buradan çağrım, özgüvenle işçilere inanarak, güvenerek, Taksim'i 1 Mayıs'a açın. Kontrol noktalarında polisin yanında DİSK, üzerimize düşerse CHP birer görevlisiyle kontrol noktasından başlayarak tansiyonu düşürerek, içeriye bir tek 1 Mayıs dışı pankart sokmayarak ve orayı bir karnaval, bir şölen, bir kutlama, bir bayrama yakışan, kanlı 1 Mayısların yasına, matemine yakışan şekilde kutlanmasına izin vermek ve 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanmasını sağlamak bugünkü iktidarın kendi için yapabileceği en doğru iştir. Yasaklarsanız, engellerseniz, gaz sıkarsanız, o zaman belki o gün, o meydanın işçilere, emekçilere açılmasını bir başka 1 Mayıs'a bırakırsınız. O 1 Mayıs artık siz olmazsınız çünkü bittiniz, tükendiniz demektir.

Buradan karar alıcılara sesleniyorum, var mısın? Ben kefilim orada olacağım. İşçilerle birlikte bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs'ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim'i 1 Mayıs'a açın. 31 Mart'ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart'ın birinci partisinin genel başkanı olarak son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki 'Elimizi uzatıyoruz. Elimiz emekçinin elidir. Elimiz, barışın elidir. Elimiz, özgüvenin elidir'. 1 Mayıs'ta Taksim'in kazanılması bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir. Emekçilerin, elini havada bırakmayınız. Elimizi havada bırakmayınız."

Öğretmen atamaları

Özel, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 28 Şubat davasında hüküm giyen 83 yaşındaki emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın, hastanedeki tedavisinin ardından yeniden cezaevine gönderilmesinin yanlış olduğunu savundu.

Çetin Doğan gibi çok sayıda yaşlı insanın cezaevinde tutulmasını eleştiren Özel, "Yaşları 80-90 arasında olan yaşlı insanları sırf '28 Şubat sürecinden hesap soruyoruz' diye kin ve nefretle bu zor günlerinde hapishanede tutmak yakışmaz. Bu, güç, hakimiyet, özgüven, muktedirlik değil güçsüzlük, acizlik." ifadesini kullandı.

Özgür Özel, 2012 yılında 250'ye yakın cezaevine 370 ziyaret yaparak hazırladıkları hasta tutuklu ve hükümlüler raporunun güncellenmesi ve bu konuda TBMM'de bir araştırma komisyonu kurulmasına yönelik önerge verilmesi için Grup Başkanvekillerine talimat verdi.

Öğretmen atamaları konusunda iktidarı eleştiren Özel, bugün Türkiye'de bir milyondan fazla atanmayan öğretmenin olduğunu hatırlattı.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in "2024 yılında, 2023'te emekli olan öğretmen sayısı kadar atama yapılacağını" söylediğini aktaran Özel, "Sayın Erdoğan da 'bir miktar atama yapacağız' dedi, gençleri çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900'dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez." diye konuştu. CHP Genel Başkanı Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İktidar 'mülakatı kaldıracağız' sözü verdi ama şimdi 'mülakat gibi mülakat yapacağız' diyorlar. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Mülakatın derhal kaldırılması, gençlerin talebine uygun 100 bin öğretmen atamasının yapılması gerekiyor. 28 Nisan'da Ankara Ulus'ta bir mitingleri var. Ben maalesef, Cumhuriyet tarihinde ilk kez kazandığımız ve ilk kez bizim belediyemizin yapacağı mesir şenliklerinde Manisa'da olmak durumundayım. Yıllarca büyükşehir ve ilçe belediyeleri başka partideyken bazen tek başıma bazen üç milletvekiliyle o kortejde yürüdük ama bu dönemde Manisa'daki 17 belediyenin 15'inin belediye başkanlarıyla ve diğer partilerin belediye başkanlarıyla o kortej yürüyüşünü gerçekleştirme gururunu, onurunu yaşayacağım. Bu özlemimi gençler mazur görsünler. Manisa'ya gelebilecek mesafede olanları Manisa'da ağırlamaktan büyük onur duyarız. Ama Ankara'yı, Türkiye'nin dört bir yanındaki atanmayan öğretmenlerin mitingi için sözüme değer veren herkesi o mitinge destek olmaya davet ediyorum."

Hatay'ı yüzde 60'la almaya buradan ant içiyorum

Özgür Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde "Hatay'da büyük hukuksuzluklarla seçim yapıldığını ve Hatay'ın iradesinin gasbedildiğini" ileri sürdü.

Yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini iddia eden Özel, "Bir tek torba açılmadı. 3 bin 900 ölüye oy kullandırttılar, açıp baksalar görecekler, kapağını açmadan reddettiler. Tarih önünde kendilerini çok zor bir duruma soktular. Biz, Hatay'a sahip çıkacağız, Hatay'ı asla yalnız bırakmayacağız. Önümüzdeki haftalarda Hatay'da belediyeyi ve iktidarı nasıl takip edeceğimizi, nasıl yapıcı, net, sert bir muhalefet yapacağımızı, Hatay'da bundan sonra gelecek seçimi de öyle küçük farkla değil, Hatay'ı yüzde 60'la almaya buradan ant içiyorum, söz veriyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Hatay'daki depremzedelere verilen sözlerin de tutulmadığını öne süren Özel, 100 aileden sadece 11'inin yeni yapılan deprem konutlarına oturabildiğini, diğerlerinin halen konteyner ve çadırlarda yaşadığını söyledi. Özel, "O sözler tutulmadığı gibi biz olsaydık bedavaya verilecek deprem konutları, örneğin Antakya'nın 600 Evler bölgesinde bir mütevazi deprem konutu için 6 milyon 750 bin lira vatandaştan para istenmekte. Taksitlendirilip, faizlendirilip dünyanın borcu insanların sırtına yüklenmektedir. Bunu takip ediyoruz, bu sosyal devlet değildir. Önümüzdeki günlerde bu konuyu siyasi muhataplarımla görüşeceğim." sözlerini sarf etti.

Mesut Kocagöz'ü özgürlüğüne ve Kepez'e kavuşturun

Özel, Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde 1 kişinin öldüğü teleferik kazasına da değinerek, suçluların, kamu görevlisi de olsa soruşturulmasını ve suçluysa cezalandırılmasını savunduklarını dile getirdi.

Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün olayın ardından tutuklandığını anımsatan Özel, tutuklamanın siyasi olduğunu, bu konudaki iİtirazların da reddedildiğini belirtti. Kazaya ilişkin ortaya çıkan video kaydındaki görüntüleri aktaran Özel, şunları kaydetti:

"Videoda, görevli arızayı görüyor, sistem otomatik kapatıyor, bir süre telefonla konuşuyor, bakıyor ve sistemi açmaması gerekirken, bilirkişi raporu o yönde, aksi bir şey varsa onun da hakkına girmek istemem, manuel çalıştırıyor ve kaza oluyor. Hemen durdurup koşarak ayrılıyor oradan. Maalesef dosyada, sistemin otomatik kapattığı, kontrolü, bakımı yapılmış ve kontrolörler 'sorun yok' demiş. Hata olunca kaza olmuyorsa sistem çalıştı demektir. Onu manuel başlatan kişinin ifadesi var. O kişi 'Seçimler yaklaşıyordu, 'seçimlerden önce teleferik hemen çalışsın' dediler. Üç aylık olması gereken bakımı 15 günde yaptırdılar, sorumlusu da Mesut Kocagöz' diyor. Meğerse ortaya çıkıyor ki sistem durmuş, bu ifadenin sahibi çalıştırmış. Şimdi mutlaka yeni bir itiraz yapılacak. Artık vicdan, insaf, birazcık edep diyorum ve Mesut Kocagöz'ü özgürlüğüne ve Kepez'e kavuşturun diyorum."

Iğdır Tuzluca'da yerel seçimi kazanan CHP adayının yerine mazbatanın AK Parti'ye verildiğini söyleyen Özel, mevcut belediye başkanının istifa ederek seçimlerin yenilenmesini sağlaması gerektiğini savundu.

CHP olarak yerel seçimlerden zaferle çıktıklarını dile getiren Özel, "Yoksulluğun hem acil sosyal devlet tedbirleriyle hem de kalkınma ekonomisiyle tarihe karıştığı gün zaferi kazanmış, kendimizi kutlamayı hak eder durumda göreceğiz. Milletin yüzü gülmeden sevinmeye hakkımızın olmadığını biliyoruz. Bu sorumlulukla davranıyoruz." görüşünü paylaştı.

Özel, Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin 13 sanığın yargılandığı davanın duruşmasının yarına ertelendiğini belirterek, mağdur aileler tarafından yarın Çorlu'da yapılacak yürüyüşe katılacaklarını, kendisini seven herkesin arkasından gelmesini istedi.

 

Özgür Özel, ayrıca yakın bir tarihte Türkiye'deki tüm emeklilerle birlikte bir miting gerçekleştireceklerini bildirdi.

Yorumlar