Netanyahu'nun Hamas tehdidi ne anlama geliyor?
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun İsrail’e saldırı için Hamas’ın tünelleri kullanması durumunda Gazze’ye saldıracağını açıklaması bölgedeki gerginliği daha da tırmandırdı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas'a tünelleri İsrail karşıtı saldırılar için kullanması durumunda Gazze’ye yönelik yeni bir saldırı tehdidinde bulundu. Netanyahu, söz konusu saldırılar için ‘eskisinden daha sert olur’dedi.
NETANYAHU'NUN AÇIKLAMALARINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Hamas’a yönelik saldırı tehdidi, büyük yankı uyandırırken ‘İsrail, Gazze’ye saldıracak mı?’ sorusunu gündeme getirdi. Netanyahu’nun Hamas tehdidini AjansHaber’e değerlendiren ORSAM dış politika uzmanlarından ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ceyhun Çiçekçi, “Hamas'ı çevreleyen coğrafyada İsrail'in müttefiki olmayan neredeyse yok gibi. Hal böyle olunca İsrail'in bölgede elinin daha da rahatladığını söyleyebiliriz. Nihai kertede, olası bir askeri operasyon pin-point düzeyde icra edilirse rasyonel ve anlaşılabilir olur. Topyekun bir saldırı ihtimali ise Barış Görüşmeleri'ni sabote edeceğinden, ancak politik manipülasyon olarak adlandırılabilir ve İsrail sağının pratikleri göz önünde bulundurulduğunda da gayet mümkündür.” dedi.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ceyhun Çiçekçi, Netanyahu’nun Hamas tehdidini AjansHaber’e şöyle değerlendirdi:
“İSRAİL’DE ŞİDDETİ MEŞRULAŞTIRMAYA YARAYACAK DONELER MEVCUT”
İsrail'de sağın yönetim metotlarından biri de şiddet. Şiddetin fonksiyonelleştirilmesi, içerideki pek çok sorun başlığını gölgeliyor, toplumsal fraksiyonları hizaya getiriyor. Bu bağlamda, şiddeti meşrulaştırmaya yarayacak doneler de mevcut. Bir süredir devam eden bıçak intifadası, toplumsal gerilimleri ve politik pozisyon farklılıklarını minimize ediyor. Hal böyle olunca da Filistin direnişinin unsurları çok daha kolay bir şekilde güvenlikleştirilebiliyor. Çünkü buna uygun sosyo-psikolojik bir zemin hali hazırda mevcut. İsrail'in şu aşamada birincil güvenlik sorununun Hamas olduğuna dair şüphelerim var. Aksine Hamas, Gazze'de DAEŞ gibi radikal unsurların hakimiyetine karşı bir set gibi duruyor. Kaldı ki bu işlev, İsrail makamları tarafından da defaten teyit edildi.
“TÜNELLERE SALDIRILAR OLURSA BİRKAÇ ÜLKE DIŞINDA KİMSE SES ÇIKARMAZ”
Ayrıca İsrail, bölgeye 2014 yazında bir operasyon gerçekleştirmişti. Bu operasyon, oldukça yıkıcı sonuçlara yol açmakla birlikte ciddi insani kayıplara da sebep olmuştu lakin bahsi geçen tünellerin tehdit olarak algılandığı da bir gerçek. Elbette buradan yola çıkıp Gazze'ye topyekûn bir saldırı başlatmak ise pek rasyonel gözükmüyor. Şu aşamada tünellere yönelik pin-point saldırılar gerçekleştirilirse buna birkaç ülke dışında kimse ses çıkarmaz.
“SALDIRI ŞİDDETİN POLİTİK HEDEFLER DOĞRULTUSUNDA İŞLEVSELLEŞTİRİLMESİ ANLAMINA GELİR”
İsrail, bu tünelleri ulusal güvenliğine yönelik tehditler olarak ambalajladığından (ki haklılık payı da yok değil), uluslararası toplum da konuyu makul ölçülerde değerlendirip kabulleniyor. Fakat topyekûn bir saldırı, hem dikkat çekici olur hem de ifade ettiğim üzere şiddetin politik hedefler doğrultusunda işlevselleştirilmesi anlamına gelir.
“İSRAİL HAMAS’I VURARAK FETİH’E KISMEN CAN VEREBİLİR”
İsrail son dönemlerde, Batılı ülkeler tarafından Barış Görüşmeleri'nin yeniden başlatılması hususunda sıkıştırılıyor. Bıçak intifadasıyla birlikte Fetih'in Batı Şeria'da hepten zayıflayan konumu, Hamas'ı ön plana çıkarıyor. Hamas'la herhangi bir müzakere niyeti olmayan İsrail de Hamas'ı vurarak hem Fetih'e kısmen "can verebilir" hem de Barış Görüşmeleri söylemini sabote edebilir. İsrail hükümetinin dini-milliyetçi sağdan müteşekkil profili de bu olası icraatla gayet örtüşüyor.
“TOPYEKUN SALDIRI İHTİMALİ MÜMKÜN”
Bölgesel düzeydeki DAEŞ varlığı, İsrail'in bölge çapında meşrulaşmasına hizmet eder bir nitelik arz etmişti. Hali hazırda İsrail, Suudi Arabistan liderliğindeki Sünni bloğun gölge müttefiklerinden biri. Hamas'ı çevreleyen coğrafyada İsrail'in müttefiki olmayan neredeyse yok gibi. Hal böyle olunca İsrail'in bölgede elinin daha da rahatladığını söyleyebiliriz. Nihai kertede, olası bir askeri operasyon pin-point düzeyde icra edilirse rasyonel ve anlaşılabilir olur. Topyekun bir saldırı ihtimali ise Barış Görüşmeleri'ni sabote edeceğinden, ancak politik manipülasyon olarak adlandırılabilir ve İsrail sağının pratikleri göz önünde bulundurulduğunda da gayet mümkündür.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar