Mavi Marmara davasında tarihi karar!
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM), saldırı sırasında gemide bulunanların yakınlarını dinleme kararı alması davanın avukatları tarafından oldukça önemli bir gelişme olarak görüldü.
Mavi Marmara avukatlarının yaptığı başvuruyu değerlendiren Uluslararası Ceza Mahkemesi, saldırı sırasında gemide bulunanların yakınlarını dinleme kararı aldı. Bu karar mahkeme açısından bir ilk niteliği taşıyor. Aynı zamanda davanın seyri açısından da oldukça önemli bir karar.
Mağdur yakınları önümüzdeki günlerde Hollanda’nın Lahey şehrinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne giderek ifade verecek.
Peki, bu karar sonrası Mavi Marmara Davası’nın seyri ne olacak? Bu karar davayı nasıl etkileyecek?
Mavi Marmara Davası avukatlarından Cihat Gökdemir, UCM’nin kararını AjansHaber’e değerlendirdi:
“İLK OLARAK MAĞDURLAR ADINA BAŞVURDUK”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne ilk olarak mağdurlar adına başvurduk. Çünkü Türkiye Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taraf olmadığı için ancak mağdurlar adına başvurma şansını elimizde bulundurabilmiştik. Mavi Marmara bölgesi bayrak devleti Komor Devleti olduğu olduğundan ve bu devletin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taraflılık durumu var olmasından ötürü Komor Devleti ile irtibata geçildi. Komor Devleti bize vekâlet verdi ve ben Komor Devleti’nin avukatı olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulundum. Akabinde başsavcı bizim başvurumuzu inceleyerek değerlendirdi. Bizim başvurumuzda yer alan taleplerimizin bir kısmını kabul edip bir kısmını ise reddetti. Ancak başvurumuzu önemli bir noktadan geri çevirdi.
“MAHKEME İSRAİL’İN SUÇ İŞLEDİĞİNİ KABUL ETTİ”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuru raporunda yer alan şartların başsavcı tarafından kabul edilen maddeleri şunlardı: İsrail saldırı yaptıkları geminin sivil olmadığını öne sürüyordu. Başsavcı bunu kararıyla yalanladı. ‘Gemi sivil bir gemidir’ dedi. Ardından gemide silah var diyen İsrail Devleti’ni yalanlayarak gemide silah olmadığını doğruladı. İlk saldırının Türk gemilerinden geldiğini öne süren İsrail Devleti’nin başsavcılık bu konuda da yalanlayarak direk ve sebepsiz olarak İsrail gemisinin saldırı girişiminde bulunduğunu öngördü. Ancak bunların en önemlisi, İsrail’in savaş suçu işlediğini Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcılığı kabul etti.
“MAHKEME BAŞVURUMUZU REDDETTİ”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Komor Devleti kapsamında yaptığımız başvuruyu reddetti. Çünkü başsavcılık İsrail’in saldırısının yeterince ağır bir saldırı olmadığına kanaat getirmiştir. Bu nedenle Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin yetkisi dışında kalan bir dava olduğunu onaylamıştır. Bu nedenle de başvurumuz neticesiz kalmıştır. Uluslararası Ceza Mahkemesi aldığı bu kararın ardından bizi Uluslararası Savaş Mahkemesi’ne yönlendirdi. Bizde bu mahkemeye gideceğiz. Fakat Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin aldığı bu karara karşı bir itiraz gerçekleştirdik ve hakkımızı savunacağız. Burada bir ilk yaşandı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcılığı ilk defa taraf bir devletin başvurusunu geri çeviriyordu. Bundan sonra da yaşanan bütün hukuki adımlar bir ilk niteliği taşıyacaktır.
“ŞUANDA MAĞDURLARI ORGANİZE EDİYORUZ”
İtiraz dilekçemizi inceleyen ön büro Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın raporu yeterince doğru değerlendirmediğine karar verdi. Ve gönderdikleri mektupta mağdurların tamamının dinleneceğine karar verdiğini belirtti. Biz şuanda mağdurları organize ediyoruz. Bize belirtecekleri bir gün ışığında mahkemeye gideceğiz. Sonrasında ne olur? Mahkeme mağdurları dinledikten sonra muhtemelen başvurumuzu haklı bulup dosyayı tekrar başsavcıya iade edecek diye düşünüyoruz.
“İSRAİL YARGILAMA AŞAMASINA GELECEK”
Başsavcı burada ön büronun dosyayı kendisine iade etmesinden sonra işin esasına girerek dava açılması için mahkemeyi yönlendirebilir. Ancak reddetse de bizim itirazlarımız devam edecektir. Çünkü çok zayıf bir noktadan raporumuz reddedilmişti. Ancak biz suçun varlığını ispat ettik. Ama elimizi güçlendiren bir durum var. Filistin Devleti Roma statüsünü resmen kabul etti. Böylelikle Filistin’de işlenen suçlar ile Mavi Marmara suçları değerlendirilecek. Bununla bilirlikte suçun ağırlık derecesi artmış olacaktır. Böylece İsrail yargılanma aşamasına gelecektir.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Mağdur yakınları önümüzdeki günlerde Hollanda’nın Lahey şehrinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne giderek ifade verecek.
Peki, bu karar sonrası Mavi Marmara Davası’nın seyri ne olacak? Bu karar davayı nasıl etkileyecek?
Mavi Marmara Davası avukatlarından Cihat Gökdemir, UCM’nin kararını AjansHaber’e değerlendirdi:
“İLK OLARAK MAĞDURLAR ADINA BAŞVURDUK”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne ilk olarak mağdurlar adına başvurduk. Çünkü Türkiye Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taraf olmadığı için ancak mağdurlar adına başvurma şansını elimizde bulundurabilmiştik. Mavi Marmara bölgesi bayrak devleti Komor Devleti olduğu olduğundan ve bu devletin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taraflılık durumu var olmasından ötürü Komor Devleti ile irtibata geçildi. Komor Devleti bize vekâlet verdi ve ben Komor Devleti’nin avukatı olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulundum. Akabinde başsavcı bizim başvurumuzu inceleyerek değerlendirdi. Bizim başvurumuzda yer alan taleplerimizin bir kısmını kabul edip bir kısmını ise reddetti. Ancak başvurumuzu önemli bir noktadan geri çevirdi.
“MAHKEME İSRAİL’İN SUÇ İŞLEDİĞİNİ KABUL ETTİ”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuru raporunda yer alan şartların başsavcı tarafından kabul edilen maddeleri şunlardı: İsrail saldırı yaptıkları geminin sivil olmadığını öne sürüyordu. Başsavcı bunu kararıyla yalanladı. ‘Gemi sivil bir gemidir’ dedi. Ardından gemide silah var diyen İsrail Devleti’ni yalanlayarak gemide silah olmadığını doğruladı. İlk saldırının Türk gemilerinden geldiğini öne süren İsrail Devleti’nin başsavcılık bu konuda da yalanlayarak direk ve sebepsiz olarak İsrail gemisinin saldırı girişiminde bulunduğunu öngördü. Ancak bunların en önemlisi, İsrail’in savaş suçu işlediğini Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcılığı kabul etti.
“MAHKEME BAŞVURUMUZU REDDETTİ”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Komor Devleti kapsamında yaptığımız başvuruyu reddetti. Çünkü başsavcılık İsrail’in saldırısının yeterince ağır bir saldırı olmadığına kanaat getirmiştir. Bu nedenle Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin yetkisi dışında kalan bir dava olduğunu onaylamıştır. Bu nedenle de başvurumuz neticesiz kalmıştır. Uluslararası Ceza Mahkemesi aldığı bu kararın ardından bizi Uluslararası Savaş Mahkemesi’ne yönlendirdi. Bizde bu mahkemeye gideceğiz. Fakat Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin aldığı bu karara karşı bir itiraz gerçekleştirdik ve hakkımızı savunacağız. Burada bir ilk yaşandı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcılığı ilk defa taraf bir devletin başvurusunu geri çeviriyordu. Bundan sonra da yaşanan bütün hukuki adımlar bir ilk niteliği taşıyacaktır.
“ŞUANDA MAĞDURLARI ORGANİZE EDİYORUZ”
İtiraz dilekçemizi inceleyen ön büro Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın raporu yeterince doğru değerlendirmediğine karar verdi. Ve gönderdikleri mektupta mağdurların tamamının dinleneceğine karar verdiğini belirtti. Biz şuanda mağdurları organize ediyoruz. Bize belirtecekleri bir gün ışığında mahkemeye gideceğiz. Sonrasında ne olur? Mahkeme mağdurları dinledikten sonra muhtemelen başvurumuzu haklı bulup dosyayı tekrar başsavcıya iade edecek diye düşünüyoruz.
“İSRAİL YARGILAMA AŞAMASINA GELECEK”
Başsavcı burada ön büronun dosyayı kendisine iade etmesinden sonra işin esasına girerek dava açılması için mahkemeyi yönlendirebilir. Ancak reddetse de bizim itirazlarımız devam edecektir. Çünkü çok zayıf bir noktadan raporumuz reddedilmişti. Ancak biz suçun varlığını ispat ettik. Ama elimizi güçlendiren bir durum var. Filistin Devleti Roma statüsünü resmen kabul etti. Böylelikle Filistin’de işlenen suçlar ile Mavi Marmara suçları değerlendirilecek. Bununla bilirlikte suçun ağırlık derecesi artmış olacaktır. Böylece İsrail yargılanma aşamasına gelecektir.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar