Celal Ülgen: Kumpas mağdurları emekli olsa bile geçici görevle geri gelmeliler

TSK’da yaşanan ‘kaos’ hali, Balyoz, Ergenekon vb. davalarda haksız bir şekilde görevden atılanların, göreve iadesini yeniden gündeme getirdi.

15 Temmuz darbe girişimini ardından TSK’da başlayan temizlik, ‘Yerlerine kimler gelecek?’ sorusuna neden oluyor. Burada da akıllara, Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk vb. davaları ve bu davaların mağduru paşaları, askerleri getiriyor.

Darbe girişiminin daha ilk anında bahsedilen dava mağduru müvekkillerini aradığını ve hepsinin aynı şeyi söyleyerek, FETÖ’nün işi olduğunun anlaşıldığını belirten Avukat Celal Ülgen, mağdur paşaların geri dönmesi için de özel bir karar alınması ve ‘geçici görev’le TSK’da düzenin sağlanması gerektiğini belirtti.

Avukat Celal Ülgen, mağdur TSK mensuplarına ilişkin AjansHaber’e önemli değerlendirmelerde bulundu:

“İLK GÜN BALYOZ MAĞDURU MÜVEKKİLLERİMDEN GÖRÜŞ ALDIM, HEPSİ AYNI ŞEYİ SÖYLEDİ”

İlk gün daha kimin ne olduğunu anlamadan ben telefonla onlardan görüş aldım ‘bu nedir’ diye. Hepsi aynı şeyi söyledi bunun Türk Silahlı Kuvvetlerin ana unsuruyla hiçbir ilgisi yok. Bu küçük bir grubun kalkışmasıdır dediler ve darbe ipuçları olduğunu söylediler isimlerden yola çıkarak onlar zaten biliyorlardı yapanların kim olduklarını.  Mesela bir tanesi müvekkillerimden Hava Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok bir televizyon programında ‘bu adam cemaatçidir’ dedi diye ona karşı tazminat davası açmıştır.  Onun ismini de görmüşlerdi. Onun ismini görünce zaten her şey anlaşılıyordu. O nedenle ortada her ne kadar tiyatrolar var, Recep Tayyip Erdoğan böyle bir şeyi yararına olduğunu için yaptırdı gibi laflar var ama gerçek öyle değil.

Avukat Celal Ülgen

“FETÖ DESTEKLİ GİZLİ SERVİSLER VAR”

Gerçek, tam bir kalkışma ve arkasında da FETÖ destekli gizli servisler var. İsrail ve Amerikan gizli servisleri var. Açıkça ve açık yüreklilikle bu sorunu tespit etmek lazım. Aksi takdirde bu sorunu doğru tespit etmezsek doğru çözümlemeye de varamayız.  Şu birkaç gündür Olağanüstü Hal durumu ilan edilmiş, çok sayıda kişi gözaltına alınmış ve alınmaya da devam ediyor. Burada da doğru kararlar almak gerekiyor.

“DARBENİN BASTIRILMASI, DARBE GERÇEKLEŞMİŞ GİBİ BİR DÜZENİ GEREKTİRİYOR”

Fakat şunu açıklıkla söylemek lazım bir darbenin bastırılması aynı zamanda darbe gerçekleşmiş gibi olağanüstü bir hukuk düzenini gerektiriyor. Bu nedenle de Olağanüstü Hal ilan edilmiştir. Olağanüstü Hal toplumumuzun, siyasi partilerin, meclisin iktidara verdiği bir kredidir. Önemli olan bu kredinin ödemesinin, geri dönüşünün sağlam ve demokratik kurallara uygun olarak teslim edilmesidir. Önümüzdeki süreçte bunu göreceğiz. Eleştireceğimiz konular olacak ama yapılması gerekenler içinde sadece bütün insanlara cemaat yargısının yaptığı gibi hukuksuzluk değil, hukuk yolunun açlık olmasını ve yargıçlarımızın kılı kırk yararak incelemesini isteyeceğiz. Çünkü yapmamız gereken bu.

“MAĞDUR PAŞALARIN GERİ DÖNÜŞÜYLE İLGİLİ GÜNDEM BEKLİYORUZ”

Gönderilen paşaların geri dönüşüyle ilgili bir gündem bekliyoruz. Durdun Çiçek tarafından verilmiş, yasa önerisi de var. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri zafiyet kabul etmez. Eskiden görevi olan kişiler eğer o görevler boşaldıysa göreve çağrılmalıdır. Olağanüstü bir durumdan geçiyoruz.

“MAĞDUR PAŞALAR, ASKERLER EMEKLİ OLMUŞ OLSA BİLE GEÇİCİ GÖREVLE GERİ GELMELİLER”

Hatta emekli olmuş olsa bile göreve çağrılacak geçici görevle onlara görev verecek bir sistemin kanun hükmündeki kararnameyle kurulması lazım. Son derece önemlidir. En sağlam kalemiz olan Silahlı Kuvvetler hem görev başındayken hem Güneydoğu’da teröristlerle savaşırken, içimizde IŞİD’le ve PKK terörizmiyle savaşırken güçsüz bir duruma düşürülmüştü. Bu güçsüzlüğü gidermek için müsait olan daha önceki görevlerindeki uzmanlık dalları bilinen komutanların göreve çağrılmasında ülke yararı açısından büyük önem var.

 YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

 

Yorumlar