Kök hücre nakli tedavisi umut dağıtıyor

Türkiye kök hücre naklinde dünya merkezleriyle yarışıyor. Nakilde başarı oranı hastalık ve evresine göre değişmekle birlikte yüzde 90'a kadar ulaşıyor.

Kan kanserlerinden lenf bezi kanserlerine, kansızlıktan metabolik hastalıklara kadar pek çok sağlık sorununun çözümü "kök” hücre naklinden geçmektedir. Kök hücre bağışçıları hayattayken hayat kurtarma şansı yakalıyor. Türkiye'nin kök hücre naklinde Avrupa'nın yükselen değeri olduğunu ve yabancı uyruklu hastalar tarafından da tercih edilmekte olup, kök hücre nakli işlemlerinde son 10 yılda yüzde 861, son 5 yılda ise yüzde 145 oranında artış yaşanmıştır. 2021 yılında Türkiye’de 5200’ün üzerinde kök hücre nakli yapılmıştır.

Nasıl kök hücre bağışçısı olabilirim?

Kemik iliği nakli bekleyen hastalar için umut olan Türkiye’de Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKÖK)'e başvurarak gönüllü verici olabilirsiniz. Bunun için Kızılay'ın bölge kan merkezlerine başvurmanız ve isteğinizi belirtmeniz yeterli. Sizden yalnızca 3 tüp kan alınacak ve bağışçı olup olamayacağınıza ilişkin sağlık testleriniz yapılıp tarafınıza bildirilecek. Böylece bağışçı listesine girmiş olacaksınız.

Kimler kök hücre bağışçısı olabilir?

Bulaşıcı, ciddi bir hastalığı olmayan, 18-50 yaş arası sağlıklı herkes verici olabilir. Kan bankasına gidip kan verebilen herkes kök hücre vericisi de olabilir. Adaylar önce genel sağlık kontrolünden geçirilir. Genel sağlık durumu uygun olanlara HLA denilen doku grubu tayini ve bir takım kan testleri yapılır. Doku uyumu sağlanması durumunda bağışçıya ulaşılır ve bağışçı toplama işleminin gerçekleştirileceği merkeze davet edilir.

Kök hücre kaynakları nelerdir?

Günümüzde etkinliği kanıtlanmış ve klinik kullanımda olan 3 kök hücre kaynağı vardır. Bunlar kemik iliği, periferik kan ve göbek kordon kanıdır. Güncel olarak periferik kök hücre daha sık kullanılmaktadır.

Kök hücre hangi yöntemlerle alınır?

Kök hücre, bağışçı ve hekimin tercihine göre belirlenen iki farklı yöntemle alınmaktadır. Dolaşan periferik kanda bulunan kök hücreler aferez cihazı dediğimiz özel bir aygıt ile damardan toplanabilir. Burada kişi sadece bir süre kan verir gibi, kolundan bir serum seti takılarak, istirahat pozisyonunda uzanır. İşlemden önce vericilere bir süre cilt altından dolaşan kandaki kök hücre sayısını arttırmak amacıyla bir aşı yapılır. Ameliyathane koşulları gerekmez. Diğer yöntem ise ameliyathane de gerçekleştirilir. Bağışçıya anestezi uygulanarak leğen kemiğinden kök hücre toplanır.

Hangi hastalıkların tedavisinde kullanılır?

Kök hücre nakli başlıca kan kanserleri dediğimiz akut myeloblastik lösemi (AML), akut lenfoblastik lösemi (ALL), lenf bezi kanserleri dediğimiz non-Hodgkin lenfoma (NHL), Hodgkin lenfoma, kemik iliği kanserleri dediğimiz multiple myeloma, kronik myelositik lösemi (KML), kronik lenfositik lösemi (KLL) ve myelodisplastik sendrom (MDS) tedavisinde kullanılmaktadır. Bu hastalıkların dışında, kansızlık yapan hastalıklar olan aplastik anemi, paroksismal noktural hemoglobinüri (PNH), hemoglobinopatiler (talasemi, orak hücreli anemi), primer amiloidoz, immün yetmezlik durumları ve kalıtsal metabolik hastalıklar kök hücre naklinin kullanılabileceği diğer durumlardır.

Kök hücre vermenin bağışçı için bir sakıncası var mı?

Yok. Kök hücreyi damardan topladığımız aferez yöntemi, herhangi bir acı veya sıkıntı vermeyen kolay bir işlemdir. Yalnızca işlem öncesinde uygulanan aşının basit bir yan etkisi görülebilir. Ameliyathane ortamında leğen kemiğinden toplama işleminde ise uygulanan anesteziye bağlı olarak yan etkiler görülebilir. Her iki işlem de bağışçı için herhangi bir sağlık riski oluşturmaz.

Hasta yada verici için ücretli bir işlem mi?

İhtiyacı olan tüm vatandaşlarımız tamamen ücretsiz olarak bu hizmetten yararlanabilir. En önemlisi ise günümüzde nakil sırası bekleme dönemi bitti. Artık nakil için sıra bekleyen vatandaşımız yok. Bunda Sağlık Bakanlığının ve SGK’nın teşvik edici uygulamaları, üniversiteler, akademisyenler, özel sektörün ve her kademede çalışanın çok büyük katkısı var. Bu alanda artık gelişime ihtiyaç duyduğumuz tek şey gönüllü verici sayısının artması. Bu bağlamda TÜRKÖK çok önemli bir hizmet veriyor. Verici sayısı modern teknolojisiyle beraber hızla yükseliyor. 2016 yılı sonu itibariyle Türkiye’de kemik iliği bağışçısı sayısı 150.000’i geçti. TÜRKÖK artık soydaşlarımıza ve tüm dünyaya hizmet vermeye başladı.

Vericinin kişisel bilgileri korunuyor mu?

Verici kişisel bilgilerinin korunması yasal zorunluluktur. Bağışçının kimliği, sağlık durumu ve test sonuçları tamamen gizli tutulmaktadır. Kök hücre nakli yapıldıktan sonra bile verici bilgileri açıklanmamaktadır.

Sisteme kayıtlı bir bağışçıyım. Dilediğimde vazgeçebilir miyim?

Kök hücre bağışı, organ ve kan bağışında olduğu gibi tamamen gönüllülük esaslı bir uygulamadır. Dilediğinizde 'ben bağışçı olmak istemiyorum' deme hakkına sahipsiniz. Kayıtlı bağışçı olmanız da mutlaka bağış yapabileceğiniz anlamına gelmiyor. Doku grubunuzla uyumlu bir nakle ihtiyaç olduğunda merkeze davet edileceksiniz ve yeniden bağışçı olmaya uygun olup olmadığınız yapılacak sağlık kontrolleriyle belirleniyor.

Kök hücre nakli için hastalara ne söylemek istersiniz?

Kök hücre umut, kök hücre gelecektir. Ülkemizde kök hücre nakli sayısı Avrupa Birliğinin üzerinde. Kök hücre naklinde Avrupa’da 4. Sıradayız. Artık önemli sayıda hasta yurtdışından nakil olmak için ülkemize geliyor. Artık ülkemiz yurtdışına nakil merkezleri kuruyor. Yurtdışından eğitim için ülkemize geliniyor. Ülkemiz nakil ihtiyacı olan mülteci hastalara da umut olmaya devam ediyor. Mültecilere de uluslararası standartlarında tedavi imkanı sunarak bu konuda da dünyaya örnek olmaya devam ediyoruz.

FİDAN BAĞIŞI

Kan ve Kemik İliği Nakli Derneği olarak biz bilimsel aktiviteler kadar sosyal sorumluluk projelerine de önem vermekteyiz. Daha önceki senelerde düzenlediğimiz Fotoğraf ve Resim yarışması yerine bu sene de, geçen sene başlattığımız projemize devam edip, kongremizde tüm katılımcılarımız için TEMA vakfına 1 adet fidan bağışlayarak ülkemizin tekrar zümrüt yeşiline kavuşmasını sağlamayı amaçladık. Ayrıca Kan ve Kemik İliği Nakli Derneği adına bir orman projemiz için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

KONGREMİZ

19-21 Mayıs 2022 tarihleri arasında, İstanbul Ataköy Sheraton Hotel'de Hibrit olarak, mevcut Covid önlemleri alınarak düzenlenen kongremiz 3 gün sürmüştür. 284'ü sağlık uzmanı olmak üzere toplam 368 katılımın gerçekleştiği kongremizde, 3 gün boyunca 30 oturum ve panelde bilimsel toplantılar canlı ve webtabanlı yayınlar olarak ve ilgiyle takip edilmiştir.

Yorumlar