Kefaret orucu nedir? (2018) - Hangi Durumlarda Gerekir, Niyeti nasıl edilir? Diyanet açıkladı!

Kefaret orucu nedir, Hangi durumlarda ortaya çıkar merak ediliyor. Bilerek oruç bozmak kefaret gerektirir mi? Kefaret orucu nasıl tutulur, ne zaman tutulur, niyeti, ödemesi nasıl olur? detaylar Ajanshaber.com'da.

Ramazan Ayı'nın gelmesi ile birlikte oruç tutmaya başlayan vatandaşlar tarafından bir çok sorunun cevabı merak ediliyor. Oruç tutulmaması durumunda da yapılması gereken şeyler vardır. Kefaret orucu da bunlardan birisidir. Peki, Kefaret Orucu nedir, Hangi durumlarda ortaya çıkar? Kefaret sözcük anlamı olarak örtmek yok etmek anlamına gelmektedir. Dinimizde kefaret orucu mazeret olmadan niyet edilerek başlanan ama daha sonra orucun bilerek bozulması sonrasında ortaya çıkar. Bilerek oruç bozmanın kefareti 60 gün oruç tutmaktır. Bu durumda kefaretin ödenmesi için 60 gün oruç tutmak gerekmektedir. Bu orucu tutacak olan kişiler kefaret orucu niyeti nasıl edilir? Bozulan oruçların günahı çok büyük olmasından dolayı oruç kefaretine başlamadan önce tövbe edilmesi gerekmektedir. Kefaret orucu ile kaza orucu karıştırılmaktadır. İkisinin arasında fark vardır. Bu da kefaret orucu nasıl tutulur sorularına neden olmaktadır. Kişinin kaç gün oruç tutmamışsa daha sonra o kadar oruç tutması kaza orucu olmaktadır. Fakat bilerek ve kasten oruç bozmak kefaret orucuna girer. Kefaret orucu ne zaman tutulur? Kefaret orucu nasıl ödenir detayları Ajanshaber.com'da.

KEFARET ORUCU NEDİR VE NİYETİ NASIL EDİLİR?

Kefaret orucu niyet edildikten sonra bilerek bozulan oruçların günahının affedilmesi için tutulmaktadır. Orucun kefaretinin ödenmesi için 60 gün oruç tutmak gerekmektedir. Toplamda iki aya tekabül eden kefaret orucuna bir de kaza eklenir, böylece 61 gün olmaktadır. Ayın 1. gününde değil de 5. ya da 10. gününde başlanırsa 60 güne tamamlamak gerekmektedir. Kefaret orucuna kazası da eklendiği için toplamda altmış bir gün olmaktadır. Ayrıca kefaret orucunu ara vermeden düzenli bir şekilde tutmak gerekir. Ramazanda iki gün kefareti olan kişiler, birinci kefareti yapmamışsa, diğer ikisi için yalnız bir kefaret orucu tutar, birinci kefareti yapmışsa, ikinci kefareti de, ayrıca yapmalıdır. Kefaret orucunda kadınların ay başı sıralama için engel değildir. Kadınlar da ay başları bittikten sonra arada boşluk bırakmadan kefaret orucuna devam etmelidir. Niyet ettikten sonra orucu bozmak oruca karşı saygısızlık olarak adledildiği için kefaret ödenmektedir. Kefaret orucu niyeti ise gece ya da ikinci fevrin başlangıcında yapılmalıdır. Oruç niyeti yapılmazsa doğru olmaz. Kefaret orucu niyeti ederken "Niyet ettim Allah rızası için yarın kefaret orucu tutmaya" denilmesi yeterli olmaktadır. Bu yüzden birçok kişi kefaret orucu tutmadan önce niyet eder.

KEFARET ORUCU NASIL TUTULUR - BİLEREK ORUÇ BOZMAK KEFARET GEREKTİRİR Mİ?

Kefaret orucu niyet ettikten sonra başlar ve ve bu oruçları niyetle göstermek gerekmektedir. Kişinin hastalığı ya da yolculuk yapma gibi nedenlerle bozulursa 60 gün tutması gerekmektedir. Kefaret orucu tutacak olan kişiler için Hadis-i Şerif'de şu cümle buyrulmuştur, "Çok yaşlanıp, ölünceye kadar Ramazan orucunu veya kaza oruçlarını tutamayacak ihtiyar ve iyi olmasından ümit kesilen hasta, gizli olarak yiyip içer! (Oruç tutamayacak kadar yaşlı veya iyi olmasından ümit kesilen kişi fidye verir)" Eğer bu kişi zengin ise orucunu her gün fakir bir kişiye fidye olarak verebilir. Eğer kefaret orucu tutamayacak kişi aynı zamanda zenginde değilse fidye vermez, bunun yerine dua eder.

KEFARET ORUCU NASIL ÖDENİR?

Peygamber Efendimizin zamanında fidye vermek isteyen kişiler oruç tutmadıkları her gün için bir fıtra üzüm, hurma ve un vermekteydi. Bu fidyeler ramazanın başında ya da sonunda verilebiliyordu. Kefaret orucu nasıl ödenir sorusunun yanıtı bu şekildedir. Günümüzde kefaret orucu tutamayacak olan kişiler ise 60 fakiri öğlen, akşam, sabah gün içerisinde birkaç kez karnını doyurabilir. Buna göre fakir doyuracak kişiler aynı gün olmasa da diğer günlerde doyurabilir. Günde bir kez 120 gün fakirin karnını doyurmakta caiz olmaktadır. Tüm bunların yerine istenilirse altın, ekmek vermek de caiz olmaktadır. Yine istenilirse para da verilebilir fakat dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır, fıtra miktarı fakir olan kişiye toplu halde verilirse bu bir günlük verilmiş kabul edilir. Bir kişiye sabahtan akşama 2 kez yemek yiyorsa 2 kez yemek vermek gerekmektedir, fakat daha fazla yemek tek seferde verilirse bu bir gün olarak sayılmaktadır.

Oruç Hangi Durumlarda Bozulur - Kefaret Orucu Gerektiren Durumlar

Oruç; belli bir zaman dilimi içerisinde, yiyecek, içecek ya da her ikisinde de kaçınma eylemidir. Oruç eylemi bir şeyler yemek dışında da bozulabilmektedir. İsteyerek veya istemeyerek ortaya çıkan durumlarda da oruç bozulabilmektedir. Orucun temel unsuru yeme, içme ve cinsel beraberlikten uzak durmak, nefsi bunlardan mahrum bırakmaktır. Oruçlu iken bunlar ve bu anlama gelecek davranışlarda bulunmak orucu bozar. Yemek ve içmek terimi, yenilip içilmesi mutat olan her şeyi kapsamı içine alır. Nargile, Sigara gibi keyif veren tütün kökenli dumanlı maddelerle, uyuşturucular ve tiryakilik gereği alınan tüm maddeler oruç yasakları kapsamına girmektedir. Her ne sebep ile olursa olsun, ağızdan alınan ilâçlar da orucu bozar. Oruçlu iken gıda ve vitamin iğneleri yaptırmak, damardan serum ve kan verilmesi de orucu bozar. Bu gibi durumlarda iyileşince bu oruç kaza edilir.

KEFARET ORUCU İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR

Kefaret orucu ile ilgili akıllara çok sayıda soru gelmektedir. Bunlardan en çok soruları aşağıda verilmiştir.

Ramazan ayında farz olan oruç tutulduğu için bu ayda kefaret orucu tutulmaz.

Kefaret Orucu, diğer ayların hepsinde kefaret orucu tutulabilir. Ramazan ayında, hiçbir özür yokken, niyet ederek başlamış olduğu bir orucu, bile bile bozan bir kimsenin kefaret cezâsı olarak iki ay oruç tutması gerekir. Bir senenin Ramazan'ında veya başka senelerde birden fazla bu şekilde oruç bozan bir kimseye tek kefaret icap eder. Şâyet oruç tutmaya güç yetiremiyorsa altmış fakire yemek yedirir.

Kefaret orucu iki Kamerî ay tutulur.

Yani meselâ Rebîülâhir ve Recep ayında iki ay üst üste oruç tutan kimse kefaret borcunu ödemiş olur. Yani burada mutlaka altmış günü bulması gerekmez. Meselâ Rebîülâhir otuz gün, Receb ayı da yirmi dokuz gün çekse toplam elli dokuz gün tutacaktır. Buna bir de kaza ekler, böylece altmış günü bulmuş olur. Fakat kefaret orucunun ilk gününe ayın birinci günü olarak değil de 5'inde veya 10'unda başlasa, artık bundan sonra aylar kaç çekerse çeksin altmış günü tamamlaması gerekir. Bir de kaza orucu tutarak toplam altmış bir günü bulmuş olur.

Kefaret orucunu hiç kesmeyip ara vermeden iki ay veya altmış gün tutmak gerekir.

Meselâ, araya yolculuk, hastalık, Ramazan veya bayram, kadınların lohusalığı gibi bir hâl girer de iki ayı veya altmış günü doldurmamış olursa, tutulan oruçlar kefaret orucundan sayılmaz, tamamı nafile olacağından yeni baştan tutmaya başlanması gerekir.

Kadınların âdet halleri sıraya mâni değildir.

Âdetleri tamamlandıktan sonra gün geçirmeden kaldıkları yerden kefaret orucunu tutmaya devam ederler.Kaza orucu kefaret orucu ile birlikte hesap edilmez. Yani iki ay üst üste kefaret orucunu tutan kimse kaza orucu olan bir günü ondan ayrı olarak tutar, onun içine katmaz, birlikte hesap etmez. Mesela, Receb'in birinci gününde kefaret orucuna başlayıp, Şaban ayı ile birlikte iki ay üst üste hiç ara vermeden tutan kimse, esas olarak kefaret borcunu tutmuş olur. Kaza orucunu da daha sonra Ramazan'ı müteakip, mesela bayramın ikinci günü veya istediği bir gün tutabilir. Böylece hem kefaret, hem de kaza borcunu tamamlamış sayılır. Recep ve Şaban aylarından birisinin yirmi dokuz gün çekmesinin bir tesiri yoktur. Yani kefaret orucu tamamlanmıştır. (bk. el-Mezahibü'l-Erbaa, I/579)

Oruç Hangi Durumlarda Bozulmaz?

Orucu bozmayan ama akıllar da soru işareti bırak bazı durumlar vardır. Bu durumlar gerçekleştiğinde oruç bozulmaz. Bu durumlardan bazılarına aşağıda değinilmiştir. Buna göre; Göz damlası orucu bozmaz. Göz damlası sindirim kanalına ulaşma ihtimalinin bulunması üzerine orucu bozmaz. Yıkanmak orucu bozmaz. Yıkanmak ağızdan ve burundan sindirim sistemine su girmediği sürece orucu bozmaz. Krem, merhem sürmek orucu bozmaz. Deri üzerine sürülen merhemler ve yapıştırılan ilaçlı bantlar orucu bozmaz. Diş tedavisi sebebi ile oruç bozulmaz. Tedavinin ağrısız gerçekleşmesi için yapılan enjeksiyonlar da beslenme amacı taşımadığı için orucu bozmazlar. Ancak işlem sırasında ağıza alınan suyun ya da kan gibi şeylerin boğaza kaçması orucu bozar ve 1 gün kefaret gerektirir. Ağzı su ile çalkalamak orucu bozmadığı gibi diş fırçalamakla da oruç bozulmaz. Diş fırçalamak orucu bozmaz. Bununla beraber, diş macununun, misvak parçalarının ya da ağızdaki suyun boğaza kaçması halinde oruç bozulur. Besin değeri taşımayan aşılar orucu bozmaz.

Dinimiz; tedavi sürecinde olan hastaların oruç tutmamalarına ruhsat vermektedir. Tedavisi devam eden hastalar, sağlıklarına kavuşup, tedavileri sona erinceye kadar oruçlarını erteleyebilirler. Bunula birlikte oruca devam etmeyi arzu ediyor ve oruç tutmalarına da başka bir engel yoksa iğnelerini iftardan sonra yaptırmaları önerilmektedir.

Yorumlar