Armağan Kuloğlu: Jandarma'nın İçişleri'ne geçmesi siyasileşmeye yol açabilir

15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL’le birlikte kritik adımlar atılıyor. Yeni alınan karar ile birlikte Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı’na bağlandı.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından hükümet pek çok alanda FETÖ ile mücadele kapsamında kararlı ve önemli adımlar atmaya başladı.  Darbe girişimi sonrası gerçekleştirilen ilk Bakanlar Kurulu'nda OHAL ilan edilmiş ve tedbirler en üst seviyeye çıkarılmıştı. Önceki gün de OHAL Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname yayımlandı. Kararname ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı’na bağlandı.

Buna göre, Jandarma Genel Komutanlığının kuruluş ve kadrolarıyla konuş yerleri, İçişleri Bakanlığı’nca düzenlenecek, ancak sıkıyönetim, seferberlik ve savaşta kuvvet komutanlıkları emrine girecek birliklerin, kuruluş ve kadrolarıyla konuş yerlerinin düzenlenmesinde, Genelkurmay Başkanlığı’nın görüşü alınacak.

Peki, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın İçişleri Bakanlığı’na bağlanması askeri dengeleri nasıl etkileyecek? 200 bine yakın Jandarma personelinin Silahlı Kuvvetler’den ayrılmış olması TSK içindeki güç dengesini etkileyecek mi? Terörle mücadelede etkin rol alan Jandarma bu görevine devam edecek mi?  Tüm bu soruları emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu AjansHaber için yanıtladı.

İşte emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu’nun AjansHaber’e yaptığı o çok önemli tespitler;

Jandarma’nın İçişleri Bakanlığı’na tamamen bağlanması konusunda uzun süredir söylentiler dolaşıyordu. Tabii bu darbe girişimi hükümete bir fırsat verdi ve onlar da bunu gerçekleştirdi. Ancak Jandarma’nın sadece kolluk kuvvetleri olarak değil iç güvenlikte operasyonel kuvvet olarak da görev yaptığını da dikkate alacak olursak bugüne kadar ki örf, adet gelenek ve teamüllere de bakıldığımda tamamen askeri bir yapı içerisinde gelmiş bir kurum.

“PERSONEL BU DEĞİŞİKLİKTEN PSİKOLOJİK OLARAK ETKİLENECEKTİR”

Jandarma’nın subayları Kara Harp Okulu’ndan yetişiyor, astsubayları, uzmanları Jandarma askeri okullarında yetişiyor dolayısıyla asker kisvesi taşıyan bir teşkilat. Bunun asker formatından uzaklaşması halinde çok fazla bir etkili durumda olacağını zannetmiyorum. Üstüne üstlük mevcut personelin asker formatından çıkarılıp bir sivil formata uyum sağlayacak şekilde dönüştürülmesi de mevcut personel üzerinde pek olumlu bir gelişme sağlamayacağı kanaatindeyim. Bu konuda acele edildiğini düşünüyorum hatta kıyafetlerinin, rütbelerinin değiştirileceğinden bahsediliyor. Bir Harbiyeli olarak mezun olmuş bir subaya ne diyeceksiniz, ne yapacaksınız bununla ilgili bir takım psikolojik sıkıntılar doğabilir.

“JANDARMA’NIN İÇİŞLERİ’NE GEÇMESİ SİYASİLEŞMEYE YOL AÇABİLİR”

Jandarma’nin İçişleri’ne bağlanmasında Silahlı Kuvvetler’in yapısı içerisinden çıkarılıp Silahlı Kuvvetler’in gücünü biraz dağıtma düşüncesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Diğer ülkelere baktığımızda örneğin İtalya’da Jandarma teşkilatı askeri yapı içerisinde. Bizim de gelenek ve teamüllerimiz var. Askeri yapı içerisinde olması daha uygun olurdu diye düşünüyorum. Özellikle terfi, atama, sicil gibi konuların İçişleri tarafından yapılması Jandarma’nın biraz da siyasileşmesine yol açabilir. Askeri kisveden uzaklaşması Jandarma’da bir takım eksiklikler oluşturacağını düşünüyorum. Böyle uygun görüldü, böyle karar alındı. İlerleyen süreçte gelişmeleri göreceğiz.

“ASKER ADI ÇIKARTILACAK,  YENİ ADI GENEL KOLLUK KUVVETİ OLACAK”

Vatan hizmetini Jandarma olarak yapacak olan vatandaşlar İçişleri’ne bağlı olacak. Hatta Jandarma üzerinden ‘asker’ adı da çıkartılacak. Sadece ‘genel kolluk kuvveti’ olarak isimlendiriliyor. Tamamen asker formatından çıkmış oluyor. Bu kadar teamülü olan kökleşmiş bir kurumu bu şekle getirmek biraz sıkıntı oluşturabilir. Bu sıkıntılar yakın süreçte su yüzüne çıkmasa da ilerleyen süreçte karşımıza çıkacaktır.

JANDARMA’NIN AYRILIŞI İLE TSK ZAFİYETE UĞRAR MI?

Silahlı Kuvvetler içindeki personel sayısının eksilecek olması herhangi bir olumsuzluğa neden olmayacaktır. Olağanüstü hallerde Jandarma, Kuvvet komutanlıklarının emrine verilebilecek. İhtiyaç olduğunda yine devletin güvenliği hizmetinde kullanılacak. Bu sebeplerden dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapısında bir zafiyet oluşturmaz.

TERÖRLE MÜCADELEYİ ETKİLEMEYECEK

Terörle mücadele konusunda da nasıl TSK, KKK, Jandarma ve polis işbirliği içerisinde mücadele ediyorsa yine bu sistem aynı şekilde devam edecektir. Devletin tasarrufunda olan bir durum olacak. Bu işbirliğinin devam etmesi konusunda emirler, kanunlar çıkartılır.

  YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

Yorumlar