"IŞİD Paris'i seçti çünkü..."

Fransa’nın kalbi peş peşe terör saldırıları ile sarsıldı.

Fransa’nın başkenti Paris’in en canlı zamanında gerçekleşen peş peşe eylemler sonucunda 129 kişi hayatını kaybetti.

Charlie Hebdo saldırıları ve bu saldırı düşünüldüğünde ‘Neden Paris?’ sorusu da önem kazanıyor.

Saldırının sembolik boyutuna ilişkin AjansHaber’e önemli analizlerde bulunan Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ensar Nişancı, zaman ve mekan üzerinden analiz yapmanın önemine değineren Paris’in modernleşme anlamında seküler bir merkez olduğunun buranın seçilmesinde etken olduğunun altını çizdi.

Ensar Nişancı şu değerlendirmelerde bulundu:

“ZAMAN VE MEKAN ÜZERİNDEN ANALİZ YAPMAK GEREKİYOR”

Her olayda olduğu, bu olayda da zamanlama ve mekan üzerinden analiz yapmak gerekiyor. Olağan zanlı her zaman olduğu gibi, bu tür olaylarda DAEŞ karşımıza çıkıyor. Şu ana kadar üstlenen olmadı ama burada olayın etkileri üzerinden analiz yapmamız gerekiyor. DAEŞ üstlenir ya da üstlenmez, fakat zamanlamasına baktığımız vakit, G-20 zirvesi var. G-20 zirvesinin önemli konularından bir tanesi terörle ve terörizmle mücadele olacak ve dolayısıyla da terörizmin bugün ana aktörü DAEŞ. O bakımdan bu olayın bugün cereyan etmiş olmasının G-20 ülkelerine verilecek bir mesaj var ancak analizimizi mekan üzerinden yaptığımızda, Paris’te daha önceden de olaylar olmuştu. Paris’in Avrupa’da çok önemli bir yeri var. Temsiliyet kapasitesi çok yüksek olan bir yer.

“DAEŞ PARİS’İ SEÇTİ ÇÜNKÜ…”

Paris modernliği temsil ediyor ve modernliğin değerlerini temsil ediyor. DAEŞ açısından baktığımız vakit, DAEŞ’in kendisine hedef olarak seçtiği Hristiyan Batı değil. Tam aksine sekülerist din karşıtı batı var. Dolayısıyla burada dikkat edilmesi gereken nokta Paris’in modernliğin karşıtı simgesel boyutunun çok yüksek bir yer olması burada yapılacak olan eylemin dalga dalga bütün Avrupa’ya, hatta Batı dünyasına yayılacağı anlamına geliyor. Terörizmin amacı dehşet saçmak ve bir kabul edilebilirlik kazanmaksa bu noktada Paris, terörizm açısından seçilmiş iyi hedefler arasında yer alıyor.

“KONSER SALONU DA SEMBOLİK BİR MEKAN”

Mekan boyutundan baktığımızda başka bir husus da var. Bu terörist eylemi konser salonunda gerçekleştiriliyor. Konserin doğasına baktığımız vakit, Paris ne kadar temsil kapasitesi olan bir yerse, konser salonu da Paris’i iki defa değerli hale getiren ikinci bir Paris konumunda.

“DAEŞ KENDİ SEMPATİZANLARI ÜZERİNDE MEŞRUİYET KAYNAĞI KAZANDI”

Üçüncü bir nokta ise, bu olay Almanya ile Fransa’nın futbol müsabakası yaptığı anda gerçekleştiriliyor ve burada iki tane temsil gücü olan yer var. Bunun bir tanesi Almanya, bir tanesi de Fransa’dır. Bu eylemin etkisi çok fazla olabilecek bir tarafı var. DAEŞ kendi sempatizanları üzerinde ikinci bir meşruiyet kaynağına da sahip olmuş oluyor. Onların hayat hakkı tanımayan, dinlerine de hayat hakkı tanımayan bir kesime karşı ne kadar etkin mücadele yaptıklarını, onları nasıl dehşete düşürdüklerini göstererek, bunun üzerinden yeni elemanlara sahip olma ihtimalleri var. Bu bakımdan gerçekleştirilen eylemin, çok daha büyük bir yansımalarının olacağını söylemek mümkündür.

“TÜRKİYE’NİN TEZLERİ DAHA KABUL GÖREN HALE GELECEK”

Türkiye terörizmin en fazla mağdur ettiği ve bununla en çok mücadele etmek isteyen ülkelerden bir tanesi. Türkiye bu noktada terörizme karşı mücadelede önemli bir meşruiyet kaynağı edindiği gibi, Suriye politikalarında da önemli bir meşruiyet kaynağı edindi. Bugüne kadar Türkiye’nin Suriye politikası sanki Türkiye’nin ulusal çıkarı üzerinden şekilleniyordu ama artık Türkiye’nin Suriye’deki mücadelesi bütün dünya adına, global bir tehdide karşı mücadele eden bir ülke olması Türkiye’nin elini çok güçlendirecek. Türkiye’nin G-20’nin ana gündem maddeleri olarak tespit etmeye çalıştığı terörizmle mücadele konusunda önemli bir zemin hazırlamış olacak. Bundan sonraki Türkiye’nin Suriye’deki vizyonu ve Suriye politikasının ciddi şekilde onu güçlendirecek, Türkiye’nin tezleri daha fazla sahada kabul gören tezler haline gelecek diye düşünüyorum.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

Yorumlar