El Bab neden önemli? İşte El Bab’ın şifreleri!

Recep DEMİRCAN/ AjansHaber

Türkiye, Güney sınırının terör örgütlerinden temizlemek için başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı’nda 28’inci güne girdi. Suriye’nin kuzeyinde büyük bir bölümün terör örgütlerinden temizlenmesinden sonra yeni hedef hem DAEŞ’in ikinci başkenti hem de Kürt kantonlarının birleşme noktasında bulunan El Bab.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, El Bab’a yönelik operasyon sinyallerini BM zirvesi nedeniyle ABD’ye gitmeden önce verdi. Erdoğan, ‘Dediler ki 'O 3 ay, 4 ay sürer.' Ne oldu? 15, 20 günde iş bitti. 'Haklıymışsınız.' Şimdi öyle diyorlar ama işte haklı olmak bir şey getirmiyor ki. Burada bizi dinleyin ya. El ele verelim, bu pisliği temizleyelim. Ne oldu? Cerablus halloldu. Cerablus halkı şimdi dört dörtlük sevinç içinde dönüyor mu? Dönüyor. Aynı şekilde El Rai (Çobanbey). Orası da temizlendi. Şimdi El Bab'a doğru iniyoruz ama 'Oraya kadar niye iniyorsunuz?' Şimdi soru bu. Ya ineceğiz. Bizim buraları bize tehdit unsuru olmaktan çıkarmamız gerekiyor’ ifadesini kullandı.

Peki, El Bab neden bu kadar önemli? Türkiye’nin El Bab’dan sonra hedefi ne? Çankaya Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü, Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mahir NAKİP , ‘Türkiye’nin operasyonları El Bab alınmadığı sürece anlam fayda sağlamayacak.  Olası Rakka operasyonu için bölge kritik bir öneme sahip’ açıklamasını yaptı.

Prof. Makip, El Bab’ın şifrelerini ve Türkiye’nin şehrin ele geçirilmesinden sonraki hedeflerini AjansHaber’e değerlendirdi.

‘EL BAB,  RAKKA OPERASYONU İÇİN KRİTİK BİR ÜS ÖNEMİ TAŞIYOR’

El Bab şehir olarak çok nüfuslu bir yer değildir. Cerablus’dan biraz büyük bir alandır. Araplar, Türkmenler ve Kürt nüfuslu insanlar yaşamaktadır. El Bab, Cerablus ve Rakka arasında bulunan önemli bir pozisyona sahip. Bab güvenlik altına alınmadıkça, Türkiye’nin yaptığı operasyonun hiçbir anlamı kalmayacak. Şehir olası Rakka operasyonu için önemli bir üs olmayı teşkil ediyor. Koridor ne kadar genişleyip, bir yandan Rakka bir yandan da Halep’e doğru açılırsa bizim endişe duyduğumuz koridorun oluşma ihtimali azalır. Bu nokta çekinmemiz veya durmamız faydadan çok zarar getirir.

‘IŞİD, ŞEHİRDE 1-2 YILDAN BERİ YOĞUN YAPILANMA İÇERİSİNDE’

IŞİD, Türkiye’den korktuğu için Cerablus’u bir karakol olarak kullandı ve buradaki varlığı fazla değildi ama El Bab bunu temsil etmiyor. Bir veya 2 yıldır IŞİD’in El Bab’da yoğun bir yapılanması var. IŞİD için Rakka, Musul ve Telefer şehirleri önemlidir.  Bu şehirlerden 2’si Irak’ta, 1’i Suriye’dedir. El Bab’dan IŞİD rahatlıkla da çekilebilir. Şehre yönelik operasyonun çok iyi planlanması lazım. Askeri boyutunun haricinde insani boyutu da ele alınması gerekiyor. Operasyonlarda yerel halk kullanılmalı. TSK buraya girdiği zaman yerel güçlerin yol göstermesi gerekiyor.  El Bab, IŞİD için önemlidir ama Rakka kadar değil.

‘ÖNEMLİ OLAN TÜRKİYE’NİN KURUMSALLAŞMAYA ÖNCÜLÜK ETMESİ’

500-600 km’lik bir alandan söz ediyoruz. Türkiye bu alanlarda kalmayacağını ifade ediyor ama güvenlik sağlanmadığı sürece orada kalması gerekiyor. Türkmenler ve ÖSO’nun koordineli bir şekilde hareket etmesi, kurumsallaşması gerekiyor.

‘TELAFERE YÖNELİK OPERASYONLARDA TÜRKİYE’DE YER ALMALI’

IŞİD için Rakka ne kadar önemli ise Musul’da o kadar önemlidir. Halep, Türkiye için ne ise, Musul’da  Türkiye için o dur. ABD, Rusya ve İran Türkiye’nin Musul operasyonunda olmasını istemiyor.  Türkiye’nin bu denklem içerisinde yer alması şarttır çünkü Musul ve Telafer’e ayrı bir önem veriliyor. Buraların stratejik önemi olmasının yanı sıra Telafer,  Musul- Rakka arasında yer alıyor. Bu bölge çok ciddi bir tehlike altındadır. IŞİD’in Musul’dan kaçıp bu bölgeye gelmesi, ABD’nin saldırılarını da bu tarafa kaydıracaktır. Türkiye’nin de bu güç içerisinde yer alması gerekiyor.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.