'Ekonomik vaatlerin halka..."
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, HDP'nin seçim bildirgesini açıkladı.
7 Haziran seçimleri yaklaşırken HDP’nin seçim beyannamesinde yer alan vaatler belli oldu. Partinin seçim vaatlerine baktığımızda topluma yönelik ekonomik vaatler öncelik içeriyor. Peki, HDP’nin seçim bildirgesi 7 Haziran’da neleri değiştirecek?
A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür, HDP’nin seçim beyannamesinde yer alan ekonomik ve toplumsal maddelerin umut vadettiğini ancak seçim bildirgesinde yer alan şartların daha önceden halka anlatılması gerektiğini vurguladı.
A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür, HDP’nin seçim bildirgesini AjansHaber’e değerlendirdi:
“TÜRKİYENİN GEÇMİŞİNDE SEÇİMLER İDEOLOJİ ÜZERİNDEN YÜRÜYORDU”
Türkiye’de seçim kampanyaları geriye dönüp baktığımızda hep ideolojik bir söylem üzerinde seyrediyordu. Türkiye’de ideolojik nedenlerden ötürü belli partilere oy veren bir kesim var. Ancak toplumda yer alan önemli kesim ise ekonomik nedenlere dayalı bir profil de yer alıyor. Seçmen temsilci olarak hükümette görmesini istediği grubu veya grupları ekonomi ağırlıklı bir parti politikası seyreden taraftan seçiyor. Seçmen gündelik yaşamına ve ekonomiye bakarak hangi partiye oy vereceğine karar veriyor. Bu tek Türkiye için değil. Dünya için geçerli bir durum. Siyasi rantın en büyük karşılığı ekonomidedir.
“EKONOMİK VAATLERİN HALKA…”
CHP’nin seçim vaatlerini açıklamasının ardından HDP’de seçim bildirgesini yayınladı. HDP’nin de vaatlerine bakıldığı zaman geçmiş yıllara göre çözüm sürecinin ağırlık ön sırada olmadığı gözüküyor. Bunun yanı sıra toplumsal olarak ideolojik bir durumun önüne ekonomik vaatleri geçiyor. HDP’de genel seçimler öncesi CHP ile benzer bir yolda ilerliyor. Ancak HDP ve CHP’nin seçim vaatlerinde biraz daha erken atağa geçmesi gerekiyordu. Çünkü yapılan ekonomik vaatleri göz önüne getiren seçmenler partilerin sosyo-ekonomik politikalarını mantıklı bir kefeye koymak için bir açıklama bekliyor. Fakat bu açıklama partilerin televizyon ekranlarında gerçekleştiği zaman seçmen üzerindeki etkisi az oluyor. Bu nedenle seçmenler üzerinde partilerin daha fazla bir etki bırakabilmesi için halka yakın olmaları gerekir. Böyle bir durum gerçekleştiği zaman HDP’nin de CHP’nin de seçim vaatleri oy olarak karşılık bulabilir.
“HDP’NİN EKONOMİK VAATLERİ…”
HDP’nin ekonomik ve toplumsal açıklamaları konjektürel açıdan yorumlamadığımızda umut vaat ediyor. Fakat ülke içi siyasal duruşu göz önüne aldığımızda Partilerin seçmen sınıflarının birbirlerine karşı kutuplaştığını görüyoruz. Bununda anlamı şudur: partiler arasında ciddi bir oy kayma durumu söz konusu olmayacak. İnsanların kendi partisi dışındaki söylemlere kapalı bir duruşu var. Tüm bunları bir araya getirdiğimizde ekonomi eksenli düşündüğümüzde seçmenlerin büyük bir bölümü partiye, lidere, vizyona bakarak oy verecektir. O nedenle ekonomik kampanyaların amacı ciddi oranda oy sağlamak değildir. Partileri sadece yüzde 4 veya 5 oranında bir oy sağlama amacı var. Bu oy oranını HDP’nin kendi partisine kaydırabilmesi için ekonomik vaatlerinin altını ciddi dayanaklarla seçmene benimsetmesi lazım. Yoksa bir getirisi olmaz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür, HDP’nin seçim beyannamesinde yer alan ekonomik ve toplumsal maddelerin umut vadettiğini ancak seçim bildirgesinde yer alan şartların daha önceden halka anlatılması gerektiğini vurguladı.
A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür, HDP’nin seçim bildirgesini AjansHaber’e değerlendirdi:
“TÜRKİYENİN GEÇMİŞİNDE SEÇİMLER İDEOLOJİ ÜZERİNDEN YÜRÜYORDU”
Türkiye’de seçim kampanyaları geriye dönüp baktığımızda hep ideolojik bir söylem üzerinde seyrediyordu. Türkiye’de ideolojik nedenlerden ötürü belli partilere oy veren bir kesim var. Ancak toplumda yer alan önemli kesim ise ekonomik nedenlere dayalı bir profil de yer alıyor. Seçmen temsilci olarak hükümette görmesini istediği grubu veya grupları ekonomi ağırlıklı bir parti politikası seyreden taraftan seçiyor. Seçmen gündelik yaşamına ve ekonomiye bakarak hangi partiye oy vereceğine karar veriyor. Bu tek Türkiye için değil. Dünya için geçerli bir durum. Siyasi rantın en büyük karşılığı ekonomidedir.
“EKONOMİK VAATLERİN HALKA…”
CHP’nin seçim vaatlerini açıklamasının ardından HDP’de seçim bildirgesini yayınladı. HDP’nin de vaatlerine bakıldığı zaman geçmiş yıllara göre çözüm sürecinin ağırlık ön sırada olmadığı gözüküyor. Bunun yanı sıra toplumsal olarak ideolojik bir durumun önüne ekonomik vaatleri geçiyor. HDP’de genel seçimler öncesi CHP ile benzer bir yolda ilerliyor. Ancak HDP ve CHP’nin seçim vaatlerinde biraz daha erken atağa geçmesi gerekiyordu. Çünkü yapılan ekonomik vaatleri göz önüne getiren seçmenler partilerin sosyo-ekonomik politikalarını mantıklı bir kefeye koymak için bir açıklama bekliyor. Fakat bu açıklama partilerin televizyon ekranlarında gerçekleştiği zaman seçmen üzerindeki etkisi az oluyor. Bu nedenle seçmenler üzerinde partilerin daha fazla bir etki bırakabilmesi için halka yakın olmaları gerekir. Böyle bir durum gerçekleştiği zaman HDP’nin de CHP’nin de seçim vaatleri oy olarak karşılık bulabilir.
“HDP’NİN EKONOMİK VAATLERİ…”
HDP’nin ekonomik ve toplumsal açıklamaları konjektürel açıdan yorumlamadığımızda umut vaat ediyor. Fakat ülke içi siyasal duruşu göz önüne aldığımızda Partilerin seçmen sınıflarının birbirlerine karşı kutuplaştığını görüyoruz. Bununda anlamı şudur: partiler arasında ciddi bir oy kayma durumu söz konusu olmayacak. İnsanların kendi partisi dışındaki söylemlere kapalı bir duruşu var. Tüm bunları bir araya getirdiğimizde ekonomi eksenli düşündüğümüzde seçmenlerin büyük bir bölümü partiye, lidere, vizyona bakarak oy verecektir. O nedenle ekonomik kampanyaların amacı ciddi oranda oy sağlamak değildir. Partileri sadece yüzde 4 veya 5 oranında bir oy sağlama amacı var. Bu oy oranını HDP’nin kendi partisine kaydırabilmesi için ekonomik vaatlerinin altını ciddi dayanaklarla seçmene benimsetmesi lazım. Yoksa bir getirisi olmaz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar