Cumhurbaşkanı Erdoğan: Niye 'hayır' dediklerinin izahını yapamıyorlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Show TV-Habertürk TV-Bloomberg HT ortak canlı yayınında gündeme dair soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Show TV-Habertürk-Bloomberg HT ortak yayınına katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan halk oylaması hakkında  Şu anda ibre yükselişte, böyle bir durum söz konusu. Bunun daha iyi olacağı inancındayım. Çünkü 'hayır' diyenler niye 'hayır' dediklerinin izahını yapamıyorlar." dedi.

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ellerinde buna yönelik bir veri yok. Yani şunun için mi 'hayır' diyecekler? Kandil'deki teröristler 'hayır' çağrısında bulunuyor diye mi 'hayır' diyecekler veya İmralı'daki teröristbaşı 'hayır' diyor diye mi 'hayır' diyecekler veya Pensilvanya'daki FETÖ'nün başı 'hayır deyin' diye çağrıda bulunuyor diye mi 'hayır' diyecekler? Niye 'hayır' diyecekler? Bu önemli. 'Evet' demenin gerekçeleri var ama 'hayır' demenin gerekçesi yok. Ülkemizi bölmeye, milletimizi parçalamaya çalışan, 15 Temmuz'un faillerinin içinde olduğu bütün bu 'hayır' diyenlerle beraber hareket etmek, herhalde bu noktada 'hayır' ifadesini kavrama anlamına gelmez."

KILIÇDAROĞLU'NUN CUMHURBAŞKANI'NIN TBMM'Yİ FESİH YETKİSİYLE İLGİLİ SÖZLERİ

Sayın Kılıçdaroğlu bu maddeleri okumamış. 18 maddeden haberi yok. Cumhurbaşkanı 5+5 iki dönem seçilir. İkinci dönemde 'Cumhurbaşkanı Meclis'i fesheder dedi' dikkat ederseniz. Cumhurbaşkanı'nın Meclis'i feshi yetkisi yok. Dürüst ol, yalan söyleme. Dinleyenler de zannediyor ki Cumhurbaşkanı'nın fesih yetkisi var. Böyle bir şeyi niye söylüyorsun?

Cumhurbaşkanı'nın Meclis'i fesih yetkisi yoktur. Meclis'in bir erken seçim yapma yetkisi var mıdır? Böyle bir karar alabilir mi? Meclis'in böyle bir karar alma yetkisi var. Ama bunu Meclis alır. Cumhurbaşkanı'nın talebiyle değil. Bunun için de oranlar var. Meclis o oranı yakalayamadığı takdirde böyle bir yetkisi de yok."

OHAL İDDİALARI

OHAL ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı, tamam OHAL kararı için adım atar. Ama bunu attığı zaman Meclis'e gider ve Meclis bu OHAL kararını ne yapar, onar. Veya onaylamaz. Onadığı takdirde OHAL devreye girer. Onaylamazsa devreye girmez. 'Ben yine bunu uygulamaya koydum' böyle bir şey diyemez. Aynı sapıtmayı şunda da yapıyorlar; 'kararnameyi kanunların üzerine çıkarıyor' açıklamaları var. Cumhurbaşkanı kararnamelerinin ne yasa ne de anayasa üzerinde hükmü yoktur. Hakkında anayasal ya da yasal bir madde varsa kararname çıkaramaz Cumhurbaşkanı. Velev ki çıkardı, Cumhurbaşkanı olmayan bir konuda kararname çıkardıysa parlamento gerekirse münfesih hale getirebilir. Güçlü, denetim mekanizması ağır olan bir parlamento var. Bu zat'ın hiç haberi yok. Sınırsız başkan yardımcısı atamaktan bahsediyor. Bin 500'e kadar başkan yardımcısı. Böyle çocukça bir yaklaşım olur mu? Biz 36 bakanla devraldık ve aldığımız 36 bakanla, Başbakan dahil 25 kişilik kabine oluştu o zaman. Şu anda da ya 27'dir, ya 28. Herkese lütufta bulunan iktidarlar oluşturmadık. Tek başına hükümetin güzelliği burada."

Yalan zaten makine gibi çalışıyor, ve bizim anlattığımız örnekler bunları yalanlıyor. Böyle bir şey olamaz. Bunu 16 Nisan teyit edecektir. Sonrasında bu dönem içerisinde de zaten mevcut kabine, mevcut hükümet 2019 Kasım'ına kadar bu işi hayırlısıyla götürecektir. Hükümet kabinede değişiklikler yapabilir, birleştirebilir, şu olur, bu olur. Mevcut hükümetin tasarrufudur. Benim bir tasarrufum yok. Hükümetle bazı görüşmeler yaparak yenilemelere gidilir, gidilmez, sayın Başbakan'la aramızdaki görüşmeyle alakalı bir konudur. Salt şahsımla olan tasarrufla yapamam.

MUHTARLAR KONUSU

Bu muhtarlar meselesi... Orada yine bir gaf yaptı. Taayyip Erdoğan şu anda Külliye'de 16 bin muhtarı millet adına ağırladı. Biz davet ederiz orada İçişleri Baknımız kendileriyle konuşur. İçişleri bakanlığındaki belirli birim muhtarların sorunlarını takip eder. Daha sonra bir yemek yeriz. Daha sonra da her ilin muhtarları ile resim çekilir. Hediyelerini veririm ve uğurlarım. 16 bin muhtarla bunu yaptım. Hedefim 55 bin muhtarla bunu yapmak. Bunların içinde asla şu partili bu partili yok."

"KILIÇDAROĞLU MUHTARLAR MESELESİNDE DE GAF YAPTI"

Bu muhtarlar meselesi... Orada yine bir gaf yaptı. Tayyip Erdoğan şu anda Külliye'de 16 bin muhtarı millet adına ağırladı. Biz davet ederiz, orada İçişleri Bakanımız kendileriyle konuşur. İçişleri bakanlığındaki belirli birim muhtarların sorunlarını takip eder. Daha sonra bir yemek yeriz. Daha sonra da her ilin muhtarları ile resim çekilir. Hediyelerini veririm ve uğurlarım. 16 bin muhtarla bunu yaptım. Hedefim 55 bin muhtarla bunu yapmak. Bunların içinde asla şu partili bu partili yok.

ERKEKLER 65 YAŞINA, BAYANLAR 60 YAŞINA GELMEDEN MAAŞ ALAMAZ

Bir diğer konu. BM Genel Kurulu'ndaki ifadeyi gördünüz. Bu zatın BM genel Kuruluna kimlerin katıldığından bile haberi yok. Oraya liderlerden çok atanmışlar geliyor.

18 yaşındaki gençlerimize büyük bir hakaret olarak görüyorum. Kaldı ki 18 yaş olarak sınırlı değildir. Şimdi ise 18-25 yaş arası gençlik bundan istifade edecek. Sadece bundan değil. Bu yaş grubunda AB'nin ortalaması yüzde 73. Biz bu işe çok çok geç kaldık. Şöyle bi tarihimize bakalım ya. Fatih'e bakıyorsun 23 yaşında çağ kapatıp çağ açıyor. Seçme yaşı olarak 18'i veriyorsun seçilme olarak vermiyorsun. Bakan olmaya bakıyorsun, 22-25 yaşında bakanlar tanıyorum ben. Niye gençlerimize güvenmiyoruz ya? Bizim genç yaşta parlamentoda olan arkadaşlarımızın bir çoğu esnaf. Partimizin gençlik kollarından girmiş seçilmiş ve gelmiş. Diyor ki vekil olacak. Olduktan sonra 2 senede emeklilik hakkını kazanacak. Ayda 10 bin lira maaş alacak ve emekliliğini böyle devam ettirecek. Bi defa 23 yıl prim ödeyecek. Erkeklerde 65 yaşına gelmeden maaş alamaz. Bayanlarda da 60. Ondan önce alamaz. Parlamento görevini askerlikten daha kolay görmüyorum. Kaç kişi burada muaf olacak. 3 kişi 5 kişi. Burada milletvekiline böyle br hakkın tanınmasını ben vatani bir görev olarak düşünüyorum. Arkadaşlarım da buna katılıyordur"

"MİLLET 'EVET' DERSE HÜKÜMETLER GENSORU BELASINDAN KURTULACAK"

Bizim mevcut anayasamızı, kanunlarımızı tek başına, tek adam değiştirme yetkisine sahip mi. Tek başına bunları değiştirmeye yetkisi olmayan bir kişi nasıl oluyor da teşkilat şemasını değiştirebiliyor?

Onun değiştirebileceği yerler yasalarda yazar. Mevcut anayasada 104. madde. Orada cumhurbaşkanının görev alanları bellidir. Gelecek olanda da bellidir. Lokantaları kapatmasından tut da, ne bileyim birçok yerlerdeki ilgili ilgisiz görevden almaya varıncaya kadar... 5 yıl güvenoyu, millet sandığa gider ve sandıkta kararını verir. Şu anda olduğu gibi... Belki Kılıçdaroğlu'nu rahatsız eden odur, akşam yat, sabah kalk gensoru yok artık. 16 Nisan'da milletimiz 'Evet' derse hükümetler gensoru belasından kurtulacak. Çünkü çalıştırmıyor. İki de bir güvenoyu yok. 5 yılda bir sandığa gelir, millet kal derse kalırsın, değiş derse değişirsin."

HALKIN DENETİMİYLE İLGİLİ TRUMP VE OBAMACARE ÖRNEĞİ...

Genel kurulda ayak ısırmaya varıncaya kadar, bayan milletvekilinin burnunu kırmalar... Bunu ortadan kaldırdığımızda parlamento çok daha sağlıklı çalışacak ve kucaklama hakim olacak. 16 Nisan'dan sonra Kasım 2019'a kadar ben zaten görevimin başındayım. Bir değişiklik olmayacak. Hükümet de görevinin başında. Şu anda yasalar neyse, yine bu yasalar çerçevesinde adımını atacaktır. ABD'de Trump sağlık reformuyla ilgili ne dedi, 'kaldıracağım' dedi. Ne oldu? Kaldırabildi mi? Kendi partisi aleyhte aldığı kararlarla şu anda Trump'ın bu adımı engellendi. Belki de Obama veya onun partisi işbaşında kalsaydı Obama'nın attığı adım devam edecekti. Trump'ın atmak istediği adım engellendi. Denetim gücü var demek. Kendi partiniz de olsa parlamentonun işine gelmiyorsa sizi engelleyebilirler. Bu kurumların hepsi anayasa teminatı altındadır. Bunlarla ilgili 'keyfim elverdi' diye bir şey yok. 5 keçiyi güdemeyecek adamlarla bu iş yürümez."

"MERSİN, YOZGAT, ISPARTA'YI GÖRÜN"

Bu beyefendi Türkiye'de SSK'ya bağlı hastaneleri yönetti mi? SSK Genel Müdürlüğü yaptı. O dönemdeki hastanelerin halini sizler de herhalde izlemişsinizdir. Bilmiyorum sizin arşivinizde var mı? Bir SSK'yı yönetirken '10 sene öncesine göre, şu anda geriyiz' diyor.
Rahmetli Savaş Ay 'Siz genel müdürsünüz ama. Bu işi ileri götürmeniz lazım. Niye yapmadınız?' diyor. Düşünün sağlam giren hasta çıkar.

Yatırım planları vesaire bürokratların değil diyor. Yahu bürokrat yatırımla ilgili planı her şeyi hazırlar, bağlı olduğu siyasiye sunar. Sen ne yaptın? Sen böyle bir şeyi yapmadın ki. Kaldı ki kendi imkanları dahilinde başarılı bir bürokrat en azından hijyenini kontrol altına alır. Sende böyle bir şey de yok. Beyefendi belki Ankara'dan hiç ayrılmamıştır. Bütün serum şişelerinin nasıl atıldığını gördük. Böyle bir hastane düşünülebilir mi? Bir de şimdi bakın hastanelere. Nüfus 80 milyon oldu. Sadece şehirlerde değil ilçelerde hastane kurduk. Bir taraftan da 'bunlar yeterli değil, doktor yetiştirmemiz lazım' dedik, salt sağlık üniversiteleri kurduk. Diş hekimi, eczacı yetiştirelim diye adımlar atıyoruz. Beyefendinin böyle bir raporu var mı? Böyle bir raporu olsa dahi senin elinde görevin var arkadaşım. Sen o hastaneyi inceleyeceksin. Sana verilmiş bütçe var, onu kullanacaksın. Ama para yönetmekten anlayan biri değil. Anlasaydı görürdük hastanelerde. Biz de işin başına geldiğimizden beri bu hastaneleri yapıyoruz değil mi? Sadece kendi bütçemizden yapmıyoruz. Şehir hastanelerini kamu-halk ortaklığı ile yapıyoruz. Çeşitlendirmek suretiyle şu anda hastaneyi X şahsa ihale ile veriyoruz. Sonra 15-20 sene neyse oranın bütün işletme olayı onun vasıtasıyla olacak. Biz doktorları vereceğiz, hemşiresini vereceğiz ama bütün bakımı onlara ait. Mersin, Yozgat, Isparta'yı görün."

Yorumlar