'Bütün iddianameler değiştirilebilir'

Paralel yapı ile mücadelede yeni boyut: Fethullahçı Terör Örgüt…

Paralel yapı olarak 17 Aralık 2013 tarihinden bu yana tanıdığımız ve Gülen cemaatinin devleti ele geçirmesi tehdidi üzerine gerçekleştirilen soruşturmalarda bir ilk yaşandı ve örgütün ismi ‘Fethullahçı Terör Örgütü’ olarak resmiyet kazandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Ferhullah Gülen'in 1 numaralı şüpheli olarak gösterildiği "Fethullahçı Terör Örgütü" iddianamesini kabul etti. Böylelikle iddianamelerin sayısı 4’ü buldu.  Peki Gülen’e yönelik operasyonlar bu iddianamenin ardından nasıl gerçekleşecek?

İstihbarat eski Daire başkanı Bülent Orakoğlu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın "Fethullahçı Terör Örgütü" iddianamesini kabul etmesiyle birlikte 4 iddianamede de Gülen’in isminin geçtiğine dikkat çekerek, “dosyalar birleştirilebilir” dedi.

İstihbarat eski Daire başkanı Bülent Orakoğlu, "Fethullahçı Terör Örgütü" iddianamesinin Türkiye’de neleri değiştireceğini AjansHaber’e anlattı:

“BÜTÜN İDDİANAMELER BİRLEŞTİRİLEBİLİR”

Fethullah Gülen’in adı geçen iddianamelerin sayısı 4’ü buldu. Adana’da başlayan TIR operasyonlarıyla jandarmaya da bu olayların sirayet etmesi askeri bölgede de operasyonların ciddi bir şekilde sürdürüleceğini gösteriyor. Bütün iddianameler birleştirilebilir. İddianameler aynı örgüt kapsamında gerçekleştirildiği için darbe iddianamesi olarak tek bir elde toplanabilir.

“HÜKÜMETİ DÜŞÜRMEYE YÖNELİK BİR GİRİŞİM SÖZ KONUSU”

Fethullah Gülen’in yapılan operasyonlar kapsamında baktığımızda hükümeti düşürmeye yönelik bir girişimi söz konusu. Geçtiğimiz nisan ayında Gülen’in MGK siyaset belgesinde bir tehdit olarak algılanacağı devlet yönetiminde bulunan kişiler tarafından açıklanmıştı. Böyle bir karar alındıktan sonra her ay boyunca devamlı bu örgütün parayı nerden elde ettiği, istihbaratı nereden sağladığına dair bunun yanı sıra devlet içi kurumların hangilerine sızdığına ilişkin tutanak tutulacak.

“GÜLEN ÖRGÜTÜ TÜRKİYE’YE MİLLİ BİR GÖZLE BAKMIYOR”

Savcı Kiraz’ın şehit edilmesiyle ilgili, ‘operasyona yanlış bir şekilde müdahale’ edildi gibi söylemler ortaya atılarak hükümeti zor duruma sokma girişiminde bulunuldu. Bu girişimde bulunan kişilerin başında da paralel yapının yazarları geliyor. Hükümete karşı propaganda yaptıklarını açık bir şekilde görüyoruz.  Ancak Türkiye’nin savcı Kiraz operasyonuna ilişkin yanlış bir müdahalesi yok. Fethullah Terör örgütü Türkiye’ye milli bir gözle bakmıyor. Türkiye’nin hafızasını silmeye yönelik hamlelerde bulunuyor. Devletin güvenlik güçlerini eleştirerek hükümeti yıldırmaya çalışıyorlar.

“GÜLEN ÖRGÜTÜ DE PKK GİBİ TANIMLANACAK”

Eskiden PKK terör örgütü ile ilgili illerden gelen değerlendirmeler MGK’da toplanıyordu. Yani özel bir bölüm oluşturularak terör örgütü olarak anılmaya başlayan PKK için birden fazla kurum eş zamanlı çalışmalar yaparak operasyon şeklinde değişime gittiler. Böylelikle daha etkili operasyonlar gerçekleştirilmeye başlandı. Gülen örgütü de PKK gibi tanımlanacak. Aynı şey şimdi ‘Fethullahçı Terör Örgütü’ içinde geçerli olacak. Bu örgüt içinde MGK’da özel bir kurum oluşturulacak. Dokümanlar, bilgiler ve belgeler tek bir çatı altında toplanacak. Ve örgüte yönelik önemli kararlar tek bir merkezden verilecek. Fethullahçı Terör Örgütü ile birlikte her devlet kurumunun görevi olacak. Gülen’in sızdığı bölgelerin üst yetkilileri bu yapıyla çok ciddi mücadele edecek. 

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.


Yorumlar