Brüksel'deki tarihi zirveden anlaşma çıktı!
Türkiye ile AB arasındaki zirvede önemli kararlar alındı. AB ülkeleri Türkiye’nin sunduğu şartları kabul etti.
Türkiye ile Avrupa Birliği arasında Brüksel’de gerçekleştirilen zirveden anlaşma çıktı. AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Türkiye ile AB arasında mültecilerle ilgili taslağı 28 AB liderine sunacak ve onaylanmasını tavsiye edecek. Türkiye ile AB arasında anlaşılan maddeler arasında Ankara, Suriyeli mülteciler dahil olmak üzere Yunanistan'a geçen tüm yasadışı göçmenleri geri alacak. Bunun karşılığında Suriyeli mültecilerin bir kısmı AB ülkelerine dağıtılacak. AB'nin Suriyeliler için Türkiye'ye verdiği mali yardım artacak, Türk vatandaşları için vizeler daha erken kaldırılacak ve AB'ye tam üyelik müzakereleri hızlandırılacak. 33 No’lu başlık Haziran ayında müzakereye açılacak. Vize serbestisi kriterleri ise Nisan ayı sonuna kadar tamamlanacak. Üzerinde anlaşılan metni Kıbrıs Rum Kesimi de kabul ettiğini açıkladı. En net açıklama ise Finlandiya Başbakanı'ndan geldi. Başbakan Juha Petri Sipilia Türkiye ile anlaşıldığını açıkladı.
Türkiye-AB Zirvesi'nden çıkan kararları Avrupa Birliği Uzmanı Can Baydarol AjansHaber'e değerlendirdi:
Türkiye, 2-3 gün içerisinde mültecileri Yunanistan’dan geri kabule başlayacak. Buna karşılık olarak da Türkiye’nin Nisan sonuna kadar o 72 kriteri tamamlayıp, Haziran ayında vize serbestisinden yararlanmasıyla ilgili bir mutabakata varıldı.
“33’ÜNCÜ BAŞLIĞIN MÜZAKEREYE AÇILACAK OLMASININ SEBEBİ…”
33’üncü başlık açılacak diye bir bilgi de vardı. Bu 33’üncü başlık mali ve bütçesel kriterlerle alakalı. Ancak bu başlık tam üye olunduğunda açılacak başlıklardan biri. Bu başlığın müzakereye açılması biraz sembolik olmuş. En azından bir başlık açılacak deniliyor ancak bu başlığın ne işe yarayacağı çok da anlaşılmış değil. Bu başlık açılarak ‘ilerleme kaydediliyor’ mesajı verilmek isteniyor.
“KIBRIS RUM KESİMİ’NİN ‘EVET’ DEMESİ…”
Kıbrıs Rum Kesimi’nin mutabakatı kabul etti. Ancak Kıbrıs Rum Kesimi’nin bloke ettiği başlıklar bizim için 23 ve 24’üncü başlıklardı. O başlıklarla ilgili bir geri adım atmaları söz konusu olmadı. Kıbrıs Rum Kesimi de ikna olmaya başladı. Bir başlık açtık. Bundan sonra da onlar da gelebilir gibi bir madde nihai metinde yer alacaktır ama bu maddenin ucu açık kalacaktır.
“VİZE SERBESTİSİ 1 YIL ÖNCE ÇEKİLMİŞ OLDU”
İlk günden bu yana vize serbestisi karşılığında mültecilerle ilgili gelişme kaydetmesi nedeniyle çok da sıcak bakmamıştım. Vize serbestisi zaten 2 yıl önce müzakeresi başlamış ve 2017 Aralık’ta neticelenmesi beklenen bir konuydu. Dolayısıyla bu bir sene geriye çekilmiş duruyor. Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve bu insanların ömür boyu Türkiye’de ikamet edecek şekilde zorlanması belki de Avrupa Birliği’nin kazanımı oldu. 3 milyar Euro daha fazla alınacak ama bu para Türkiye’nin kasasına girecek değil.
“MÜLTECİLERİ DÜZENLİ OLARAK GÖNDERME KONUSU BELİRSİZ”
Türkiye’nin talebi gelecek her mülteciye karşı bir mülteciyi düzenli olarak alınmasıydı. Öyle bir mutabakat var mı yok mu henüz belli değil. Bu sabah da medyada yer alan haberlere göre Avrupa bu yıl 72 bin mülteciyi kabul edecek diye bir gelişme vardı. Yunanistan’da şuanda ise 100 bin mülteci var. Biz ülke olarak hepsini geri alırsak nasıl düzenli olarak göndereceğiz henüz belirsiz.
72 MADDE NİSAN SONUNA KADAR YETİŞİR Mİ?
Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki vize serbestisi mutabakatıyla ilgili olarak yapılması gereken 72 kriter bulunuyor. Bu 72 kriterin içinde 9 tane temel yasa var. Şuanda da AK Parti hükümetinin yeterli çoğunluğu var. Sıkı bir çalışma ile bu 72 kriter şartı sağlanabilir. Sınır kontrollerinin ortaya koyması, Türkiye’nin vize uygulamadığı ancak AB’nin vize uyguladığı ülkeler gibi durumlar var bunların düzenlenmesi gerekiyor. Bir de pasaportların Avrupa Birliği standartlarına uygun hale getirilmesi gerekiyor. Ben bu şartların Haziran ayına kadar yapılacağını düşünüyorum.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar