Adalet Bakanı Bozdağ 'Kılıçdaroğlu yürüyüşü'nün asıl amacını açıkladı

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki amacıyla sürdürdüğü yürüyüşün asıl amacını açıkladı.

Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki amacıyla sürdürdüğü yürüyüşün bir amacının da "yargıda görev yapan hakim ve savcıları baskı altına alarak hem FETÖ davalarında hem darbe davalarında hem de Kılıçdaroğlu’nun sonuç beklediği, bazı takip ettiği özel davalarda özel sonuçlar çıkmasını sağlamak" olduğunu ifade etti.

Bozdağ, Ramazan Bayramı programı kapsamında Yozgat'a geldi. AK Parti İl Başkanlığını ziyaret ederek partililerle bayramlaşan Bakan Bozdağ, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, "CHP'nin adalet yürüyüşüne HDP de destek vereceğini açıkladı. FETÖ'nün de destek vereceği belirtiliyor. Bu konuya ilişkin neler söylersiniz" sorusu üzerine, Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşünün samimi değil hesaplı olduğunu söyledi.

Şu anda Türkiye cezaevlerinde pek çok tutuklu ve hükümlü bulunduğunu, sadece bir kişi için yürüyüş yapıldığını ifade eden Bozdağ, "Bakıyorsunuz, hesapları kitapları başka. Bunun üzerinde 'o nedir' diye sorarsanız bir defa CHP’nin iç tartışmalarını bertaraf etme hesabı var. Dikkat ederseniz yürüyüşten önce kongre tartışmaları vardı, şimdi bu tartışmalar bitti, kongre tartışanlar da Kılçdaroğlu’nun etrafında yürüyüşe geçti. Hesabın biri bu. Burada bir netice almış gözüküyor. İkinci hesap, Türkiye’nin uluslararası alanda aleyhine yürütülen kampanyalara destek vermek. Türkiye’nin aleyhine yürütülen itibarsızlaştırma çalışmalarına destek vermek çünkü FETÖ, PKK, DHKP-C gibi terör örgütleri ve Türkiye’nin yurt dışındaki görünürlüğünü Türkiye’nin aleyhine çevirmek, Türkiye’nin aleyhine kanaatler, algılar oluşturmak ve hakikatlerin önüne gerçek olmayan algıları ikame etmek için büyük paralar harcıyorlar." diye konuştu.

Bozdağ, özellikle FETÖ'nün hem siyasilere hem STK’lara hem medya mensuplarına, Türkiye’nin aleyhine açıklamalar yapmak için milyonlarca para harcadığını ifade ederek, "Sonra da bu açıklamaları alıp başka yerlere gönderiyor. Bakın, siz Türkiye'de her şey iyi diyorsunuz ama Türkiye bu. Kendi verdiği parayla kendi yazdırdığı haberleri daha sonra Türkiye’nin gerçeği gibi takdim ettiriyor. İşte bu yürüyüşte FETÖ’nün diğer Türkiye aleyhtarı çevrelerin yurt dışında Türkiye aleyhine algı oluşturma projelerine bir destek anlamı taşımaktadır. Oraya da bir katkı sunuluyor. Bir hesapta bu." dedi.

"BOŞUNA YORULUYORLAR"

2019 seçimlerinde yüzde 49’u CHP’nin arkasında bir arada tutma hesabının da yapıldığını aktaran Bakan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu hesap da tutmayacaktır çünkü CHP’nin arkasında böylesi bir durumla Türkiye’nin yüzde 51’ni böyle bir noktaya getirmek kolay değil. Çünkü Türk milletinin sokakları kullananlara, eylem yapanlara, terör örgütlerinin eylem yöntemlerini siyasi partilerin muhalefet yöntemine dönüştürenlere prim vermediği, Türkiye’nin geçmiş siyasi tecrübesiyle çok net bir şekilde ortadadır."

Yürüyüşün bir diğer amacının da yargıyı etkilemek olduğunu dile getiren Bozdağ, şunları kaydetti:

"Yargıda görev yapan hakim ve savcıları baskı altına alarak hem FETÖ davalarında hem darbe davalarında hem de Kılıçdaroğlu’nun sonuç beklediği bazı takip ettiği özel davalarda özel sonuçlar çıkmasını sağlamaktır. Buradan bir kez daha ifade etmek isterim ki yürüyüşlerle, tehditle, hakaretle yargının kararlarını etkileyeceğini düşünenler veya yargıdan bu yöntemleri kullananlar istediği kararı alacağını umanlar, boşuna yoruluyorlar. Boşuna kendilerine zarar veriyorlar. Şimdi hem kendilerine hem de başkalarına sıkıntı veriyorlar. Yargıyı bu yöntemle etkilemeleri, istediği bu kararları yargıdan çıkarmaları mümkün değildir. Türk yargısı bundan önce olduğu gibi bundan sonra da Anayasa, kanun ve hukuka bağlı vicdani kanaatleriyle doğru olduğuna inandığı kararı vermeye herhangi bir baskı, tehdit ve korkuya kapılmaksızın devam edecektir, bundan da kimsenin şüphesi olmasın."

"CHP, FETÖ ELEBAŞISININ AVUKATLIĞINI YAPIYOR"

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Darbenin kontrollü darbe oluştuğuna ilişkin FETÖ elebaşı, terörist başı Gülen’in yaptığı açıklamaların Türkiye’de genel başkan düzeyinde avukatlığını CHP yapmaktadır." dedi.

Ramazan Bayramı dolayısıyla Yozgat'a gelen Bozdağ, AK Parti İl Başkanlığında partililerle bayramlaştıktan sonra çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bozdağ, bir gazetecinin, "Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasına ilişkin hazırlanan iddianamede, bazı emniyet mensuplarının savcılıktan bilgi gizlediği ortaya çıktı, bunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusu üzerine, darbenin kilit isimlerinden biri olan Öksüz'ün yakalandıktan sonra tahliyesinin Türkiye’nin ana gündemlerinden olduğunu söyledi.

Adil Öksüz'ün hemen arkasından Hakimler ve Savcılar Kurulunun, hakim ve orada karar veren adli kişilerle ilgili soruşturma başlattığını anımsatan Bozdağ, "Bir hakim ihraç edildi, diğer hakim de açıkta. Öte yandan İçişleri Bakanlığı da hem görevli polisler hem de jandarmalarla ilgili idari tahkikat başlattı. Cumhuriyet savcılığı da adli tahkikat başlattı. Konu inceleniyor. Bizim bütün derdimiz, burada gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Bu iddianame, bugüne kadar konuşulanların dışında yeni şeylerin olduğunu ortaya koydu. Bunlarla ilgili yargılama devam edecektir. Sonuçta bu işte eli olanlar adaletten hak ettikleri cevabı alacaklardır." dedi.

 Kılıçdaroğlu’nun, Adil Öksüz olayı ve darbe sonrası söylediklerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Bakan Bozdağ, "15 Temmuz'da darbeye karşı Mecliste onlarla beraber durduk, bombaların altında birlikteydik. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün başarısız olmasından sonra darbe teşebbüsünü unuttu. Uzunca bir zamandır 15 Temmuz’a 'darbe' dahi demiyor. Çok nadir diyor, çaresiz kaldığı yerlerde diyor. Kahramankazan’dan geçerken söyledi. CHP’li temsilcilerin açıklamasına bakarsanız 15 Temmuz darbe teşebbüsü neredeyse konuşmalarının içerisinde hiç geçmiyor dersek yanlış olmaz." diye konuştu.

Bakan Bozdağ, CHP'lilerin yeni bir darbeden bahsettiklerini aktararak, şöyle konuştu:

"20 Temmuz'da bir darbeden bahsediyorlar. 20 Temmuz, Türkiye’de olağanüstü halin ilan edildiği gündür. Darbe teşebbüsünde bulunanların doğurduğu tehlike ve tehdidi ortadan kaldırmak için acilen alınması gereken tedbirleri almak ve Türkiye’de yeniden bir 15 Temmuz yaşanmasının önüne geçmek için ilan edilen olağanüstü hale karşı çıkıyor. Onu darbe kabul ediyor. Halbuki 20 Temmuz, 15 Temmuz darbe teşebbüsü yapanların devletten ayıklanması ve onların bir daha devlet için tehlike oluşturmaması için FETÖ’ye vurulan en büyük darbedir."

"TÜRK MİLLETİ BU FOTOĞRAFA DUA ETMEZ, DESTEK VERMEZ"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun FETÖ'ye sahip çıktığını ifade eden Bakan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kılıçdaroğlu, 'FETÖ'ye niye darbe vuruyorsunuz’ diyor. Tabii darbenin kontrollü darbe oluştuğuna ilişkin FETÖ terör örgütü elebaşı, terörist başı Gülen’in yaptığı açıklamaların Türkiye’de genel başkan düzeyinde avukatlığını CHP yapmaktadır. Bu darbe teşebbüsünün kontrollü bir darbe teşebbüsü olduğunu uluslararası planda milyonlarca dolar harcayarak hem siyasilere hem STK’lara hem düşünce kuruluşlarına hem medyaya ve hem uluslararası bazı kurumların temsilcilerine orada istedikleri yönde raporlar hazırlatıp, makaleler yazdırıp onun bir altlığını oluşturmaya çalışıyor. Bu altlığın Türkiye ayağını CHP oluşturuyor. Ben daha öncede söyledim. Bu konudaki samimi görüşlerini CHP’nin açıklaması lazım."

"CHP'nin 'Adalet Yürüyüşü'nün bir ayağı da FETÖ ile ilgili yürüyen adli süreçlerde FETÖ’ye destek vermek olduğu çok açık." diyen Bakan Bozdağ, "Şimdi HDP’liler de katılacağını ifade ediyorlar. Bir yandan FETÖ bir yandan HDP, bir terör örgütü öte yandan da PKK terör örgütünün siyasi kanadı beraber yürüyecekler. Bunlar Türk halkını, Türk milletini temsil etmez. Türk milleti bu fotoğrafa dua etmez, destek vermez. Kılıçdaroğlu bunu görmeli, görmezse millet onlara 2019'da bir kez daha gösterecektir." ifadelerini kullandı.


Yorumlar