4. Dünya Göçebe Oyunları'nda 3. gün başladı

Dünya Etnospor Konfederasyonu tarafından bu yıl dördüncü kez düzenlenen Dünya Göçebe Oyunları'nda 3. gün etkinlikleri başladı.

İlk 3'üne Kırgızistan'ın ev sahipliği yaptığı organizasyonun dördüncüsü, Bursa'nın İznik ilçesindeki İznik Gölü'nün kıyısında gerçekleştiriliyor.

"Gelenekten Geleceğe Bir'iz!" sloganıyla düzenlenen 4. Dünya Göçebe Oyunları'nda 13 branşta 102 ülkeden 3 binin üzerinde sporcu mücadele ediyor.

Oyunların üçüncü gününde atlı okçuluk, alış güreşi, kapışmalı aba güreşi, kökpar-kökbörü, şalvar güreşi ve kuraş müsabakaları yapılacak.

Kültürel etkinlikler de düzenlenecek

Organizasyon, spor müsabakalarının yanı sıra kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapacak.

Oyunlar için hazırlanan alanda, el sanatları atölyeleri, yöresel tanıtım çadırları ile uygulamalı atölyelerde vatandaşlar, kültür ve sanat alanında farklı deneyimler yaşayabilecek. Ayrıca saat 12.00 ile 13.00 arasında Mevlid-i Şerif okunacak.

Gastronomi bölümünde evrensel tatları deneyimleyecek misafirler, İznik Köylü Pazarı'ndan alışveriş yapabilecek. Katılımcılara yöresel ikramlarda da bulunulacak.

Binicilik, okçuluk, geleneksel çocuk oyunları, çocuk obası sanat atölyeleri, izcilik ve hippoterapi (atlı terapi) alanlarında özellikle çocuklar, eğlenceli anlar yaşayarak dolu dolu zaman geçirecek.

Sahne bölümünde ise evrensel müzikler ve halk dansları gösteri düzenlenecek. Trio Mandili grubu ile Mustafa Ceceli'nin konser vereceği alanda misafirlerin keyifli anlar yaşatılacak.

En çok eğlenenler çocuklar oluyor

İznik Gölü'nün kıyısında 13 branşta 102 ülkeden 3 binin üzerinde sporcunun mücadele ettiği oyunlar, yüzlerce çocuğu da ağırlıyor. Özellikle öğrenci grupları ve aileleriyle gelen çocuklar binicilik, okçuluk ve geleneksel oyunlarla keyifli vakit geçiriyor.

Alanda oluşturulan "Çocuk Obası"ndaki sanat atölyelerinde eğlenceli anlar yaşayan, keyifli zaman geçiren çocuklara masallar da anlatılıyor.

"Katılımdan çok memnunuz"

Çocuk Obası'nın sorumlusu Bilge Tüzel, AA muhabirine, bu alanda Türk dünyasına ait geleneksel çocuk oyunlarını oynattıklarını söyledi.

Etkinlik alanında 7'den 70 herkese hitap ettiklerini belirten Tüzel, şunları anlattı:

"Tobit oyunu, fırfır oyuncak yapımı, aşık oyunu, dokuz kumalak, dokuz korgol gibi oyunları oynatıyoruz. Kuşaktan kuşağa aktarmayı ve geleneksel çocuk oyunlarını günümüzdeki çocuklarla buluşturmayı hedefliyoruz. Özellikle okul gruplarımız çok fazla ilgi gösteriyorlar. Biz sırasıyla bütün atölyelerimizi geziyoruz. Katılımdan çok memnunuz. Yaklaşık 25 çeşit oyunu çocuklarla buluşturuyoruz. Atölyelerimiz ayrı olarak gerçekleştiriliyor. Anadolu masalları anlatımları, fırfır oyuncak, kaşık, kupa yapımı atölyelerimiz ilgi görüyor. Üç taş, dokuz taş, çuval yarışı, yumurta yarışı gibi oyunları oynatıyoruz."

Tüzel, çocuklardan olumlu geri dönüşler aldıklarını vurguladı.

Bu geleneksel oyunların, Türkiye'de bilinen birçok oyunla bazı yönlerinin benzediğini bildiren Tüzel, "Anlatılan masallar da öyle. 'Biz bunu bir yerden hatırlıyoruz.' diyorlar. Hiç bilmedikleri oyunları gördüklerinde ise burada öğrendiklerini ve evlerine gittiklerinde, aileleriyle ya da sokakta arkadaşlarıyla oynayacaklarını söylüyorlar. Biz de amacımız bu olduğu için çok mutlu oluyoruz." ifadesini kullandı.

 

"Buraya herkes gelmeli"

Öğrencilerden Yusuf Yiğit Temur da etkinlik alanını çok beğendiğini, ata bindiğini ve ok attığını belirtti.

İznik'e annesi ve arkadaşlarıyla geldiğini ifade eden Temur, "Buraya herkes gelmeli. Zaten sadece bir oyunu bilmiyordum. Yağlı güreşi bilmiyordum, onu da öğreneceğim. Burada öğrendiği oyunları arkadaşlarıma anlatacağım." dedi.

Zeynep Sude Kaplan ise bu tür etkinliklerin her yıl düzenlenmesi gerektiğini dile getirerek, "Birçok etkinliğe katıldım. Oyun alanında birçok oyunu yeni öğrendim, çok güzeldi. Türk oyunlarının çoğunu zaten biliyordum. Yeni öğrendiğim oyunları arkadaşlarıma da anlatıp beraber oynayacağız. Beni burada en çok atlar şaşırttı. Çok büyük geldi gözüme." diye konuştu.

Oyunların üçüncü gününde kapışmalı aba güreşi müsabakaları yapılıyor.

Türklerin en eski sporlarından olan kapışmalı aba güreşinde mücadele edenler; deri, kolsuz, boyu güreşçinin dizlerine kadar gelen ve belden siyah bir kuşakla bağlanan "aba" adı verilen bir kıyafetle güreşiyor. Abalı güreşçiler, davul zurna eşliğinde gerçekleşen müsabakalarda rakiplerini bellerindeki kuşaktan ve abalarından tutup çeşitli oyunlar yaparak, omuzlarını veya göbeklerini yere getirip üstünlük sağlamaya çalışıyor. Güreşin sonunda kazanan ve yenilen sporcular sırayla rakiplerini kucaklayıp havaya kaldırarak, birbirlerine saygılarını gösteriyorlar.

Çim üzerinde yapılan güreşlere 19 ülkeden 65 sporcu katılıyor. Özellikle Moğolistan'dan gelen izleyicilerin yoğun ilgi gösterdiği mücadeleler kıran kırana geçiyor.

"Amacımız geleneksel sporların olimpiyatlara kazandırılması"

Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Başkanı İbrahim Türkiş, AA muhabirine, Türkiye'de Göçebe Oyunları'nın ilk kez gerçekleştirildiğini, kendilerinin de oyunlara alışmaya çalıştıklarını söyledi.

Aşırtmalı ve yağlı güreşlerin ardından kapışmalı aba ve alış güreşlerinin yapıldığını belirten Türkiş, "Öğleden sonra şalvar güreşiyle devam edecek. İlgi sabahın erken saatlerinden itibaren gayet güzel. Özellikle aba güreşinin çok yoğun olduğu bölgeler bizim ülkemiz. Doğu Akdeniz'deki illerimizin olduğu noktalar. Burada da çok ciddi ve samimi bir ilgi var. Yağlı güreşte de çok büyük ilgi vardı." dedi.

Farklı ülkelerden sporcuların da güreşlerde yer aldığını dile getiren Türkiş, birçok ülke insanının müsabakaları takip ettiğini anlattı. Türkiş, "Bizim amacımız ileride bu geleneksel sporların olimpiyatlara kazandırılması. Burada uluslararası mecradan pek çok sporcunun, spor adamının, antrenörün, taraftarın bütünleşmesini hep birlikte görüyoruz." diye konuştu.

Yorumlar