'Türkiye'nin PKK ile mücadelesi de etkilenir'
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) başkanlık krizi başka sorunlara da kapı aralayabilir.
IKBY Başkanı Mesut Barzani’nin görev süresinin dolmasının ardından yeni başkanlık sistemi konusunda süreç çıkmaza girdi. Erbil’deki liderlik çekişmesinin Kürt bölgesinin çok kritik gerilimlerle karşılaştığı bir döneme denk gelmesi ile çevreye etkisi de tartışılıyor.
Bölgedeki iç karışıklıklar da göz önüne alındığında başkanlık krizi ne gibi sorunlara gebe? Kürt bölgesindeki başkanlık sorunu bölgeyi nasıl etkileyecek?
Kürt bölgesindeki gelişmeleri Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM) Ortadoğu Araştırmaları Uzmanı Ali Semin, AjansHaber’e değerlendirdi.
"BAŞKANLIK KRİZİ 2 SENEDEN BERİ VAR"
Öncelikle şunu söyleyeyim. Başkanlık krizi 2 seneden beri var ama özellikle geçtiğimiz 2013 tarihinde yine başkanlık krizi vardı ama onu çözüm yolları arayışına girildi. O zaman denklem biraz daha farklıydı. Goran KDP’yle yani Barzani’nin partisiyle Nuşirevan Mustafa’nın partisi yakınlaşmıştı. Çünkü hükümet kurma aşamasındaydı. O yüzden dengeli bir politika izlenmişti.
BARZANİ BIRAKMAK İSTEMİYOR
Bugün KDP’nin karşısında ciddi bir cephe var. Bunların hepsi Barzani’nin görev süresinin uzatılmasına karşı duruyorlar ancak şöyle bir durum var. Barzani’nin 2014 yılında uzatılan başkanlık süresini, 2 sene daha uzatmışlardı ve 1 kereye mahsustu. Şimdi tekrar uzatılma ihtimali yüksek gözüküyor çünkü Barzani burada bırakmak istemiyor. Uzlaşma konusunda da KDP’nin diğer partiler arasında Barzani’nin görev süresi uzatılırsa görüşelim gibi bir görüş ortaya çıkıyor. Anlaşmazlık burada ortaya çıkıyor. Kürt partilerinin yani Barzani’nin karşısındaki partilerin görev süresini 2 sene daha uzatılmasına yönelik bir açıklamaları var Barzani’yi tamamen kesmek istemiyorlar. Bölgede yaşana sıkıntılar Barzani’nin görev süresiyle ilgili gözüküyor ama daha çok sistemle ilgili sorunlar yaşanıyor.
“KRİTİK SÜRECE GİRİLDİ”
Sistemin en başında şu geliyor; parlamenter sistem olmalı diyorlar, başkanlık sistemi istemiyorlar. Başkanı yani Bölgesel Kürt Yönetim’in başkanı parlamento tarafından seçilmeli. Yetkilileri kısıtlamalı yani olağanüstü hal gibi bazı yetkileri var onları kısıtlamalı. Bunlar üzerine de anlaşamıyorlar. Çünkü Barzani hem görev süresini uzatmak istiyor 2017 parlamento seçimlerine kadar, hem de yetkisinin sınırlandırılmasını istemiyor. Aslında anlaşmazlık buradadır ve kritik sürece girildi. Şunu belirteyim Barzani’nin görev süresi tamamen bitmiştir ama yetkileri devam ediyor.
“YUSUF MUHAMMED’İN YAŞI TUTMUYOR”
Şimdi gelelim parlamentoya. Ayın 20’sinden sonra Barzani’nin görev süresiyle ilgili sorunlar çözülmediği için parlamento sistemine geçmesi gerekiyordu yani Kuzey Irak parlamento Yusuf Muhammed’e geçmesi gerekiyordu. Şimdi Yusuf Muhammed’in yaş sorunu var. Parlamento Başkanının yaşı 38 olduğu için, başkanlık edemez. Yaşı tutmuyor, uyuşmuyor. Onun için bunda bir sorun var, aslında KDP’nin de elini güçlendiren bir durum bu.
“BARZANİ DIŞINDA BİR ALTERNATİF YOK!”
Bunun dışında da şöyle bir durum ortaya çıkabilir, parlamentoda yetkilerin uzatılıp uzatılmamasından ziyade tartışma dediğim gibi parlamenter sisteme dönüşmesi Kuzey Irak’ın. Yaş sınırlaması da çok sorun değil. Şimdi parlamento başkanlığı devralırsa 60 gün içerisinde seçime gidilmesi gerekiyor. Kuzey Irak’taki seçim komiserliğinden de açıklama şu; seçime gidilirse bize 6 ay lazım ama 60 gün içerisinde yasal olarak seçim yapmaları lazım. Şimdi bu 2 kritik nokta, hem yaşının tutmaması parlamento başkanının hem de 60 gün sonra seçim yapılması gerekiyor. Üçüncüsü de seçim komiserliğinin 180 güne ihtiyacımız var demesi. Bu üçü de nereden bakarsanız bakın Barzani dışında bir alternatif kalmıyor. O yüzden bugün şunu söyleyeyim ciddi bir çekişme söz konusu.
ABD BARZANİ’DEN YANA TAVIR ALDI
İki gün önce bir toplantı yapıldı ve 16 parti katıldı. Oraya aynı zamanda ABD Dışişleri Bakan Müsteşar Yardımcısı katıldı, İngiltere’nin Irak Büyükelçisi katıldı ve bunların hepsi Barzani’den yana tavır aldılar. Amerika şöyle düşünüyor, şuanda IŞİD’le bir mücadele var ve Barzani bu mücadelenin başında geliyor. Şu andaki durum kritik ve bütün partilerden talebi şu; Barzani’nin görev süresini 2 sene uzatın. 2 sene uzatması konusunda daha önce de uzatılmıştı, tekrar da uzatılabilir. Asıl amaç, birincisi sistem, ikincisi güç mücadelesidir. Kürt partileri de biliyorlar, krizli bir Kuzey Irak devam etmesi siyasi anlamda, ekonomik anlamda zaten kriz yaşıyor. Kürtlere bir dezavantaj olacağını, olumsuz olacağını biliyorlar ama bunların temel amacı biraz Barzani’nin yetkilerini frenlemek.
“PETROL EN BÜYÜK SORUN”
Petrol konusu en büyük sorun aralında. Petrol gelirleri konusunda şeffaflık izlenmediği ifade ediliyor yani bir sürü sorun var ama benim kanaatimce ABD’nin müdahalesinin sonucunda muhtemelen uzatılacak. Çünkü partiler her ne kadar görev süresi uzatılmasın deseler de bir aday göstermiyorlar. Hiçbir aday gösterilmiyor.
TÜRKİYE KUZEY IRAK’IN AVRUPA’YA AÇILAN KAPISI
Barzani’yle Türkiye’nin çok iyi ilişkileri var. KDP’nin içinden bir başkan seçilmediği sürece İran’a daha yakın bir başkan gelir. Türkiye ilişkileri ister istemez devam eder ama bu kadar verimli olmaz. Ticari anlamda Kuzey Irak zaten muhtaç Türkiye’ye. Türkiye Kuzey Irak’ın Avrupa’ya açılan kapısı aynı zamanda. En büyük sorunlu bölgelerden bir tanesi İran, bir tanesi Irak, IŞİD’le birlikte ciddi bir sorun yaşıyor. Dediğim gibi Barzani’den sonra Türkiye’yle ilişkiler aynı gitmeyebilir. Ticari anlamda olmasa da, diplomatik anlamda... Barzani ciddi Türkiye’ye yakın olarak ve kendi iç dinamiklerini gözeterek bölgesel politikalarını düzenliyor. İran Barzani’nin tavırlarına karşı ama Barzani’nin bölgesel anlamda dayanabileceği ülke Türkiye’dir.
PETROLDE TÜRKİYE’NİN DE ZARARI VAR
Barzani’nin Türkiye’yle ilişkilerini şöyle söyleyeyim; Barzani pragmatik düşünüyor ve artık realist olarak bölgedeki ilişkilerini Türkiye’yle güçlendiriyor. Biliyorsunuz petrol konusunda Bağdat’la ilişkilerinin kötüleştiği zaman Türkiye’yle ilişkilerini geliştirdi ve Kuzey Irak petrolünü dünya piyasalarına satmaya başladı. Enerji konusunda da son zamanlarda ciddi sabotaj söz konusu, şu ana kadar 500 milyondan dolardan fazla Kuzey Irak’ın zararı var. Türkiye transit bir ülke olduğu için ,yanılmıyorsam her varil için 1 dolar alıyor, ve Türkiye’nin de zararı var. Ticaret konusunda da güneydoğunun istikrarsız olması, güvensiz olması ister istemez ticaretin de azaltması söz konusu olabilir ama dediğim gibi Türkiye için şu anda Barzani’nin kalması avantajlı olacaktır.
TÜRKİYE İSTİKRARI DESTEKLEYEBİLİR
Kuzey Irak’ın istikrarlı kalması Türkiye’yle hem ekonomik hem siyasi ilişkilerini aslında önemlidir. Türkiye şu ana kadar biz şunu destekliyoruz gibi bir tavır sergilemiyor ama Türkiye istikrar kimdeyse onu destekleyebilir. Barzani’yle çok iyi ilişkiler kurmuş, Barzani’nin gitmesi Kuzey Irak’taki gelişmeler göz önüne alındığında Türkiye’nin çıkarına değil diye düşünüyorum ben.
TÜRKİYE’NİN PKK İLE MÜCADELESİ DE ETKİLENİR
Barzani daha önce PKK için,” Kuzey Irak topraklarını terk edin” açıklamasında bulundu. Oğlu biliyorsunuz ulusal güvenlik şefidir aynı zamanda o da açıklama yaptı. Barzani bazı şeylerden rahatsız çünkü PKK’nın yaptığı şeyler KDP’ye karşı bir tavır alıyor aslında. Barzani eskiden 90’lı yıllardan 2009’a kadar, sadece Talabani’yle bir güç mücadelesi içindeydi ama şu anda özellikle Arap baharından sonra bölgede diğer muhalif partilerin güçlenmesiyle, hem Suriye krizi hem IŞİD’in Irak’ta ve Suriye’de güçlenmesi, bölgelerde ilerlemesi, burada PKK’nın devreye girmesi yani şu anda PKK’nın sadece siyasi bir güç mücadelesi içinde değil Barzani’yle.
PKK KUZEY IRAK’A ZARAR VERMEYE ÇALIŞTI
Dikkat ettiyseniz Kuzey Irak’ın ekonomisine de zarar vermeye çalıştılar, bu Barzani’ye bir mesajdır aslında ve Barzani bunun farkında. Barzani mücadele etmeye çalışıyor, özellikle Şengal Dağı’nda kanton bölgesi ilan etmesi, bunların hepsi Kuzey Irak’la ilişkilerini bozdu. PKK’nın KDP’ye karşı nasıl bir tavır aldığı belli. PYD’nin Suriye’nin kuzeyinde Barzani’nin desteklediği partilere karşı tavrını biliyoruz yani kanton bölgelere girşini yasaklıyor. Şu anda Barzani hem Kuzey Irak’taki Kürt partileriyle hem PKK’yla hem de IŞİD’le mücadele etmek zorunda kalmış gözüküyor ama dediğim gibi PKK artık Barzani’yle bir güç mücadelesi içinde. PKK da biraz terör örgütü olmasına rağmen Bölgesel Kürt Parti Liderliğine oynuyor gibi ama KDP’yle kötü olan ilişkileri PKK terör örgütünün, Talabani’nin partisi Goran’la iyi ilişkileri var.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.