"Tek partili iktidar sağlanmazsa..."
Erken seçim kararının alınmasının ardından derecelendirme kuruluşlarından da art arda Türkiye'nin ekonomik durumuna ilişkin açıklamalar geldi...
Moody’s in Türkiye’de seçimlerin tekrarlanması kararıyla uzayan siyasi belirsizliğin Türkiye’nin kredi notu açısından olumsuz olduğunu açıkladı. Bir diğer derecelendirme kuruluşu olan Fitch Ratings tarafından Türkiye’ye ilişkin yapılan açıklamada da “ Mevcut siyasi çıkmazın, kamu finansmanına yönelik acil bir risk oluşturmadığına inanıyoruz” değerlendirmesi olumsuz bir tablo çizilmedi. Derecelendirme kuruluşlarının yaptığı açıklamaların aynı doğrultuda olduğunu belirten Prof. Dr. Ünsal Ban “Bizim, derecelendirme kuruluşlarının söylemlerine göre değil de kendi düşünce ve mantığımız göre hareket etmemiz daha doğru olacaktır” dedi. Ban’a göre bu kuruluşların söylemlerine mesafeli durulmalı…
İşte Prof. Dr. Ünsal Ban’ın Ajanshaber’e yaptığı ‘derecelendirme kuruluşları’ ve ‘erken seçim’ değerlendirmesi:
“DERECELENDİRME KURULUŞLARI A DİYORSA B OLUR B DİYORSA…”
İki derecelendirme şirketinin açıklamasının da aynı doğrultuda olduğunu söyleyebiliriz aslında. Burada değinilmesi gereken bir nokta vardır: Derecelendirme kuruluşlarının Türkiye ile ilgili açıklamalarına baktığımız zaman; her şey çok olumlu giderken olumsuz, olumsuz giderken de olumlu yorumlar yaptığını görüyoruz. Bir başka ifadeyle bu derecelendirme kuruluşları A diyorsa B oluyor B diyorsa çok daha farklı bir durumla karşı karşıya kalıyoruz. Bu nedenle bu kuruluşların söylemlerine karşı hep mesafeli duruyorum. Bu kuruluşların nerelerden komuta edildiği nasıl organize edildiğini hepimiz çok iyi biliyoruz.
“BİZ DERECELENDİRME KURULUŞLARINA DEĞİL…”
Şu durum da bir gerçektir ki Türkiye’de bir siyasi istikrarsızlık olursa ve ya siyasi istikrarsızlık devam ederse bu bir noktada ekonomiye yansıyacaktır. Şimdiye kadar yansımamasının temel nedenlerinden bir tanesi şu ana kadar 12 yıllık bir birikimin olması ve bu birikimin çok iyi kullanılıyor olmasıdır. Biz derecelendirme kuruluşlarının bize söylediğine değil de kendi düşünce ve mantığımız göre hareket etmek daha doğru olur diye düşünüyorum.
1 KASIM TARİHİ EKONOMİK AÇIDAN NASIL DEĞERLENDİRİLİR Seçim ne kadar erken olursa o kadar iyi olur demiştik. Neticede her geçen gün kaybedilen bir gün anlamına geliyor. Bunları Türkiye’nin tekrar çok hızlı kazanması lazım. Dünyadaki ülkeler arasında iyi bir sıralamaya girebilmemiz için güçlü bir ekonomiye sahip olabilmemiz için güçlü bir iktidara ihtiyaç var. Güçlü bir iktidar da tek partiden geçiyor ne yazık ki Türkiye gibi ülkelerde. Bu bağlamda hareket etmek lazım. En erken zamanda olan seçim Türkiye’ye daha büyük katkı sağlayacaktır.
“TEK PARTİLİ İKTİDAR SAĞLANMAZSA…”
İstikrar sağlanmazsa her şey çok farklı gelişecektir. Olaya borsa, döviz ve faiz açısından bakarsak, faiz çift haneleri gördü Türkiye’de ve böyle bir durumda faizde hızlı bir yükseliş meydana gelir. Döviz cephesinde de yükseliş devam edecektir. Merkez Bankası faiz artırma kararı alacaktır. Ardından da borsa da 55 binlere 60 binlere doğru bir gerileme izlenecektir.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.