Kozmik Oda operasyonunda amaç TSK'yı itibarsızlaştımak!
Kozmik Oda soruşturmasına takipsizlik kararı verildi ama kafalardaki soru işaretleri hala giderilmedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kamuoyunda ‘Kozmik Oda’ soruşturması olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu personelinin adının karıştığı soruşturmayla ilgili takipsizlik kararı verdi.
Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiası ile başlayan süreçte, ‘Kozmik Oda’ olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nda yapılan inceleme ile ilgili soruşturmaya takipsizlik kararı verildi ancak konu ile ilgili kuşkular hala gündemdeki yerini koruyor. Nitekim, iddialar üzerine yapılan incelemede ‘Kozmik Oda’da ‘devlet sırrı’ niteliği taşıyan dijital belgelerin sızdırıldığı medyaya yansıdı.
Takipsizlik kararının verilmesinde telefonla gelen ihbarın sahte olması da amacın çok farklı olduğu kuşkularını doğruyor.
Peki ‘Kozmik Oda’ olarak bilinen ve devlet sırrı niteliğinde belgelerin yer aldığı Seferberlik Tetkik Kurulu’nda hangi bilgiler bulunur? Yapılan bu incelemede gizli bilgilerin sızdırılması söz konusu mudur?
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, Türkiye’nin gündemindeki ‘Kozmik Oda’ soruşturmasını ve bu kurumun mahiyetini AjansHaber’e değerlendirdi.
SEFERBERLİK TETKİK KURULU’NDA HANGİ BİLGİLER BULUNUR?
Kozmik Oda olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nun mahiyeti hakkında bilgi veren Kuloğlu, “Seferberlik Tetkik Kurulu daha önce Türkiye’nin gündeminde olan bir konuydu. Bu daha sonra Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın bünyesine geçti. Özel Kuvvetler’in buradaki vazifesi, ülke işgal edildiği vakit ülkeyi tekrar kurtarmak için yeni bir örgütlenme hazırlamaktır. Bu örgütlenmede tabii ki yeraltı faaliyetleri önem kazanmaktadır. Mühimmat depoları nerede olacak, askerler nereden derlenecek, silahlar nereden alınacak, kim kimle irtibat kuracak, kim istihbarat görevlisi olarak çalışacak vs. buna benzer ülke içerisinde ülke işgal edildiği zaman onu yeniden kurtarmak için yapılacak teşkilatlanmanın esasları burada önceden planlandırılır ve bulundurulur” dedi.
‘KOZMİK ODA’ NEDİR?
Kozmik Oda’nın da tetkik kuruluna benzer şekilde olduğunu dile getiren Kuloğlu, “Buna benzer, araç planları vs. hepsi burada bulunur. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde Seferberlik Tetkik Kurulları’nı daireleri vardır. Bunlar bu bölgede faaliyetlerini sürdürürler ve barış zamanında, savaşta ülke işgal edildiğinde nasıl kurtarılacağına dair, yapılan planların icraatının nasıl yapılacağına ilişkin bilgileri ihtiva eden yerdir” diye konuştu.
“SİLAHLI KUVVETLERİN HER TARAFINA GİRİLDİ, FETHEDİLDİ”
‘Kozmik Oda o zamanki anlayış çerçevesinde sanki darbe planlarının yapıldığı bir yer olarak lanse edildi, böyle algılandı’ diyen Kuloğlu, “Bir noktada buralar çok gizli yerlerdi, herkesin girmesi mümkün değildi, silahlı kuvvetler içerisinde bile ancak Genelkurmay Başkanı, ikinci başkan, kuvvet komutanları ve orada bu konu ile ilgili çalışanlar girebilir. Buralara girilmesi ‘silahlı kuvvetlerin her tarafına girildi, fethedildi’ duygusu yaratmak için böyle bir senaryo düzenlenmişti. O senaryo içerisinde böyle bir icraat yapıldı. Bu zaten Arınç’a suikast davasının devamında gelen bir konuydu. Çünkü oradaki 2 subayın Arınç’a suikast planı yaptığı iddia edilmişti. Bunlar da Seferberlik Tetkik Kurulu’nda çalışıyordu. Oradan oraya gelindi. Acaba bunun içerisinde darbe planlar mı var diye düşünüldü ve dava çöktü. Mahcup olmuşlarıdır ama buraya girilmiş olması da bir sıkıntı yaratacaktır. Her şeyin değişmesi gerekir” şeklinde konuştu.
‘KOZMİK ODA’ İSTİHBARAT OPERASYONU MU?
Kozmik odaya girilmesinde istihbarati bir durum olduğunu düşünmediğini söyleyen Kuloğlu, “Önemli olan konu Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) itibarsızlaştırmak ve her yönü ile TSK’nın içine girildiğini dünya kamuoyuna ve Türkiye kamuoyuna göstermek için yapılan bir faaliyetti. Oraya giren kişi bunları okuduğu zaman çok fazla bir şey anlayacağını zannetmiyorum çünkü ihtisas isteyen bir konu. Onun için oraya seçilmiş kişiler gönderildi. Onlar tarafından tetkik edildi. Bir kısmı not alındı çıkıldı ama ben bunun istihbarat amaçlı olduğu kanaatinde değilim. Tamamen TSK’yı itibarsızlaştırmak, milletin gözünden düşürmek ve dünya kamuoyu nezdinde de itibarını sarsmak maksadıyla yapılmış ve dolayısıyla iktidara hizmet etmek suretiyle TSK’nın Türkiye üzerindeki etkisinin kırılmasına ve dolayısıyla kendi ideolojilerini tatbik etmek için önündeki engelleri kaldırmaya yönelik bir operasyonun parçası olarak nitelendirmek mümkün” değerlendirmesinde bulundu.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiası ile başlayan süreçte, ‘Kozmik Oda’ olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nda yapılan inceleme ile ilgili soruşturmaya takipsizlik kararı verildi ancak konu ile ilgili kuşkular hala gündemdeki yerini koruyor. Nitekim, iddialar üzerine yapılan incelemede ‘Kozmik Oda’da ‘devlet sırrı’ niteliği taşıyan dijital belgelerin sızdırıldığı medyaya yansıdı.
Takipsizlik kararının verilmesinde telefonla gelen ihbarın sahte olması da amacın çok farklı olduğu kuşkularını doğruyor.
Peki ‘Kozmik Oda’ olarak bilinen ve devlet sırrı niteliğinde belgelerin yer aldığı Seferberlik Tetkik Kurulu’nda hangi bilgiler bulunur? Yapılan bu incelemede gizli bilgilerin sızdırılması söz konusu mudur?
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, Türkiye’nin gündemindeki ‘Kozmik Oda’ soruşturmasını ve bu kurumun mahiyetini AjansHaber’e değerlendirdi.
SEFERBERLİK TETKİK KURULU’NDA HANGİ BİLGİLER BULUNUR?
Kozmik Oda olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nun mahiyeti hakkında bilgi veren Kuloğlu, “Seferberlik Tetkik Kurulu daha önce Türkiye’nin gündeminde olan bir konuydu. Bu daha sonra Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın bünyesine geçti. Özel Kuvvetler’in buradaki vazifesi, ülke işgal edildiği vakit ülkeyi tekrar kurtarmak için yeni bir örgütlenme hazırlamaktır. Bu örgütlenmede tabii ki yeraltı faaliyetleri önem kazanmaktadır. Mühimmat depoları nerede olacak, askerler nereden derlenecek, silahlar nereden alınacak, kim kimle irtibat kuracak, kim istihbarat görevlisi olarak çalışacak vs. buna benzer ülke içerisinde ülke işgal edildiği zaman onu yeniden kurtarmak için yapılacak teşkilatlanmanın esasları burada önceden planlandırılır ve bulundurulur” dedi.
‘KOZMİK ODA’ NEDİR?
Kozmik Oda’nın da tetkik kuruluna benzer şekilde olduğunu dile getiren Kuloğlu, “Buna benzer, araç planları vs. hepsi burada bulunur. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde Seferberlik Tetkik Kurulları’nı daireleri vardır. Bunlar bu bölgede faaliyetlerini sürdürürler ve barış zamanında, savaşta ülke işgal edildiğinde nasıl kurtarılacağına dair, yapılan planların icraatının nasıl yapılacağına ilişkin bilgileri ihtiva eden yerdir” diye konuştu.
“SİLAHLI KUVVETLERİN HER TARAFINA GİRİLDİ, FETHEDİLDİ”
‘Kozmik Oda o zamanki anlayış çerçevesinde sanki darbe planlarının yapıldığı bir yer olarak lanse edildi, böyle algılandı’ diyen Kuloğlu, “Bir noktada buralar çok gizli yerlerdi, herkesin girmesi mümkün değildi, silahlı kuvvetler içerisinde bile ancak Genelkurmay Başkanı, ikinci başkan, kuvvet komutanları ve orada bu konu ile ilgili çalışanlar girebilir. Buralara girilmesi ‘silahlı kuvvetlerin her tarafına girildi, fethedildi’ duygusu yaratmak için böyle bir senaryo düzenlenmişti. O senaryo içerisinde böyle bir icraat yapıldı. Bu zaten Arınç’a suikast davasının devamında gelen bir konuydu. Çünkü oradaki 2 subayın Arınç’a suikast planı yaptığı iddia edilmişti. Bunlar da Seferberlik Tetkik Kurulu’nda çalışıyordu. Oradan oraya gelindi. Acaba bunun içerisinde darbe planlar mı var diye düşünüldü ve dava çöktü. Mahcup olmuşlarıdır ama buraya girilmiş olması da bir sıkıntı yaratacaktır. Her şeyin değişmesi gerekir” şeklinde konuştu.
‘KOZMİK ODA’ İSTİHBARAT OPERASYONU MU?
Kozmik odaya girilmesinde istihbarati bir durum olduğunu düşünmediğini söyleyen Kuloğlu, “Önemli olan konu Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) itibarsızlaştırmak ve her yönü ile TSK’nın içine girildiğini dünya kamuoyuna ve Türkiye kamuoyuna göstermek için yapılan bir faaliyetti. Oraya giren kişi bunları okuduğu zaman çok fazla bir şey anlayacağını zannetmiyorum çünkü ihtisas isteyen bir konu. Onun için oraya seçilmiş kişiler gönderildi. Onlar tarafından tetkik edildi. Bir kısmı not alındı çıkıldı ama ben bunun istihbarat amaçlı olduğu kanaatinde değilim. Tamamen TSK’yı itibarsızlaştırmak, milletin gözünden düşürmek ve dünya kamuoyu nezdinde de itibarını sarsmak maksadıyla yapılmış ve dolayısıyla iktidara hizmet etmek suretiyle TSK’nın Türkiye üzerindeki etkisinin kırılmasına ve dolayısıyla kendi ideolojilerini tatbik etmek için önündeki engelleri kaldırmaya yönelik bir operasyonun parçası olarak nitelendirmek mümkün” değerlendirmesinde bulundu.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.