“Fransız polisi teröristleri sağ yakalamıyor! Eski istihbaratçıdan çarpıcı analiz…

Fransa’da yaşanan saldırılarda akıllarda kalan önemli konulardan birisi de güvenlik güçlerinin istihbari ve teknik anlamdaki zafiyeti oldu.

Fransa’da daha önce de tehditler alan Charlie Hebdo mizah dergisine yönelik saldırıda, Fransız polisinin ve istihbaratının güvenlik açığı da tartışılıyor. Mahallenin tamamen boş olması, tüm çalışanların bulunduğu bir saat diliminde saldırının gerçekleştirilmesi ve planın da bu yönde hazırlanmış olduğu, güvenlik açığını gözler önüne serdi.
İkinci saldırıda, markette bulunan Coulibaly isimli Cezayir asıllı Fransız saldırgana karşı polislerin acemi hareketleri ve onlarca polisini aynı anda rehinelerin bulunduğu alana mermi yağdırması da akıllara soru işaretleri getiriyor.

Fransız polisinin olaylardaki tutumunu ve davranışlarını Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkanı Bülent Orakoğlu, AjansHaber’e değerlendirdi.

“HOLLANDE’IN HEDEF ALINDIĞINI DA GÖREBİLİRİZ”

Fransa’da yaşanan olaylardan bahsederken, ülkenin önemine değinen Orakoğlu, “İnsan hakları ve özgürlüklerinin en fazla öne çıktığı iddia edilen bir ülkeden bahsediyoruz. Batılı bir ülke, gelişmiş bir ülke. Baktığımızda Fransızlar, ASALA’dan beri Türkiye’ye yönelik hasmane davranmışlar. Son olarak 3 PKK’lı kadının öldürülmesi soruşturmasında da işbirliği yapmaktan, hem adli yönde hem de INTERPOL açısından dahi uzak durmuşlardı. Son dönemde Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi’nde 5 daimi ülkeden birisi olması, Filistin’i tanıma konusunda Türkiye’nin yanında olması ise önemli bir gelişmeydi. Bu bakımdan burada Hollande’ın hedef alındığını da görebiliriz” dedi.



“FRANSIZ POLİSİ TERÖRİSTLERİ SAĞ YAKALAMIYOR”

‘Fransız polisi bu tür terörist eylemlerde, terör faaliyeti içinde bulunan kişileri sağ yakalamıyor’ diyen Orakoğlu,  “Bu çok önemli bir ayrıntı. Siz teröristi sağ yakalarsanız bir yerlere ulaşma ihtimaliniz vardır. Bu iyi planlanmış bir organizasyonsa tetikçiler tetikçidir, siz en fazla onun bir arkasına ulaşabilirsiniz. Planlayana giden yol kapalı olur. Burada Fransa terör yarattı demiyorum ama bütün Avrupa ülkelerinin kendi içlerinde gizli bir yapı var. En son Almanya’da Merkel’in dinlenme olayı bunun açık örneğiydi” diye konuştu.

“HOLLANDE, FİLİSTİN’İN TANINMASINDA ÖNEMLİ STRATEJİ ORTAYA KOYMUŞTU”

Almanya ve Fransa’da derin yapının güçlü olduğunu dile getiren Orakoğlu,  “Uluslararası terörizm dış politikaları desteklemek adına da kullanılıyor. Hollande, Filistin konusunda önemli bir strateji ortaya koymuş, Türkiye’nin Ortadoğu faaliyetlerini destekliyor. Esad’a operasyon yapılması gerektiğine dair Türkiye’ye destek verdi. Görüldüğü kadarıyla Hollande’ın üstü çizilmiş. Bu da Türkiye’nin dış politikalarına karşı olan üst akılla ilgili bir şey” şeklinde konuştu.

“REHİNELERİ SAĞ KURTARALIM DÜŞÜNCELERİ DE YOK”

Fransız mizah dergisine eylem yapılacağını Cezayir’in de bildirdiğinin söyleyen Orakoğlu,  “Fransa gibi her türlü teknik
imkânları olan, istihbarat birimlerine çok ciddi kaynak ayırabilen bir ülke, bu tür istihbarı faaliyetlerde zayıf kalmasının nedeni bu işin içeriden kotarılmış olması. İçerideki başka bir yapıdan bahsediyoruz. Bu, bunların Fransa’nın iliklerine kadar sızdığını ve işleri yönettiğinin de işareti. Orada, saldırgana 30 kadar polis direk ateş ediyor. Rehineleri sağ kurtaralım düşünceleri de yok. Korkunç bir istihbarat zafiyeti var. Oyuncak mantar patlatır gibi 30 kişi ateş ediyor. Bu onların öldürme kararı aldığını gösteriyor. Fransız polisi bu olayın başlangıcından itibaren ciddi bir istihbarat zafiyeti içerisinde. Buna temel olarak da Fransız polisinin istihbarat ve güvenlik birimlerine sızmış bir yapıdan kaynaklandığını düşünüyorum” dedi.


YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.