'Böyle bir açıklama Cumhurbaşkanına düşmez'
Nevruz’da Öcalan’ın merakla beklenen mektubu okundu ancak aynı dakikalarda Arınç’ın açıklamaları gündeme bomba gibi düştü.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın ‘HDP heyeti ve hükümete karşı nitelikte işlerlik gösteren izleme heyetine yönelik bir mesaj Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan gelmeseydi Öcalan’ın mesajı çok daha farklı olabilirdi’ sözleri gündemde büyük yankı uyandırdı. Erdoğan’ın bu sözlerinin Öcalan’ın kaleme aldığı metni olumsuz etkilediği görüşleri de kamuoyunda yer alanlar arasındaydı.
Peki, çözüm sürecine ilişkin devletin zirvesinde yaşanan izleme heyeti anlaşmazlığı nasıl çözülecek? Hükümet geri adım atacak mı?
Gazeteci – Yazar Ümit Fırat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın izleme heyeti’ne yönelik sözlerini ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik konuşmalarını AjansHaber’e değerlendirdi.
“ERDOĞAN NEVRUZ MESAJINI OLUMSUZ ETKİLEDİ”
Gazeteci Ümit Fırat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘İzleme heyetini desteklemeyen konuşmasının Öcalan’ın mesajını olumsuz etkilediğini söyledi. Gazeteci Fırat, “Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemlerinden keramet çıkaran bir anlayış hâkim. Erdoğan ne söylüyorsa doğru söylüyordur algısı Türkiye toplumunda fazlasıyla belli ediyor kendini. Erdoğan’a yönelik bu anlayış AK Parti’de de etkin bir konumda. Erdoğan, Hakan Fidan’ın adaylığını da uygun bulmadığında yeniden Hakan Fidan’ın MİT Müsteşarlığı görevine gönderilmesi Erdoğan’ın AK Parti içindeki gücünü net bir şekilde ortaya koydu” diye konuştu.
“İZLEME HEYETİ ERDOĞAN’A MEYDAN OKUMA ANLAMINA GELECEK”
Erdoğan’a rağmen İzleme heyeti kurulursa bunun Erdoğan’a meydan okuma anlamına geleceğini öne süren Fırat, Erdoğan eğer izleme heyeti konusundaki görüşünü kararlı bir şekilde sürdürürse ve buna rağmen hükümet direnirse devletin zirvesinde büyük bir çatlağa neden olacak” diye konuştu. Fırat, “Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde Zaten böylesi bir izleme heyeti teşkil edilmesinin yasal zemini, 10 Temmuz 2015 tarihinde kabul edilen Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’a atıfla çıkarılmıştı. Ardından Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde 1 Ekim 2015 tarihli Çözüm Süreci Kurulu ve Kurumlar Arası İzleme ve Koordinasyon Komisyonu’na ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile sağlanmıştır. Bunun yasal bir zeminini Erdoğan kendi teklifiyle hükümete sağlamışken, Erdoğan’ın böyle bir konuşma yapması anlamsız. O zaman neden böyle bir zemin oluşturuldu diye akıllarda bir soru işareti kalır.” değerlendirmesini yaptı.
“BÖYLE BİR AÇIKLAMA CUMHURBAŞKANINA DÜŞMEZ”
Erdoğan’ın İzleme heyetine karşı çıkmasındaki sebebin seçim dönemi öncesi yaşadığı kaygılardan ötürü olduğunu vurgulayan Fırat, “milliyetçi kesim oldukça sıkı bir şekilde çözüm sürecinin üzerine gidiyor. Keza MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 11. Olağan Kurultayı’ndaki konuşmaları da çözüm sürecine ilişkin eleştirileri barındırıyordu. Bahçeli’nin konuşmasında geçen ifadelerde yenilir yutulur şeyler değildi. AK Parti’ye yakınlığıyla bilinen eski Merkez Bankası başkanının bile MHP’den aday olması bunun yanında bir takım anket sonuçlarında AK Parti’den MHP’ye oy kayması söz konusu olduğu için Erdoğan’da seçim kaygıları oluşmuştur. Erdoğan sırf MHP’ye kayan bir kısım oyların kaybedilmemesi nedeniyle çözüm sürecine sekteye uğratan açıklamalar yapması doğru bir hareket değildir. Erdoğan’ın izleme heyetini doğru bulmayışı hükümete geri adım attırırsa bu vahim bir durumdur. Zaten hiç kimse izleme heyetinde ısrarcı değildi. Yasal dayanak Erdoğan tarafından oluşturulmuştu. Şimdi çözüm süreci izleme heyetinde önemli bir faktör haline gelmişken geri adım atılması bir bozgundur. Böyle bir açıklama cumhurbaşkanına düşmezdi” değerlendirmesinde bulundu.
“ERDOĞAN MİMARI OLDUĞU SÜRECİN BALTALAYICISI KONUMUNA GELDİ”
“Bir hükümet mensubu olarak, hatta partide Erdoğan’dan bile kıdemli olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklamalarında haklıdır” diyen Fırat, “Üstelik 1 ay öncesine baktığımızda Bülent Arınç’ın HDP’li vekillerle arasında sert ilişkileri söz konusuydu. Böyle bir tabloda bile Bülent Arınç’ın çözüm sürecinin seyrine ilişkin ılımlı politika seyretmesi çözüm sürecinin ne kadar ciddi bir boyuta ulaştığının göstergesidir. Erdoğan mimarı olduğu sürecin baltalayıcısı konumuna geldi” dedi.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Peki, çözüm sürecine ilişkin devletin zirvesinde yaşanan izleme heyeti anlaşmazlığı nasıl çözülecek? Hükümet geri adım atacak mı?
Gazeteci – Yazar Ümit Fırat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın izleme heyeti’ne yönelik sözlerini ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik konuşmalarını AjansHaber’e değerlendirdi.
“ERDOĞAN NEVRUZ MESAJINI OLUMSUZ ETKİLEDİ”
Gazeteci Ümit Fırat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘İzleme heyetini desteklemeyen konuşmasının Öcalan’ın mesajını olumsuz etkilediğini söyledi. Gazeteci Fırat, “Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemlerinden keramet çıkaran bir anlayış hâkim. Erdoğan ne söylüyorsa doğru söylüyordur algısı Türkiye toplumunda fazlasıyla belli ediyor kendini. Erdoğan’a yönelik bu anlayış AK Parti’de de etkin bir konumda. Erdoğan, Hakan Fidan’ın adaylığını da uygun bulmadığında yeniden Hakan Fidan’ın MİT Müsteşarlığı görevine gönderilmesi Erdoğan’ın AK Parti içindeki gücünü net bir şekilde ortaya koydu” diye konuştu.
“İZLEME HEYETİ ERDOĞAN’A MEYDAN OKUMA ANLAMINA GELECEK”
Erdoğan’a rağmen İzleme heyeti kurulursa bunun Erdoğan’a meydan okuma anlamına geleceğini öne süren Fırat, Erdoğan eğer izleme heyeti konusundaki görüşünü kararlı bir şekilde sürdürürse ve buna rağmen hükümet direnirse devletin zirvesinde büyük bir çatlağa neden olacak” diye konuştu. Fırat, “Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde Zaten böylesi bir izleme heyeti teşkil edilmesinin yasal zemini, 10 Temmuz 2015 tarihinde kabul edilen Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’a atıfla çıkarılmıştı. Ardından Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde 1 Ekim 2015 tarihli Çözüm Süreci Kurulu ve Kurumlar Arası İzleme ve Koordinasyon Komisyonu’na ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile sağlanmıştır. Bunun yasal bir zeminini Erdoğan kendi teklifiyle hükümete sağlamışken, Erdoğan’ın böyle bir konuşma yapması anlamsız. O zaman neden böyle bir zemin oluşturuldu diye akıllarda bir soru işareti kalır.” değerlendirmesini yaptı.
“BÖYLE BİR AÇIKLAMA CUMHURBAŞKANINA DÜŞMEZ”
Erdoğan’ın İzleme heyetine karşı çıkmasındaki sebebin seçim dönemi öncesi yaşadığı kaygılardan ötürü olduğunu vurgulayan Fırat, “milliyetçi kesim oldukça sıkı bir şekilde çözüm sürecinin üzerine gidiyor. Keza MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 11. Olağan Kurultayı’ndaki konuşmaları da çözüm sürecine ilişkin eleştirileri barındırıyordu. Bahçeli’nin konuşmasında geçen ifadelerde yenilir yutulur şeyler değildi. AK Parti’ye yakınlığıyla bilinen eski Merkez Bankası başkanının bile MHP’den aday olması bunun yanında bir takım anket sonuçlarında AK Parti’den MHP’ye oy kayması söz konusu olduğu için Erdoğan’da seçim kaygıları oluşmuştur. Erdoğan sırf MHP’ye kayan bir kısım oyların kaybedilmemesi nedeniyle çözüm sürecine sekteye uğratan açıklamalar yapması doğru bir hareket değildir. Erdoğan’ın izleme heyetini doğru bulmayışı hükümete geri adım attırırsa bu vahim bir durumdur. Zaten hiç kimse izleme heyetinde ısrarcı değildi. Yasal dayanak Erdoğan tarafından oluşturulmuştu. Şimdi çözüm süreci izleme heyetinde önemli bir faktör haline gelmişken geri adım atılması bir bozgundur. Böyle bir açıklama cumhurbaşkanına düşmezdi” değerlendirmesinde bulundu.
“ERDOĞAN MİMARI OLDUĞU SÜRECİN BALTALAYICISI KONUMUNA GELDİ”
“Bir hükümet mensubu olarak, hatta partide Erdoğan’dan bile kıdemli olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklamalarında haklıdır” diyen Fırat, “Üstelik 1 ay öncesine baktığımızda Bülent Arınç’ın HDP’li vekillerle arasında sert ilişkileri söz konusuydu. Böyle bir tabloda bile Bülent Arınç’ın çözüm sürecinin seyrine ilişkin ılımlı politika seyretmesi çözüm sürecinin ne kadar ciddi bir boyuta ulaştığının göstergesidir. Erdoğan mimarı olduğu sürecin baltalayıcısı konumuna geldi” dedi.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.